Bazen güzeldir, hoştur... Ama bazen hıçkırık gibidir. Kelimeler bazen cam kırıkları olur , sussan acıtır / konuşsan keselerler. Cesaret Bazen düşman gibidir.. Sığınman ile ölmen bit olur . Düşlemek bazen olan gibidir, olan sanarsın ama hayal kırıklığı verir, ya da kaybettirir. Üzülmek bazen sevinç gibidir, ne zaman - neden - ne kadar geleceği meçhudür... Ayrım şudur ki, sevinçten havaya uçulurken hüzünden yerin dibine bile girer insan...
içe atmaktır. zihninizden tonlarca düşünce geçer, söylemek istersiniz. nefesiniz söyler aslında, söyleyeceğiniz şeye uygun nefes alırsınız ama ses çıkmaz işte.
böyle bir şeydir söyleyememek.
bir kere sustuğunuzda dönüş yoktur, o sözler ukte olarak kalacaktır.
bazen, sadece '' Uzun, mutlu, güzel, huzurlu, nice yaşlar... '' yazmaktır, bazen, içinde atılan çığlıklara rağmen, kopan fırtınalara ve, ve hissettiğin her şeye rağmen, sadece '' Uzun, mutlu, güzel, huzurlu, nice yaşlar... '' yazabilmektir.
söyleyememek, bazen en çok yakan şeydir tam burayı...
hayırlısıdır. söyleyemiyorsanız eğer bırakın içinizde kalsın madem bu iş kafanızı sikio, o iş olsa da size rahat getirmez. yada getirir. -uppps *
kesin bi karara varayım editlerim dostum.
insanın içinde gerçekten kötü bir ukte.
ne sevgiliye, ne arkadaşa, ne aileye söyleyemediğin şeyler olur. söyleyemezsin. susarsın istemeyerek...
ve neticede bu söyleyemediklerin öyle büyür ki içinde ele geçirir seni, tüketmeye başlar. kötüdür söyleyememek...
aslında söylenecek çok şey olduğu halde düşünceli davranıp susmaktır.
konuşulsa karşıdakinin kalbi kırılacak, gururu incinecektir. bazen susmak verilebilecek en güzel cevaptır, anlayana..
söyleyecek çok şeyin olmasına rağmen yokmuş gibi davranmak, zorunda olmak yada öyle hissetmektir.
çok istenmesine rağmen olmaz ve olmaması gerekmiyordur aslında. insanın isteklerini gerçekleştiremediği an gelmiştir kapısına ve kapıyı açmaktan başka bir seçenek yoktur karşısında zira tek çıkış yolu anın gireceği kapıdan çıkabilmektir kendisi için.
çoğu zaman beraberinde pişmanlıklar getirir ve ardından söylemek istediğin kadar da acı bırakır ama bu çare olmaz sonrası durum için. hatta bazen fikrinizi değiştirip söylemeye karar verseniz ve tüm kararlılığınızla uygulasanız bile o beklenen sonuca ulaşılamaz. bu da hayatın gerçekliğidir zaman ve makanda. faydasız ve sonuçsuz bir eylem olmuştur artık istediklerinizi söylemek. çünkü ilk fırsatta söyleceğiniz ehemmiyetini yitirmiştir ve artık anlamsız bir şey olup çıkıvermiştir areneya. aslında suçlu sadece zaman olmasa da biraz zaman biraz kişidir. kişi zamanı kullanmadığı, zaman ise ikinci bir şans vermediği için suçludur.
öyle garip bir durumdur ki bu ;
yan yana iki msn penceresi açık olmasına rağmen sağdakine yazabildiğin cümleleri, soldakine yazamazsın, söylemezsin... ellerin harflere gitmez... hayat böyle bir şey..
boğazın da kalır kelimeler,midene sancı,kalbine ağrı girer ama yine de dökemezsin içini,diyemezzsin bi türlü "seni seviyorum ulan seviyorum işte hemde çok seviyorum!!!"
diyemezsin işte söyleyemezsin.. söyleyemedim.