fırına girince başkalaşım geçiren tatlı. kıtır kıtır üst tabakasını kırıp altında madene ulaşmak.
bilhassa küçük kaşıkla yerim. uzun sürsün diye. bazen bazı hayvanlar görüyorum bir kase tatlıyı bir dakika içinde gömüyor. yemek keyiftir. tadına varılmalı.
az pirinçle kıvamını almayacak olan sütlü tatlıdır. pirincin içindeki nişasta kıvamını almasını sağlar çünkü. ya da ek olarak nişasta ilave edeceksiniz.
gözlerimi yaşartandır. anamı özledim, nenemi daha çok özledim.
Pirinci yıkayıp su ile ateşe koyun. Pirinçler uzayıp suyu çekene kadar kaynatın, soğuk sütü ekleyin. 1-2 defa karıştırıp, kaynamasını bekleyin. Bu arada bir kasede pirinç ununu 1 su bardağı soğuk süt ile ezin. Tencerede kaynamakta olan sütten 1-2 kepçe alıp kaseye ekleyin. (pirinç unu ılınmış olmalı). Pirinç ununu tencereye ekleyin, ara sıra karıştırarak 10 dakika kadar pişirin. Toz şekeri ilave edip karıştırın ve 1-2 taşım kaynatın.
Sütlacı kaselere paylaştırın. Soğuyunca üzerlerine tarçın serperek servis edebilirsiniz
bugün ilk defa yakmadan, altı tutmadan bir sütlaç yaptım. püf nokta sürekli karıştırarak pişirmekmiş. * içine-pirinçler piştikten sonra- iki kaşık kadar buğday nişastası ekledim. buğday nişastasını önce soğuk suyla karıştırıp pelte haline getirdim, sonra sütlaçtan biraz ilave edip ılıttım. ve yavaş yavaş sütlaca boşalttım. eğer yavaş olmazsanız içinde topaklanabilir. kazandibi yaparken de böyle yavaş yavaş ilave etmek gerekiyor.
çocuklara servis yaparken tarçından güler yüz çizerseniz çok mutlu oluyorlar. kızım iki kase yedi. ikincisi içinde 'anneeee, gülen adam yap yine oldu muuu?' dedi. *
bizim sivas'ta adına sütlü derler. üstüne tarçın olmazsa olmaz. limon kabuğu rendeleyen de go to hell yani. nerenizden uyduruyorsunuz bu sosyetik minik dokunuşları?
şimdi efendim şöyle: sütlü sabah kahvaltıda, öğlen yemekte, akşam yemekte, sahurda falan bile yenir. doyurucudur, tatlıdır, kolaydır. candır ciğerdir.