bugün

Tutabilirim.

Çünkü bir şeyleri direk yetiştirme eğiliminde değilim.

Bazen kendim bile önemli görülen şeyleri unuturum. Çünkü bana göre bir önemi yok.

Su olmuş bu olmuş çok önemli değil. Eğer bir şey benimle paylaşılmış ve söylenmemesi istenmiş ise söylemem.

Olması gereken de budur zaten.
Güzel bir hikaye vardır.Mısır seferine giderken orduya amacın ne olsugu söylenmez ordu yorgundur askerlerden biri Yavuz Sultan Selim'in yanına gelir:

-Padişahım affınıza sığınarak nereye gidiyoruz?

Yavuz:Sır tutmasını bilir misin?
Asker:Evet.
Yavuz:Bende bilirim.

:)
bugün bir arkadaş dedi ki sana bir şey söyleyeceğim ama korkuyorum. dedim hayırdır. işte sır dedi. dediğim şey direk şu: isterse dünyanın en önemli sırrı olsun adli bir şey ise bana söyleme .

artık beni ne kadar korkutmuşlarsa ...
Böyle şeylerde tutamam.
Tutuyorum

Fakat bazen delirecek gibi olduğum doğrudur.
Aaa ahmet gel oğlum sır veriyo arkadaş..
Hiç tutmam.tutamam.
Sırlı konuşanları,gizemli takılanları da hiç sevmem.
Özgüvensiz modellerde bol miktarda bulunur bu sır tutma işleri.
Hem de nasıl. Aylarca işkence yapsalar 1 kelime alamazlar ağzımdan öyle de sağlam tutarım.
sır mühim mesele. verildiyse alınamaz!!!
sırrı söylemektense kendimi öldürtmeyi yeğlerim şahsen.
Kimin olduğuna bağlı. Canım isterse tutarım istemezse çaktırmadan anlatırım. Böyle de yavşak biriyim.
sırrın büyüklüğüne göre değişir. sır tuttuğunuzu bir an bile unutturmayacak bir sır verilirse kendinizi kral midas'ın berberi gibi kuyulara bağırırken bulabilirsiniz. ben tabii tutarım.

cause two can keep a secret
if one of them is dead

https://youtu.be/HzNFwxsSPwU
tutarım diyen çoğu kişi bir süre sonra kendi yakınlarına gidip "aramızda kalsın" girizgahıyla anlatır. şaban'ın böyle bir sahnesi vardı aramızda kalsın diyerek herkese tek tek anlatıyordu o misal.
Tutarız tutarız.
“Sırlarınız benimle güvende, çünkü sizi dinlemiyorum.”
Affedesiniz ama a*ına bile korum.