nur yoldaş'ı şöhretinin doruğuna çıkarmış ve şarkıcının o zamanki eşi ergüder yoldaş'ın attila ilhan'ın şiiriyle aynı adı taşıyan makamda bestelediği muhteşem şarkı. klibi için:
her dinlendiğinde ruha bir ölüm hüznü çöktüren şarkı. Şarkıyı dinleyince gözlerimin önüne ölüme giden bedbaht saray mensupları geliyor. ne alaka böyle bi görüntü valla bilmiyorum.
Şamdanları dolanınca eski zaman sevdalarının,
Başlar ay doğarken saltanatı sultan-ı yegahın,
Nemli yumuşaklığı tende denizden gelen ahın,
Gizemli kanatları ruhta ölüm karanlığının,
Başlar ay doğarken saltanatı sultan-ı yegahın...
Yansıyan yaslı gülüşmelerdir kara sevdalı suda,
Bülbüller kırılır umutsuzluktan yalnızlık korusunda,
Eylem dağılmış gönül tenha çalgılar kış uykusunda,
Ölümün tartışılmazlığı nihayet anlaşılsa da,
Başlar ay doğarken saltanatı sultan-ı yegahın...
Bir başkasının yaşantısıdır dönüp arkamıza baksak,
Çünkü yaşadıklarımız başkasının yargısına tutsak...
Su yasak, rüzgar yasak, açık kapılar yasak,
Belki bu karanlıkta yasakları yasaklasak,
Başlar ay doğarken saltanatı sultan-ı yegahın...
ölmeden dinlenmesi gereken, nur yoldaş'ın seslendirdiği ve ondan daha iyi seslendiren bir tanrı kulunun olamayacağını düşündüğüm müzik eseri. bir attila ilhan şiiri.
attilâ ilhan ın muhteşem bir şiiridir. ayrıca ergüder yoldaş tarafından sultanıyegâh makamında bestelenmiş ve nur yoldaş tarafından seslendirilmiştir. kaptan romantik dizelerle giriş yapmış fakat son kıtada toplumcu gerçekçiliğini konuşturmasını bilmiş ve noktayı koymuştur.
Sultan-ı Yegah
şamdanları donanınca eski zaman sevdalarının
başlar ay doğarken saltanatı sultan-ı yegâhın
nemli yumuşaklığı tende denizden gelen âhın
gizemli kanatları ruhta ölüm karanlığının
başlar ay doğarken saltanatı sultan-ı yegâhın
yansıyan yaslı gülüşmelerdir karasevdalı suda
bülbüller kırılır umutsuzluktan yalnızlık korusunda
eylem dağılmış gönül tenha çalgılar kış uykusunda
ölümün tartışılmazlığı nihayet anlaşılsa da
başlar ay doğarken saltanatı sultan-ı yegâhın
bir başkasının yaşantısıdır dönüp arkamıza baksak
çünkü yaşadıklarımız başkasının yargısına tutsak
su yasak rüzgâr yasak açık kapılar yasak
belki bu karanlıkta yasakları yasaklasak
başlar ay doğarken saltanatı sultan-ı yegâhın
attila ilhanın bu şiiri izmir vapurunda seyahat etmekte iken yazdığını, daha doğrusu oluşturduğunu okumuştum bir yerlerden, o yılların siyasi olaylarına kayıtsız olmadığının da bir göstergesidir aynı zamanda.
''bir başkasının yaşantısıdır dönüp arkamıza baksak
çünkü yaşadıklarımız başkasının yargısına tutsak
su yasak rüzgâr yasak açık kapılar yasak
belki bu karanlıkta yasakları yasaklasak
başlar ay doğarken saltanatı sultan-ı yegâhın''