bugün

herşeyde art niyet arama, olumsuz bakma ve olumsuz yaklaşma durumu.
zanın her türlüsü sanmak fiilinden uzanmasından mütevellit kesin bir hüküm ve değer arz edemez. iyi ya da kötü, yin yang, think tank. iyi bellediğinin içindeki bir miktar kötü kemiyet faktörünün varlığı düşüncesiyle tüm iyiliği yok edebilecek seyirde ilerleyebilecekken; bir kötülük iyiliğe dönüşebilecek butterfly effect start noktası olabilir.

ve,

şimdi/şu an gerçekleştiği gibi bilinmeyene kimlik çıkarmak, "mavi mi, pempe mi olacak?" kavgasının zeminini hazırlar. suizan ya da hüsnüzan fark etmez. zan çok kısa ömre sahip bir karinedir. mevcut zan mevkisini bir diğerine devretmek için sebep/neden/niçin/nasıl/nerede sualleri ile 5 duyu maksimumunda bekler.
bir çeşit kalp hastalığıdır. kalbi bozmak insanlar hakkında sürekli vesveseli düşünmek, bunu diğer kimselere karşı kullanmak, karşısındaki kişinin her yaptığı hareketi kötüye yormak su i zandır.
kibir bu hastalığın oluşmasına ve yayılmasına vesile olan faktördür. gıybet bu oluşumun besleyicisidir. nedenleri aşırı derecede kendini beğenme, kendini diğer insanlarla eşit derecede görmemektir. karşısındaki insan bir melek dahi olsa onun için farketmez, su-i zan sahibi kalp o insanı mutlaka kötüleyip dedikodusunu yapacak mutlaka bir şeyler bulur. allah ın kulları arasında su-i zan ı yasaklamıştır.
"ey inananlar! zandan çok sakının. zira zanların bir kısmı günahtır. birbirinizin gizli şeylerini araştırmayın, biriniz diğerinizi arkasından çekiştirmesin. biriniz ölmüş kardeşinin etini yemeyi sever mi? işte bundan iğrendiniz. o halde 'allah tan korkun, şüphesiz tevbeyi çok kabul eden, çok esirgeyendir."(hucurat suresi/12)
"onların çoğu zandan başka bir şeye uymaz. şüphesiz zan, haktan bir şeyin yerini tutmaz."(yunus suresi/36)
bunun yerine bir mü minle ilgili su-i zanda bulunmak için bir çok nedeniniz bulunsa bile siz yine de hüsn ü zan edip o na bir kapı bırakmak gereklidir. fasıklardan olmaktan allah a sığınmak.
(bkz: su-i zan)
(bkz: Sui generis)
bir durum-konu-kişi hakkında olumsuz zan etme durumu. kolaylıkla bir isim soy isim zannedilebilir.
(bkz: jet li)
husni zan'ın kötü kardeşi, aynı zamanda kırgız türklerinden.
Bir japon ismi.
gökhan zan ve ana haber bültenleri de olmasa unutulmaya yüz tutmuş arapça sözcüktür zan.

anlaşılıyor ki zan sözcüğünün arapça'da anlamı ile japonca'da anlamı birbirine yakındır. tuhaf ya. bazı sözcükler böyle işte.
«Ey iman edenler! Zandan çok sakının. Zira bazı zan vardır ki, günahtır.» [Hucurat:12>

Su-i zan; insanlar hakkında aslına ermeden kötü bir fikre sahip olmaktır. Dille başkasının kötülüğünü söylemek haram olduğu gibi, bir müslüman hakkında da da açık bir delile dayanmadan, tahmin ve ihtimallerle su-i zanda bulunmak, zanla hareket etmek haramdır..

Su-i zan, kalb ile yapılan gıybettir. Dil ile yapılan gıybet gibi haramdır. Su-i zan: Kişi hakkında kötü düşünmek olup, onu açık delîl ve belge olmadan herhangi bir şeyle itham etmektir. Nitekim imâm Nevevî rahîmehullâh şöyle demiştir: “Bil ki, (Müslüman hakkında) kötü zan beslemek haramdır. Bu söz ile yapılan gıybet gibidir. Bir insânın kötülüklerini söylemen gibi, bunu kendi nefsine söylemen ve ona kötü zan beslemen de haramdır.” [el-Ezkâr: 344.]

imâm Gazâlî rahîmehullâh ise şöyle demiştir: “Kötü söz gibi su-i zan da haramdır. Bu bakımdan başkasının kötülüklerini dil ile zikretmek haram olduğu gibi, Müslüman hakkında içinden su-i zanda bulunmak da haramdır. Ben bundan kalbin kinini ve başkasının aleyhine kötülükle hükmetmesini kastediyorum. Kalbinden bir anda gelip geçen şeyler affedilmiştir…

Kötü zannın haram olmasının sebebi şudur: Kalbin esrarını ancak allâmu’l-guyûb olan Allâh bilir. Bu bakımdan başkası hakkında kötü zanda bulunamazsın. Ancak te’vîl kabul etmeyecek şekilde sana âyan beyân olursa, o zaman bildiğine ve gördüğüne inanmaktan başka seçeneğin yoktur. Gözünle görmediğin, kulağınla işitmediğin bir şeyin kalbine düşmesine gelince, o şeyi senin kalbine Şeytân atmıştır. Bu bakımdan Şeytân’ı yalanlaman gerekir. ” [el-ihyâ: 3/150.]

Her ne zaman bir Müslüman hakkında kalbine bir kötülük gelirse, ona ikrâmı ve onu korumayı daha çok yap. Çünkü bu tutum, Şeytân’ı öfkelendirir ve onu senden uzaklaştırır. Artık kardeşine duâ ile meşgul olursun diye korkarak böyle bir zan kalbine bırakmaz. Her ne zaman şüphe edilmeyecek şekilde bir delîlle Müslümanın bir kusurunu görürsen, ona gizlice öğüt ver ve asla Şeytân seni aldatıp onu gıybet etmeye götürmesin. Ona öğüt verince de, kusurunu gördüğünden dolayı sevinçli bir hal ile öğüt verme. Böyle yaparsan o seni gözünde büyütür, sen de onu gözünde küçümsersin.

Rasulullah (s.a.v.) Efendimiz;

«insanlar helak oldu, bozuldu diyen kimse, halkın en fazla helaka uğrayanlarındandır.» (Müslim)

«Su-i zandan sakınız. çünkü zan, sözlerin en yalanıdır.» (Buhari)

«Her işittiğini söylemek, kişiye günah ona yeter.» buyuruyorlar. (Ebu Davut)

Takva kalptedir ve kalpte olanı ancak ALLAH bilir.
Onun için dış görünüşüne bakılarak insan hakkında kötü hükmü verilemez.
Kötü zan beslemek insanı beğenmeye götürür ki, çok çirkin huydur.

Hüsn-i zan ise, bir kimsenin veya bir hadisenin iyiliği hakkındaki vicdani kanaat demektir. övülmüş bir haslet, güzel bir huydur.

Hüsn-i zan, olgunluğun eseridir.
Kamil insanlar başkalarını da öyle görmek isterler.

Hadis-i şerifte;

«Müminler hakkındaki güzel zan, güzel ibadetten sayılır.» (Ebu Davut)

«Hüsn-i zannın fevkinde bir ibadetle Cenab-ı ALLAH' a ibadet olunmamıştır.» buyuruyor. (Münavi)

«inanlara yardım etmez diye ALLAH' a kötü zanda bulunan münafık erkek ve kadınlara, şirk koşan erkek ve kadınlara ALLAH azab etsin, kötü zanları kendi başlarına gelsin! ALLAH onlara gazab etmiş, onları lanetlemiş ve cehennemi kendilerine hazırlamıştır. Ne kötü dönüş yeridir.» (Feth:48/6)

«...Kötü zanda bulundunuz ve helake düşen kavim oldunuz.» (Feth:48/12)

«Ey iman edenler! Zannın çoğundan kaçının. çünkü bazı zan (vardır ki günahtır. Birbirinizin kusurunu araştırmayın. Kiminiz de kiminizin arkasından çekiştirmesin. Sizden herhangi biriniz ölü kardeşinin etini yemekten hoşlanır mı? işte bundan tiksindiniz! ALLAH'tan korkun. Çünkü ALLAH tövbeleri kabul edendir, çok merhametlidir.»

«Ebu Hureyre'den (r.a.);

Rasulullah (s.a.v.) şöyle buyuruyor;

"Zandan sakının! çünkü zan sözün en yalanıdır. Başkalarının konuşmalarını dinlemeyin! insanların kusurlarını araştırmayın! Birbirinizle yerış içine girmeyin! Birbirinize haset etmeyin! Birbirinize buğuz etmeyin! Birbirinize sırt çevirmeyin! ALLAH'ın size emrettiği gibi kardeşler olun! Müslüman, müslümanın kardeşidir: ona zulmetmez, onu yardımsız bırakmaz, ona hakaret etmez.-üç defa kalbine işaret ederek-Takva şuradadır. Kişiye kötülük olarak müslüman kardeşini hor görmesi yeterlidir. Müslümanın her şeyi; kanı, malı ve ırzı müslümana haramdır. şüphesiz ALLAH, sizin bedenlerinize, dış görünüşünüze bakmaz, kalblerinize bakar. Bir rivayette şöyle buyrulmuştur;

«Birbirinize hased etmeyin! Birbirinize buğzetmeyin! Birbirinizde kusur araştırmayın! Başkalarının konuştuklarını dinlemeyin! Pazarlık kızıştırmayın! Kardeş olun ey ALLAH'ın kulları!»
hakikatine muttali olunulmayan bir şey hakkında kalbe gelen kötü düşünceler şeytandandır.
su-i zan; müşahede edilmeden, bir başkası hakkında kalbe gelen fena düşüncedir.