sözlük yazarlarının şiirleri

entry260 galeri40 ses1
    260.
  1. Alev alev yanar vatanın her karışı,
    Hürriyet uğruna dökülür son damlası kanın.
    Mehriban yüzlü bir yiğit çıkar karanlıktan,
    Eğilmez başıyla yazar destanı alnının tam ortasından.
    Tarihe kazınır adı, korkusuz bir iz gibi…
    2 gözümle gördüm: Umut, bir askerin yüreğinde saklıydı.
    0 geri adım, ne kurşunda ne ihanette!
    Cesaretle yürür, ölüm bile eğilir önünde,
    Milletin sesi olur, bayrakla birlikte göğe yükselir özlemi!
    1 ...
  2. 259.
  3. aşk'ın çıkmaz sokağı

    ben seni bir çıkmazda sevdim
    hava kapalıydı
    her yer örümcek ağıyla kaplıydı sanki
    ölürüm de vazgeçmem senden
    sen benim ışığımsın
    sen bana lütufsun
    seni övmek için her an düşünebilirim
    seni görmek için her sabah pencere önünde dikilebilirim
    sana sarılmak için gözlerine bakmayı eksik edemem
    sen benim canımsın
    yüreğimin sahibisin.
    0 ...
  4. 258.
  5. Şiir: Kapalı Aşklar
    Sevda der dururdum görmezdim
    Sen aklıma gelene kadar
    Artık benim yarimsin
    Benden kaçışın yok
    Sen artk kalbimin sahibisin
    Gökte ve yerde olan her neyse
    Sende benim için oysun
    Cennet kapılarım sana her daim açık
    Sarıl bana unutalım dünleri
    Konuşalım bugünleri
    Kapalı kapılar ardından yanmışım sana
    Beni senden kurtaracak her şey boş gelir bana
    Ne yıkılmaz bir aşk bu
    Ne pansumanlar geçirdi yaralarım bilemezsin
    Yarim, sen yüreğimin en sevgi dolu yerindesin.
    0 ...
  6. 257.
  7. tek sebep sensin

    senin canını yerim kadınım
    öyle bir severim ki seni
    hayal bile edemezsin
    anlatılmaz bir yol bu yol
    keşke anlasan beni

    damarlarımda dolaşan kanın sebebi sensin
    çöldeymiş gibi hissetmemin
    çayırda çimende yürümemin
    çorak arazide hava almamın
    bütün bu hayallerin sebebi sensin.
    0 ...
  8. 256.
  9. götüm ve pipim
    ey heybetli sikim
    bilirim ki tekim
    bu garip dünyada.

    cüzdanım var boştur
    yokuş aşşa koştur
    bunların amı folloştur
    kaç kurtar kendini pipim

    taşak ve de seks
    uçkur uç, kur
    dur orada dur pipim
    durmaz taşar sikim.

    ey danilo şef, muhterem yüce
    italyanlar şefi götveren piçe
    keşanlı garipler yer mi tiramisu
    hayrabolu varken bre gafil oçu

    aşık gacal aldı sazı
    kalbi temiz daşakta sızı
    bu olmayacaktır son sözü
    daşak ve pipim götüm ve sikim.

    10.05.2025.
    0 ...
  10. 255.
  11. Acı verici

    Kendime kızıyorum bazen
    Çok sevmemem gerekşyormuş
    insan üzülüyormuş
    Canı yanıyormuş
    Yüreğinde kopuklar meydana geliyormuş

    insanın kafası aşık olunca çalışmıyormuş
    Yüreğini ona verdin mi kaybediyormuşsun
    Biz zaten her zaman kaybedenler kulübündeyiz
    Aşka inanmamak gerekiyormuş
    Sonunda yalnız yapayalnız kalıyormuş insan

    Değer verdikçe değerin çürüyormuş
    Önemli olan gerçeğin ta kendisiymiş
    Biz gerçekten çok uzak kalmışız
    Üzülmeyelim dedikçe
    Üzülen hep biz oluyormuşuz.

    10.05.2025
    1 ...
  12. 254.
  13. yarak kürek bu işler
    bizi bozar süslü düşler
    orospu iş bilmez yarak dişler
    geceler bir başka burada her mekanda farklı izler.
    1 ...
  14. 253.
  15. Şiir: Üzülüyorum

    Üzülüyorum bugün
    insanlığıma üzülüyorum
    Yalnızlığıma üzülüyorum
    Özür dilerim hepinizden
    Sizlerin istediği gibi bir adam olamadığım için özür dilerim

    Ben böyleyim işte
    Ölüme mahkumum
    Ölüm beni arar bulur
    Ama ne zaman işte
    Orası karışık bulutlar gibi

    Zihnimde hiç tarif edemediğim bir burukluk var
    Her tarafım kanıyor
    Kaçamıyorum bu pis düşüncelerden
    Ölüm al beni götür yanında
    Son kişi olayım.
    0 ...
  16. 252.
  17. Sevmenin Zorluğu Şiir

    Günüm aydın mı bilmiyorum
    Yıldızlar bugün çok güzel görünüyor
    Sen geldin aklıma
    Senin sesim titredi içimde
    Bu sensizlik çok acı

    Unutmak zor
    Hatırlanmak kolay
    Sevmek çok heyecan dolu
    Sevmekten korkmak çok acı verici
    Yine de sevmeyi denemeli insan

    Oku gez dolaş
    Aynı yerinde dur istersen
    Bir keyifle kendine çay yap
    Bir tebessümle insanlara şımarık görün
    Bir maçta beş gol atmış gibi kafan olsun.
    0 ...
  18. 251.
  19. Çok güzelmiş ahmet kardeşim bi daha olmasın.
    0 ...
  20. 250.
  21. Aşk rüzgarları esti bugün kalbimden
    Senin değerini anladım o zaman
    Seni unutmak mümkün mü
    Yüreğim titriyor sevgiyle.

    Kaderime razıyım
    Sen yeterki benle ol canım
    Aşkın en deli halindeydim
    Sen hiç oralı olmadın.

    Eskisi gibi sevemem
    Eskisi gibi bağlanamam
    Eskisi gibi yutkunamam
    Yüreğim tekrar hayatımda istemez seni

    Benle ol desen yine gelirim
    Yine yüreğimi sana açarım
    Affet beni
    Seni kalbimden söküp çıkaramadığım için.
    2 ...
  22. 249.
  23. Sen bilmezsin…
    Her sabah seni görmek için erken kalktığımı,
    O tesadüf sandığın karşılaşmaların
    Kalbimin en ince planı olduğunu.

    Gülüşünü bir şarkı gibi taşıyorum içimde,
    Sen konuşurken dünya susuyor sanki.
    Bir adım daha atsam yanındayım,
    Ama adını bile sormaya cesaretim yok henüz.

    Telefon rehberimde yoksun,
    Ama her bildirimde “acaba o mu?” diye bakıyorum.
    Sana yazmadığım mesajlarla dolu notlarım,
    Ve her satırında sen varsın… ama sen yoksun.

    Bir gün anlarsın belki,
    Gözüm gözünde bir saniye fazla durursa.
    Ya da gülümsemem, sadece sana ait bir gülümsemeyse…
    Ama yine de susarım, çünkü bazı duygular
    Ancak kalpte büyüyünce güzeldir.

    Sen bilmezsin…
    Ama ben seni,
    Bir şiirin en güzel dizesi gibi
    Ezberden seviyorum.
    0 ...
  24. 248.
  25. Üzülme dostum, her şey geçer,
    Gökyüzü hep mavi kalmaz.
    Gözyaşın düşse de toprağa,
    Bir gün çiçek olup açmaz mı?

    Dertlerin fısıldadığı gecelerde,
    Yüreğin sarsılsa da dimdik dur.
    Güneş en karanlık andan sonra,
    Yeniden doğmaz mı, ne dersin?

    Hayat bazen sınar sabrını,
    Ama sen yılma, sakın eğilme.
    Rüzgâr sert eser belki bugün,
    Ama fırtınalar da diner elbet.

    Unutma, dostluk en güçlü kaledir,
    Seninle birlikte dimdik duran.
    Ne zaman düşsen, elin elimde,
    Kalkarız birlikte, yine yürürüz.

    Dayan dostum, metin ol sen,
    Geçer bu günler, geçip gider.
    Gülüşünle aydınlanır dünya,
    Ve bahar yine gelir elbet.
    0 ...
  26. 247.
  27. Arabalarda ve şehir merkezindeki barlarda öpüşmek
    ihtiyacımız olan tek şeydi
    Yara izlerimin etrafına yıldızlar çizdin
    Ama şimdi kanıyorum..
    1 ...
  28. 246.
  29. Gölgeler Uykusu

    içimde bir kırık aynadan düşüyor sesler,
    Her yankıda başka bir ben, başka bir hiçlik.
    Yeryüzü soluk, gökyüzü ağır bir kefen,
    Ve biz, karanlığın kucağında kaybolmuş harfleriz.

    Ne zaman dokunsam zamana,
    Avuçlarımda bir rüyanın külleri,
    Bir sabahın sonsuz intiharı…
    Kim bilir, belki de uykuların ta kendisiyiz.

    Beni çağırıyor yıldızsız boşluk,
    Bir mavi unutuluşun kapısında.
    Dilimde eski bir şarkının izleri,
    Fısıltılar, hiçbir yere varamayan…

    Bir dal kırılır gibi içim,
    Düşerken geriye ne kalır ki?
    Belki bir anı, belki bir rüya kırıntısı,
    Ya da sadece sessizlik.
    0 ...
  30. 245.
  31. Sana geldim istanbul, yorgun ve uykusuz,
    içimde bin telaş, ellerim boş, susuz.
    Bir martı çığlığında düştüm koynuna,
    Dalgalara bıraktım eski bir ruhsuzluğu.

    Sokaklarında yankılandı eski bir türkü,
    Tarih fısıldadı taşların yükü.
    Köprüler kucak açtı, yollar sardı,
    istanbul, sen beni yıllarca bekledin mi?

    Gözlerimde denizin mavisi yandı,
    Ezanda, vapurda, rüzgârda kaldı.
    Her köşe başında ayrı bir hikâye,
    Her kaldırımı bir ömür sakladı.

    Ah istanbul, büyük yalnızlıkların şehri,
    Gizli sevdaların, bitmeyen düşlerin.
    Ben sana geldim, sen beni anladın,
    Sonsuzluğa açılan eski bir kapıydın.
    0 ...
  32. 244.
  33. dudakların kocaman
    nedir lan bunlar böyle
    burun da fındık üstelik
    bu nasıl bir tip söyle

    gözler hafiften çekik
    bakarsın ela ela
    ne istersin kız benden
    olacan başıma bela

    saçların dalgalıdır
    ama hep düzleştirirsin
    ne gerek var ki kuzum
    her halinle güzelsin.
    0 ...
  34. 243.
  35. Sabah erken uyandım, gözlerim çapakta,
    Bir kahve yapayım dedim, mutfak tam dağınık hatta!
    Tuttum fincanı, koydum kahveyi,
    Ama baktım… Şeker yok, kim aldı ki?

    Kedim baktı bana, gözleri masmavi,
    Sanki diyor ki: "Boşuna arama, suçlu belli!"
    Şüpheli belliydi, patileri ıslak,
    Şeker kabı devrilmiş, her yer yapış yapış, ne sak?!

    Bir kahve içmek istedim, olmadı yine,
    Kedi kazandı bu turu, düştüm halime!
    Ama baktım sonra, masaya kıvrılmış,
    Tatlı tatlı uyuyor, suçunu unutturmuş!

    Neyse dedim, alayım bir bisküvi,
    Sürpriz! Onu da yemiş, kurnaz serseri!
    Ben aç, ben uykusuz, ama o pek mutlu,
    Kediyle yaşamak… işte bu çok komik bir durum!
    1 ...
  36. 242.
  37. Karanlık çökerken ufka,
    Bil ki sabah yakındadır.
    Her fırtınanın ardından,
    Mavi bir gök yanındadır.

    Dikenler dolsa da yola,
    Çiçekler açar ardında.
    Her kışın bir baharı var,
    Yeşerir umut sonunda.

    Gözyaşın düşse de toprağa,
    Bir gün filiz olur çıkar.
    Gecenin en koyu anı,
    Güneşten önce parıldar.

    Yüreğin sakın yılmasın,
    Zaman döner, devran döner.
    Güzel günler kapındadır,
    inan, sabır her şey çözer.
    0 ...
  38. 241.
  39. Zorluklarla dolu dar yollar gibi,
    Her yokuşun bir inişi vardır.
    Karanlık çökerse korkma sakın,
    Güneş doğar, sabah yakındır.

    Haksızlık çökerse gönlüne ağır,
    Adalet bir gün yerini bulur.
    Sabırla bekleyen her yorgun kalp,
    Hakkını elbet bir gün alır.

    Fırtına eser, dal kırılır belki,
    Ama kök güçlü, dimdik kalır.
    Zaman, en büyük öğretmendir,
    Sabredenin yüzü güler sonunda.

    Üzülme bugün dert sardıysa,
    Yarın huzurla dolar boşluk.
    Gecenin en karanlık anı,
    Şafağın habercisidir, unutma!
    0 ...
  40. 240.
  41. Gün batarken usulca, kızıl bir hüzünle,
    Deniz suskun, rüzgar fısıldıyor gizlice.
    ikimizin gölgesi uzuyor kaldırımda,
    Zaman duruyor, dünya sessizce izliyor bizi.

    Gözlerin yıldız gibi, karanlığa meydan,
    Ellerin sıcacık, umutla dokunan.
    Bir fısıltı gibi esiyor sevdan içime,
    Geceye düşerken, sar beni düşlerime.

    Alacakaranlık, aşkın en güzel rengi,
    Ne geceye ait ne gündüzden geri.
    Öylece kalalım, zaman bizi unutsun,
    Sonsuz bir masalda, gökyüzü tanığımız olsun.
    0 ...
  42. 239.
  43. Sen hangi baharın sırrısın, söyle?
    Güller mi fısıldadı tenine o ahengi?
    Gökyüzü mü ödünç verdi gözlerine
    Bu kadar derin, bu kadar efsunlu rengi?

    Rüzgâr mı öğrendi saçlarından esmeyi,
    Yıldızlar mı gıpta etti parıltına?
    Öyle güzelsin ki, bakmaya kıyamam,
    Zaman bile durur yanında.

    Gülüşünle aydınlanır geceler,
    Güneş bile nazlanır doğarken.
    Sen varken dünya daha güzel,
    Şiirler bile eksik kalır söylerken.

    Öyle bir sanat ki varlığın sevgilim,
    Tanrı en güzel düşünden yaratmış seni.
    Ne ressam çizebilir suretini,
    Ne şair anlatabilir derinliğini.
    0 ...
  44. 238.
  45. 237.
  46. Sonsuz bir can sıkıntısı benimkisi,
    Bitmeyen, dinmeyen,
    içimin kuytularında saklanmış,
    Hem suskun, hem bağıran,
    Kulağıma usulca zehrini fısıldayan...

    Kim diyebilir ki sevmedim onu?
    Kim diyebilir ki dost değilim,
    Arkadaş değilim insanlara?
    Ama artık sevmiyorum kimseyi,
    Yalnızca nötrüm; ne kızgın, ne kırgın…
    Griye boyanmış kalbimin bütün renkleri.

    Ne zaman oldu bu kopuş,
    Kim çözdü aramızdaki bağları?
    Ne zaman unuttuk
    Bir elin sıcaklığını,
    Bir çift gözde yanan samimiyeti,
    Sarıldığımızda geçen o sancıyı?..
    Şimdi attığımız her adım,
    Geriye doğru bir kaçış.

    Sokakta görüyorum onu,
    Durmuş öylece, bekler gibi,
    Ama o bekleyiş…
    Bir cenazeyi bekleyen gözler gibi,
    Ölü saç telleri, solmuş gülüşleri.
    Sanki unutmuş her şeyi,
    Beni, bizi, bir zamanlar olanı.
    Dünyanın bütün yükü
    Çökmüş omuzlarına,
    Ve kalabalıklar…
    Hepsi suskun yalanlara mahkûm.

    Yine düşmüşüm sokaklara,
    Belki görürüm umuduyla…
    Ama "gördün de ne oldu şimdi?"
    Diyor güvercinler,
    Çit çit çitliyorlar çekirdekleri.

    Bir çingene abla geliyor,
    Eline tutuşmuş kırmızı çiçekler,
    Bakamıyorum gözlerine bile.
    "Almadın da ne oldu bak şimdi?"
    Diyor bakışları…
    "Verirdin sevdiğine."

    Sonsuz bir can sıkıntısı,
    Dönüp duran bir döngüde,
    Aşkı, insanı, kendimi
    Kaybettiğim bir şehirde…
    Ne ses var, ne cevap,
    Sadece içimde yankılanan,
    Hiç bitmeyen bir “keşke..."
    0 ...
  47. 236.
  48. Gözlerin bir zamanlar bahardı,
    Şimdi ise solgun bir sonbahar.
    Bir tebessüm düşer aklıma,
    Küçük bir yangın gibi hâlâ yanar.

    Sokaklar aynı, rüzgâr tanıdık,
    Ama adımlarımız eksik artık.
    Bir zamanlar aynı düşü gördük,
    Şimdi yabancı iki yalnızlık.

    Zaman siler mi derin izleri?
    Unutulur mu eski bir aşkın sesi?
    Kim bilir, belki başka bir mevsimde,
    Yine çalar kapımızı geçmişin nefesi.
    2 ...
© 2025 uludağ sözlük