sözel zeka diye bir kavram ortaya çıkmasına yol açmış gerçektir.
sözel zeka gerektirmez sözel kapasitesi herkeste vardır. zamanla kitap okumakla geliştirilerbilen bir yetenektir. kişi sayısal zekaya sahipse * sözeli de yapar ama kişi sözel zekaya sahipse istediği kadar uğraşsın kafası basmaz sayısala.
edit : kuyruk acısı dedikleri bu olsa gerek. ne kadar çok eksilediniz ya ne var ki bunda kabul edelim arkadaşlar.
radyo televizyon gibi sözelden alınan bölümlere gitmek için çok zeki öğrencilerin de dahil olduğu grubun sözeli seçtiği gerçeğini düşünürsek, saçma bir genellemedir.
ha, notu başka alanlara tutmuyor diye sözel seçtiyse, o ayrı.
ancak, genellenemez.
eğitim sistemimiz gereği zeki insanların zorla sayısalcı yapıldığı bir gerçektir. ancak bu sözelcilerin zeka seviyesinin düşük olduğu anlamına gelmez. aksine sözel bölüm okuyanlar genellikle yönetici olurlar ve zeki geçinen sayısalcılardan üst mevkilerde yer alırlar.
(bkz: yapamayan yönetir.)
bir kez daha bir deli kuyuya taş atmış kırk akıllı çıkaramamış hadisesi yaşıyoruz. yine de taş atan kolum yorulacak değil ki, ben de açıklamamı yapayım.
zeka kısmen ölçülen bir kavramdır. istatistiğe döküp bu genelleme yapılsa bile geçerli sayılmayacağı için sözelcilerin zeka düzeyini düşük adletmek "gerçek" onu bırakın "doğru" değildir.
okullardaki her tembel öğrenciyi sözel bölüme gönderelim düşüncesinden kaynaklanır. eğitim aksaklığıdır. kariyer yapılabilecek ve zeka isteyen tüm meslekleri içinde barındıran bölümdür. son zamanlar da sözel bölüm seçen her öğrenci bunun farkındadır. ve bu bölümü bu şartlar içinde seçen öğrenci hayatı bilen zeki öğrencidir. bu önermeyse çok saçma olup, doğruluk değeri %0 olan önermedir.
sayısalcı olup, atom mühendisliğini bitirip, isviçre'de yapılan deneyde proje baş sorumlusu olan biri bunu söylese, hani diyecğim tamam bu adam çok zeki biraz götü kalkık olabilir. ama sen çeliktepe cengizhan lisesinde lise 2'de gelen formda sayısal kalimesinin yanındaki kutucuğa çarpı işareti koydun diye zeki olduğunu düşünüyorsan, götüyle gülerler adama. (bu arada ben sayısalcıyım)
boyle bir gercek olmayabilir fakat su bir gercektir ki belirli bir sure sayısal derslerden - ozellikle matematik ve geometri- uzak kalan insanların pratik dusunme gucunde bir azalma, argo tabirle beyin amcıklamasına dogru hafiften bir kayma gerceklesmektedir.
sözlükte herkesin kendi zeka düzeyine göre başlıkları tanımlandırdığına bakarsak, ve bu tanımlamaların da rakamlar kümesi ile değil de sözel yeteneğimizle yapıldığını görünce gerçek olma ihtimali -yüzde olarak söyleyemiyeceğim çünkü ben bir sözelciyim- oldukça düşüktür. allahını seven bana bu başlığı rakamlarla tanımlasın.
matematik zeka, konusma zekası, kinestetik zeka, muzik zekası, doğa zekası, içkisisel zeka, dıskisisel zeka en cok bilinen zeka tipleridir.
egitim sistemi matematik zekanın daha iyi olması icin cabalamak ve odullerin cogunu matematik zekaya vermek dısında bir secenek tanımazsa elbetteki matematik zeka sahibi insanlar parlar, kulvarları dısında kosan zeka turleri insanları korelir ortalarda pek gozukmezler.
sonra da tumevarım prensibiyle bu salak, su salak, salak la bunların hepsi ne sayıyom daha diye tespit yapan insanlar cıkar.
bizim bir arkadaş vardı lisedeyken. öğrenci seçme sınavında matematik ve fen bilimleri testlerini eksiksiz cevaplamıştı. türkçe 1 testinde 12 neti varken sosyal 1 testinde 9 neti vardı. ikinci bölümleri de bu rakamlara yakın.
böyle süper matematik bilen çocuk görünce hava kaptı tabii akıllı üniversitelerimiz.
fakat kendisi iki kez hazırlık tekrarı yaptı ve üçüncüde şutlandı. beyinsiz olduğu için hazırlık bitirecek seviyede ingilizce öğrenememiş iki yılda. aslına bakarsan türkçeyi bilmiyor henüz tam olarak.
şimdi sokaklarda abaküs satıyor. trigonometri bilen mendilci çocuk gibi ünlü olmak amacıyla unkapanı cıvarlarında dolaşıyor. sokak ortasında 'iki kere ikii' diye bağırırsanız 'döörrtt' diye cevap verdiğini duyabilirsiniz.
diyeceğim şudur ki; genellemeler kötüdür.
tanım da yapayım, içimde kalmasın. elmanın sebze olduğu gerçeği ile örtüşür.
sayısalcı olup da biyolojiye dair tek bildiği zenciler , matematiğe dair tek bildiği de sik uzunluğunu hesaplama olan tiplerin zeka ortalamasına kıyasla bayağı bi yüksek olsa gerek sözelcilerin zekası..
kaldı ki , beyin yarım küresi baskınlığı vs gibi kavramları bilmeden sanki sayısalcı olmakla çok sikime yaramış gibi hehe sözleciler aptal diyecek kadar kompleksli ve ezik olanı değil sayısal , amfetamin bile düzeltemez..
he bi de , gs sözelle intaş lisesi sayısalı kıyasla filan diyeceğim de , yazık beyin hücrelerini yakmayalım kimsenin..
Sözel bölümleri körlere egitmen cikaran bölüm olarak gören muhtemel sayisalci bünyenin götünden uydurdugu element. Öyle uydurmadir ki atomlarini baglasan durmaz.
ülkenin maalesef gerçeğidir. çünkü aileler illa çocukları doktor, mühendis falan olsun ister. o yüzden çocuk zeki mi tamam kesin sayısal. yok sayısalı tam kıvıramadı mı en azından işletme yada hukuk okumalı hemen eşit ağırlık. oda mı olmadı artık napalım sözel e gitsin. bilimselliğin içine sıçarlar böyleleri. tek amaçları televizyonda gördükleri yarım beyinliler gibi para için yaşamak. bir neslin ağzına ettiler bakalım daha kaç nesil kaynayacak arada.