zach braff'i çok severim ama bu filminle beni rezil ettin be abi. Genelde kalabalik ortamda izlenecek filmi seçen kisi olarak bana duyulan güveni sifirladin. Herkes o kadar sıkıldı ki ben arada kaldim. "Durun simdi kesin birsey olacak", "izleyin bak kesin sonunda twist vardir çok sasircaz" falan dedim ama film tüm sıkıcılığıyla bitti. Kesinlikle izledigim en kötü film diyemem ama arkadas ortaminda izlenecek en kötü filmlerden biri.
(bkz: titanik 2)
film bitene kadar tuvaletten çıkmadıydım. filmi kapatma seçeneğim yokmuş gibi ellam
(bkz: evim sensin)
sinemada izlemeye gittik ayıp söylemesi hatunla. millet salya sümük, ben gülüyorum kah kih koh. çakma makma ama insan bi şeyler katar filme. türkçe dublaj gibi bi şey olsa daha iyiydi. en azından gülmezdim öyle apaçık.
bir de oscar'a aday gösterilmiş, şaka gibi gerçekten. sanat filmi desen değil, konusu desen fazla basit. sürekli birileri bayılıyor ve bir buçuk saat sonra aklınızda hiçbir sahne yer etmemiş oluyor.
Jaws'ı izledikten sonra çok etkilendiğim için bir dizi köpekbalığı filmine sarmıştım. Hayatımın en büyük hatalarından birini yapmışım. Sürü sepet canavar köpekbalığı filmi var ama insanın evrendeki varlığını sorgulamasına sebep olan en kötüleri kanımca şöyle.
sand shark- bildiğiniz köpekbalıkları takır takır kumsallara, ovalara falan girip yüzüyorlar ve insanları her yerde yiyorlar.
jaws - the revenge- Burada jaws, aslanlar gibi kükrüyor, plan yapıyor ve insanları bir FBI ajanı gibi takip edip bularak intikam alıyor.
Shark in Venice- Konu olarak ilginç geliyor de mi? Sular kenti Venedik'i dev köpekbalıklarının basması. Ama filmin yarısında keşke Venedik'i tümden sular bassa da hepimiz rahatlasak diyorsunuz. Baldwin kardeşlerden biri oynuyor bu arada ama hangisi bilmiyorum.