Çatışma gerçekçilikte sorun yok ama onu ergenler genç yaşındaki insanlar izliyor genç nesil daha özgür daha bilinçli yetişmesini isterken bi grup bunu ya avrupa yakası görünmez adam gibi fırıldak ailesi gibi yapımlarımız var çalışmaya çalışan yapımlar var onları meşrulaştırmak yerine 15 yaşındaki çocukların elinde silah.
Ülkemizde diğer şeyler gibi bunun da abartılması normal geliyor bana. Ciddi ciddi bunun için blu tv premiumu almak isteyen mal arkadaşlarım var. Harbiden yazık.
internet üzerinden yayınlanan güzel bir dizi. Rtük'ün, tüm dizileri malum kitlenin seveceği şekilde kalıba sokup tektipleştirmesinin, kaliteye ve doğallığa dair ne varsa acımasızca saldırıp yok etmesinin yanı sıra tv kanallarınında bu akıma uyup yine aynı kitlenin seveceği şekilde sadece görülmek istenilenlerin gösterildiği, tüketimi kolay yapımlara yönelmeleri sonucunda sıfır bir gibi yapımlar olması gerekenden fazla beğeniliyor. Doğaldır. Uzun süre aç kalan insanlara yemeklerin daha lezetli gelmesi gibi. Rtük'ün başında hükümetin atadığı bu vasıfsız idareciler olduğu sürece elimiz sıfır bir tarzı internet dizilerine mahkum olacak.
Arkadaş, kimse bu dizide yapılanların doğru olduğunu söylemiyor. Söyleyen varsa da yanılıyordur tabii ki. Ama o mahallede küçükken top oynamış biri olarak söylüyorum. insanların konuşurkenki davranışları hareketleri falan aşırı gerçekçi. O mahalle gerçekten de öyle bir mahalle. Ve size şunu söyleyeyim. Ben birazcık uyanıksam o mahalle sayesindedir.
Yani demek istediğim ben bu diziyi gerçekçi olduğu için. O mahallede gördüklerimi tekrar hatırlattığı için seviyorum. Diğerlerini bilemem.
Sezon finalinin son 10 dakikasını ayakta izledim. Bağırsak deşme sahnesi falan mükemmeldi. Ama bu sezon sanki doğallıktan uzaklaşılmış gibi. 10. bölüme kadar sıkılarak izledim.
öncelikle bir adanalı olarak; adanalılığın övülmesi ve abartılmasından nefret ederim. Bu bağlamda tersine memleketçilik vardır. o yüzden bu diziyi de epey süre izlemedim ve izleyenleri eleştirdim. daha sonra bir kaç arkadaştan dizinin içeriğine dair duyumlar edinince halihazırda blutv üyeliğimin de olması hasebiyle 1-2 bölüm şans vermek istedim. açıkçası abartılı bir adana ve adanalılık övgüsü, güneşe ateş ediyok haa kafası falan beklerken dizinin hiç de böyle bir şeyden bahsetmediğini gördüm.
Tüm dünyanın bir gerçeği olan "getto" kültürünü olanca çıplaklığıyla ele alan bir yapım. Abartı var mı, şüphesiz var. ama abartılınca dizi oluyor zaten. kenarda köşede, dışarda kalmış bu varoş kültürün aslında içerisinde nasıl bir dünya barındırdığını ele alıyor. dizide adanalılık vurgusu hiç olmamakla birlikte, gerçekliğe uygun olarak batıya göç etmiş kürt kökenli yurttaşların tarihsel hikayesini görüyoruz. bu anlamda da ayrıca önem arz ediyor bence.
illegal işlerin, karanlık sokakların, mafya, hırsızlık, uyuşturucu üçgeninin abartılı bir şekilde işlenmesi bazen insanı sıkıyor olsa da, bu kültürün içinde, kıyısında, yamacında bu gerçeklerin olduğunu da unutmamak gerekiyor.
dizinin uyuşturucuya savaş açmış gibi görünmesi ayrıca değerlendirilebilir. lakin kötü bazı mesajları da yok değil. mesela sürekli bir şekilde dizideki karakterlerin "bu mesele artık benim şahsi meselemdir, kan davamdır" gibi bir düşünce tarzına girmesi günümüz gençlerini eften püften meselelere gereksiz anlamlar yüklemeleri açısından olumsuz yönlendirebilir.
abicilik, adamcılık, dayıcılık, otonomi gibi kötü mesajlar da mevcut. her şeyden önce devlet, hiçbir bölümde ve olayda sorun çözücü yahut yardım istenen bir yapı olarak gösterilmiyor.
vs.
tüm bunlar ışığında, takip etmeye devam ediyorum. önerir miyim, öneririm.
yeni bölüm yarın akşam yayınlanıyor. gazapizm de diziye katılıyor bu bölüm. inşallah uzun süre kalır dizide. bu bölümde savaş cio özgür 3lüsünden birini yiyecekler. sanırım son 1 sezon daha çekilecek.
Vallah billah ağladım ağa olmadı özgür ölmemeliydi yönetmen!
Ama işler karışıyor diziye Gazapizm de dahil oldu. özgürün cenaze yıkama sahnesi beni bitirdi.
