bugün

hemen hemen herkes kendisini bir takımın taraftarı olarak görür. sempati duyduğu, gönlünden geçen bir takımı vardır hepimizin. ancak bu noktada taraftar ile seyirci arasındaki fark ortaya çıkıyor. bir takımın maçını izlemek için stadyuma her çeşit insan gelir. seyirci olanlar; çekirdeğini çitler, gol olursa sevinir.takımda her şey yolundaysa takım için tezahürat yapar.olur da takımı bir iki maç kaybederse ne maçı izlemeye stadyuma gider, nede takımının maçını tv den takip eder. taraftar ise ,her zaman takımını düşünür. güzel günlerin hayaliyle yaşar. stadyuma gitiiğinde ona destek verir. takımını karşılıksız sever. işler yolunda gitmezse, takıma küsmez.tuttuğu takımdaki başkana, oyunculara, teknik heyete değil, armaya aşıktır.iyiyken de kötüyken de hep vardır.
taraftar fanatiktir, ama seyirci fanatik değildir.
Taraf tutan kişiye taraftar,izleyen kişiye seyirci denir. Her taraftar bir seyircidir ama her seyirci bir taraftar değildir.
seyirci; deplasmana gitmez, sadece içerdeki maçlarda çekirdek çıtlatır.
taraftar dediğin; birasını içmeden maça gitmez, deplasmana gitmek bir ayrıcalıktır onun için, ayrıca her maçta boğazını patlatır.
90 dakikanın 10-15 dakikasında tezahürat yapan ve bazen "yönetim istifa diyen" fenerbahçe seyircisi olur

bir de maç başlamadan tezahüratlara başlayıp maç sonuna kadar devam eden beşiktaş'ın fanatik taraftarı.
taraftar kazanmanın, seyirci zevkin peşindedir.
seyirci numaralı tribün'de, taraftar kapalı tribün'de oturur çoğu zaman.
seyirci milli takım maçlarında çekirdek yer, taraftar "gidin evde izleyin ulan maçı" diye kızar.
taraftar: taraf olandır, takımıyla sevinir, takımıyla üzülür. taraftar yürekten sevendir, hiç bir aşkla değişmeyen. taraftar, takımım kazansın demesini bilendir. taraftar, aşk evliliği yapandır.
seyirci: iyi oynayan kazansın diyendir, sesi asla kısılmayan, göz yaşları asla akmayandır. seyirci mantık evliliği ile ilgilenir.
seyirci tempolu bir futbolun oynandığı herhangi bir maçtan zevk alır, taraftar sadece kendi takımından zevk alır...
taraftar "kıskananlar çatlasın" söyler. seyircilere ise "kıskananlar çatlasın" söylettirilir.
Kendi takımının maçını izlerken takımının, başka bir maçı izlerken ise "iyi futbol" oynayanın tarafında olana taraftar denir. Seyirci ise futbol sempatizanı kızdır.
taraftar taraf-dar dan gelir. taraf tutandır. seyirc seyir edendir. her taraftar seyircidir ama her seyirci taraftar değildir. mesela a takımını tutuyorsak b-c maçında biz seyirciyiz sadece. ama a-b maçında hem seyirci hem taraftarız.
*
taraftar: kendin her maçta bir hayli yoran, genelde maçın sonucunu değiştiremeyen ama yine de umutla sesi kısılana kadar bağıran, maçtan sonra yenilen takımına içten küfredip; "yensen, yenilsen kalbim hep sende" sloganıyla coşan, seyircinin alacağı keyfin de içine eden kesimdir.
seyirci: maçın sadece futbol yanıyla ilgilenir, atılan golün zevkini yaşar, takım tutsa bile yenildiğinde üzülmez; ne yaparsa yapsın sonucun değişmeyeceğini bilir, çekirdeğiyle mutlu olabilen insandır.