bugün

fikrini yada davranışını savunmanın, seslerin ve tansiyonun yükselmesiyle vuku bulan doğal sonucudur. *
en yakın arkadaşla bile en azından bir kere olsa bile yapılması gerekir... işte o zaman kişilerin sizin hakkınızda aslında ne düşündüğünü daha iyi anlayabilirsiniz...

bilinç altında bastırdığı düşüncelerini tartışmanın verdiği kendini kaybetmeyle dışa vurması sonucunda karşınızda sizi her gördüğünde sarılan, seven, hal hatır soran kişinin aslında size karşı içinde beslediklerini öğrenmiş olursunuz...

acı bir durum olsada fazla önemsenmemsi gerekir, zaten sizin için düşündükleri ile sizin yanınızda olmayı haketmemiştir...
hiçbir tartışma kazanılmaz. Tartışmaların onda dokuzu; iki tarafında kendinin haklı olduğuna daha fazla inanmasıyla sonuçlanmıştır. Zaten kişi şöyle bir geriye baktığında aslında öğrendiği çoğu şeyin ne birileri tarafından ne de bir tartışma sonucu değil sadece kendi çabasıyla öğrendiğini görebilecektir. Bu devirde kimse kimseye birşey öğretmemektedir malesef. o yüzden tartışmak boş birşeydir. hele ki çok iyi bildiğiniz bir konuda tartışmak ise bomboş birşeydir. *
çemkirme ve inatlaşma bulaşmadan yapılan tartışmalar herzaman faydalıdır. seviyeli bir tartısma herzaman birsyler katar taraflara. ama amaç kendini haklı çıkarmaksa pek verimli olmaz. insan inat ve gurur gibi zaaflarına kapılırsa tartışma karsılıklı çemirmeye döner ki allah muhafaza..
hafif sataşmalarla başlayıp ,tarafların olayı saç baş yolma boytuna getirdikleri eylem.
-münazara, münakaşa, cedel, mübareze ve sair kelimelerinin içine doldurulduğu torba, süper kelime.
-esnasında karşısındakini dinlemekten çok, şahsın kendi cevabını hazırladığı hal.
-karşılıklı tartılma hali.
ego tatminidir. söyledikleriniz size bile saçma gelmeye başladığında artık iş işten geçmiş; ikna kabiliyetiniz devreye girmiştir.
Bir konu üzerinde, birbirine ters olan görüşleri savunmaktır.

bir de fikirler ile tartışmak...

boş aforizmalar ile değil, dolu fikirlerle; tahrikkar bir üslupla değil
karşı tarafı anlayan bir biçim ile tartışmaktır.

üzülerek söylemeliyim ki pek çok kişinin beceremediği şeydir.

tartışmak, karşı tarafın fikirlerini anlayabildiğin sürece, dinleyebildiğin sürece
ve fikir üretebildiğin sürece "tartışma"dır.

siyasi tartılmalardaki seviyesizlik üzücü boyutta. ölmüş insanların üzerinden prim yapmak hiçbirimize yakışmıyor.

fikir dedik... hangi fikir?

- atatürk'ü neden sevmiyorsun?

+ çünkü şehla! ehehe

bu mudur? gerçekten bu mudur?

- kürtleri sevmiyorum!

+ neden?

- eşek kovalıyolar ehehee

fikirlerimiz ile tartışalım, bayağılaşmadan, pespaye küfürler ve boş argümanları bir köşede tutarak, faşistleşmeden tartışalım. ölümlerden rant sağlamadan, karşı tarafı
tahrik etmeden tartışalım.

özde biz bir insan olmaya geldik değil mi?
tartışmak sevişmek gibidir. kimin altta ya da üstte olduğu önemli değildir. önemli olan boşalmaktır. *
seviyeli bir şekilde yapılıyorsa güzel bir şeydir. hayatın tadı-tuzudur bir nevi. ama ses tonu yükselmeye başlamış ve fikre saygısızlık da söz konusu ise tartışma kavgaya dönüşebilir.
içimde öyle güzelsin ki; onu kirletmeyeceğim seninle.
değişik fikre açık olanlarla yapılır. yapılması gerekir.
belli bir, ideolojinin,düşüncenin vb. şeyin taraftarlığı yapan insanlarla yapılmaması gerekir.
en basitinden, fenerbahçeli gözü kara fanatik taraftar ile galatasaraylı fanatik taraftar arasındaki tartışma gibi. gereksiz ve sonuçsuzdur.

hiç bir şey bilmeyen adama bir şey anlatabilirsin ama yanlış bilene yapacak bir şey yok.
bir sonuca varamadıktan sonra hiçbir anlamı yoktur. tartışırsın tartışırsın deli gibi kendini anlatırsın derdini söylersin. eeee sonra sen dinlersin anlamaya çalışırsın. arada kırılırsın ama belli etmezsin. ya da sen belli edersin ama karşındaki anlamaz. ve artık en sonunda boşa tartıştığını mantıklı bir sonuca varamadığını anlarsın. işte o an sonsuza kadar susmak istersin.
felsefeden yoksunluğumuzu ifade eden kelime. fikirlerin veya bir düşüncenin mevzu olduğu bir kavramda bile imge olarak canlanan şey ağırlık ve güç durumu. buradaki güç daha çok bedensel bir güce dikkat çekiyor. karşılıklı tartma işleminin başka da bir anlamı olamaz zaten!
mallıktır. anlamak istemeyenle tartışmaya girmek kendinizi zor duruma sokmaktır.
ideal bir tartışma satranç oynar gibi olmalıdır. Boş laflara hele ki aşağılamalara yer yoktur. Zekalar kapışır. Böyle bir tartışmada yenilsem bile zevk alırım.
Saygı ve nezaket çerçevesinde yapılanı sağlıklı olan şeydir.
müslüman ile yapılamayacak eylem, fikir(?)lerine ters düşen her cümle için saldırır, hakaret eder ve tehditler savururlar.
(bkz: deneyim)
T:Tartışma, karşıdakinin duygu, düşünce ve görüşlerini değiştirmeyi veya yenilemeyi amaçlayan konuşma biçimidir.

Bizim ülkemizde işler böyle olmaz tabii. Mesela bir tartışma programı açın. Konuşmacılardan biri konuşuyorken diğeri dinlemez. Sadece ne diyeceğini düşünür. Esasında, gerçeği/doğruyu bulma gibi bir amacı da yoktur. Yalnızca konuşmak için konuşur.
Karşınızdaki insanın gerçek yüzünü,bilinçaltında gizlediklerini gün yüzüne çıkaran eylem.
Bir insanı en iyi 2 şekilde tanırsınız.
1. tartışmada
2. Tatilde ya da yolculukta

Tatil yaparken tartışırsanız eğer tombala olur.
Kesinlikle hayattan tamamen çıkartılması ve hiç yapılmaması gereken eylem. Hele ki sevdiğiniz biriyle yapıyorsanız, kazanırsanız kaybedersiniz.
tartışma kültürünü bilen biri amacının kazanmak değil iki tarafın da doğru yolu bulmasını sağlamak olduğunu bilir. medeni toplumlar tartışmalara açık olduğu için daha medeni.
Huzur kaçırır, kafa şişirir. Eğer ki karşı tarafla birbirinizi anlayamayacağınızı düşünüyorsanız hiç tartışmayın. Ne fikirler dinleniyor ne sakin kalınıyor. O yüzden bu durum içine düşerseniz he diyip geçin.
Ağız dalaşı değil, Bir konu üzerinde, birbirine ters olan görüş ve inançları karşılıklı savunmaktır, aslında.