12 yıl zorunlu eğitimini 10. Okulda bitirmek demektir. Al Pacino'nun kadın kokusu filmi geldi aklıma işte subaylar aynen o filmdeki karaktere sahiptir.
7 tane okul değiştirmektir. lojmanlarda, orduevlerinde büyümektir. sivil hayata geçtikten sonra bütün esnaflara asker abi demektir. ağız alışkanlığı. havacılara karacılar şeklinde futbol turnuvaları düzenlemektir. konuşmalarınıza, efendiliğinize sürekli dikkat etmeniz gerekmektedir. üniforma ve uçak aşığı olmaktır...
büyük ihtimalle boylu poslu olmak, ilerleyen yaşlarda düzen hastası olan subay baba yüzünden takıntılı bir ruh yapısına sahip olmaktır. boy pos iyi de, kafa olmazsa neylersin.
bu "kapalı" ortamlarda, kışla veletlerinin vatani görevini yapan erler ile muhabete girmeleri veya tartışmaları, komik derecede ucuz fiyata alınan hizmetler sayesinde yapay bir sınıf atlatma sendromu yaşamaları, babalarının üstleri ile ilişkilerini gözlemlemeleri, arkadaşları arasında rütbe ve hizmet sınıfı kıyası yapmaları kaçınılmazdır.
bu yazı; subay çocuğu bir arkadaşımın çocukluğuna dair anlattığı bir anısını hatırlattı...
arkadaşım, 6-7 yaşlarında. bir gün lojmanda diğer subay çocuklarıyla oynarken, yanlarına 4-5 kişiden oluşan aynı yaşlarda bir çocuk grubu yaklaşır. ve arkadaşımın grubuna "sizi pisss subay çocukları, şimdi göstericez gününüzü size" diyip girişirler. arkadaşım neye uğradıklarını şaşırmıştır. "ya ne vuruyorsunuz" diye sorduklarında da girişen grup; babalarının astsubay olduğunu ve subay çocuklarının kendi yerlerinde oynadıklarını, astsubay çocuğu oldukları için rütbe farkıyla asıl orada oynaması gerekenin kendileri olduklarını söylemiş. bizim arkadaş ve grubu da ağlaya ağlaya evlerine gitmişler. babaları üst baş pis, ağlayan çocuklarını gördüklerinde ne olduğunu sormuş elbette. benim arkadaşımın aynen cevabı şu olmuş:
" baba ya, biraz daha çalışıp niye astsubay olmadın, böhüüü, dayak yedik astsubay çocuklarından"
eh çocuk aklı. ast-solist 'den yapma bir çıkarımla astsubayın rütbesini subayın rütbesinin üstünde sanıyor. arkadaşımın babası, anlatmış elbette asıl durumu. arkadaşım komik bir deneyimle rütbeleri öğrenmiş olmuş böylece.
lojmandan dısarısını ayrı bir dunya olarak gormek, en az bir kac sehir gormus olmak ve 1-2 okul degıstırmıs olmak, tam alıstıgınızı dusundugunuze ordan ayrılmak zorunda kalmak, universite gibi bir yerde uzun sure kalmaya baslıyınca aptallasmak ve aynı tarz yetısmıs insanlardan bol bol tanımak, rahat rahat kavga edip yaramazlık yapamamak...gibi gidip uzayan cocukluktur.
asker bir babanın evladı olmak türkiye açısından avrupa ülkelerindeki muadillerine göre çok farklı bir durum çünkü,bir kere,yüzde olarak daha fazla..
türkiye'de ya babası,ya kardeşi,ya oğlu subay olan dünya kadar insan var. her türk asker doğar olayı nicelik açısından da ispatlanmış durumda..