sonsuzluk kavramını anlayamıyorum. öldükten sonra sonsuz bir yaşam nasıl olur onu anlayamıyorum. sonu belli olmayan bir yerde cennet bile olsa orada o kadar insan hangi amaç doğrultusunda ne yapacağımızı düşünüyorum, anlayamıyorum. hadi 100 sene 1000 sene 91293923 sene bile olsa bir son olsa bir amaç edinilebilir, fakat sonsuzluk denildiğinde garip olaylar ortaya çıkmaz mı. ne yapacağız biz?
dört kişilik bir aile de sadece baba asgari ücrete tabi çalışıp da, kirada oturup çocuklarını okula gönderebilen kudretli ev reisinin mali işlerini anlayamıyorum; kutluyorum...
arkadaşlarım neden yalnız kalmak istediğime bir türlü anlam veremiyorlar. Ben seviyorum yalnızlığı, tek başıma birşeyler yapmayı, insanlardan uzak durmayı seviyorum. Ben insanları sevmiyorum, herşeyden nefret ediyorum. onlardan uzak durmak istiyorum. herşey o kadar saçma geliyorki... tüm aşk muhabbetlerinden ve daha bunun gibi birçok şeyden dolayı yalnızlığı seviyorum.
kendini dindar ilan eden bir kişinin gösteriş ve kibir meraklısı olması.
yakın zamanda olayın nirvanasını gördüm sözlük hiç de anlayamadım.
yanlış anlaşılmaya mahal vermeyeyim baştan, müslüman olmadığımdan ya da sataşmak için demiyorum bunları.
geçenlerde bir kadının hafızlık duası yapılacaktı bir camide, böyle bir şeye hiç şahit olmadığım için ve ben de dua ederim diye camiye gittim. kadınlardan oluşan bir cemaat ve ortadan ikiye ayırmaya calışan çarşaflı bir kadın vardı. hafız kadının geçmesi için ortada podyumu andıran bir aralık oluşturuldu. sonra bir ilahi çaldı ve arkadan abartısız kırmızı bir gelinliği andıran abartı bir kostümle hafız bayan girdi. arkadan da aynı elbiseyi giymis, hafız olmak isteyen iki kız yavaş yavaş yürüyüp taht gibi süslenmiş bir koltuğa onu oturttular, yanımdan geçerken kadının aheste aheste ilerleyişi kendini prenses misali süzdürmesi çok itmişti beni. ayakkabılarını gördüğümde dağıldım zaten apartman topuk ve platformlu tamamı simlerden oluşmuş bir ayakkabı. caminin içinde olmasını, giysinin abartısını herşeyi bir kenara bıraktım kadın çarşaflıymış. kendini sözde ultra dindar ilan etmis görünüşte. ama nasıl bir tevazu yoksunluğudur ki böyle taç felan giydirdiler slaytlarla camide kadının resimlerini sergilediler vs. kınamak istemedim ama ben bile bu cahil halimle kuranı hatim etmiş felan olsam mesela en fazla, bunca gösterişin islamdan uzak olduğunu idrak ederdim. kuran ı ezberlemiş bi insanın bu denli sığ ve cehalet dolu tavrı, sadece iğrenç ve ucuzdu. yazık.
tanımadığı yazara, sözlükte tanıyor gibi bir görüntü çizerek ayar veren yazarlar.
yazar arkadaşının sorunu olan yazarı her başlıkta takip ederek anlamsız ayar veren yazarlar.
uzar gider bu liste.
telefondan müzik açıp elinde taşımak suretiyle caddede ve sokakta gezen tipler. sadece ben mi görüyorum bu insanları yoksa yurt genelinde yapılanan gerizekalı ergen oluşumu mu?
yıllardan beri coğrafya dersinde hani şu ayda çekim gücünün olmaması sebebiyle ağırlığın ayda dünyanın 1/10u kadar olması durumu anlatılageldiğinde, hocanın her defasında konuyu ''eğer aramızda kilo problemi olan arkadaşlar varsa aya gitsin'' diyerek sonlandırması. anlamadığım şu ki sanki aya gider gitmez fazla kiloların 1/10u eriyip gidiyor ve kilolu kişi fit bir vücuda kavuşuyor, bu mudur yani bu değilse de nedir anlayamadım.
