tam olaya odaklanır hareketsiz kalırsınız ki lamba söner. lambayı yakmak için türlü hareketler yapmak durumunda kalırsınız. hatta sensöre kendinizi göseterebilmek için ayağa kalkmanız bile gerekebilir. olaydan soğur, sıçmaktan vazgeçersiniz.
+cemil ak ya, tam sıçarken sinek ısırdı
-hadi ya nerden
+götümden knka, inş kaşındırmaz.
-tmm gel sigortacıya gidelimde senin kaseyi sigortalatalım nolur nolmaz
+koşalım o zmn kapanmadan.
basurdan dolayı bir önceki sıçışta kanayıp sonradan kabuk bağlayan yerin ikinci sıçışta sızım sızım sızlayarak tekrar kanamaya başlayıp sıçışı kabusa çevirmesidir.
bildiğimiz gibi hacet giderme olayı vakti saati bulunmayan bir eylem olduğu için insan olur olmaz yerlerde olur olmaz saatlerde tuvalete gitmek zorunda kalabiliyor.
- tuvalete girip kapıyı kapatıktan sonra tam konsantrasyonu yakalamış tuvalete içinizi döküp dertleşirken kapının tık diye kendiliğinden açılması*
- umumi bir tuvalette ıkınırken porrrt-zorrrt gibi ani ve yüksek seslerin çıkması.
-genellikle büyük şehirlerin otogarlarındaki tuvaletlerde bölmelerin yerden 10 santim civarında yüksek olması ve aynı zamanda yan tuvalette birinin olması.
- kış günlerinde bazı tuvaletlerde elbise askısı olmaması.
- suyun kesik olduğunu işe başladıktan sonra anlamak.
insanın ağız tadıyla şöyle doyasıya patır patır sıçmasının önüne set koyan en önemli faktörlerin başında umumi tuvaletler gelmektedir. es kaza adamın biriyle umumi bir tuvalette yan yana kabinlere aynı anda girdiğinizde sıçmaktan keyif alma hissiyatınızda anında kayboluyor. adamın işini bitirip çıkmasını beklerken çıkışta adama denk gelmemek istediğinizden kabinde kalış süreniz uzuyor ve konsantrasyonunuz bozuluyor. yapamıyor insan kalabalıkta. rahat rahat sıçmayı engelleyen bir başka unsur ise alaturka tarzı tuvaletlerdir. alafranga normal klozet sistemi varken yay gibi ayaklarınızı bükerek çömeldiğiniz alaturka tuvaletlerde uzun süre kalınca bacaklarınız uyuşuyor.