(bkz: su kasidesi)
(bkz: fuzulı)
"dest busi arzusiyle ger olursem dostlar
kuze oylen topragım sunun anınla yare su"
sık tekrarlanan "s" sesiyle, okurken su sesi verir bu kaside *
su kelimesi eski türkçe'de er anlamına gelir. örneğin, subay, erlerin başındaki beyfendi anlamındadır. şu zamanda kulladığımız ''su'' kelimesinin eski türkçedeki karşılığı ise tam olarak olmasa da ''bul'' dur.yani suyun kaynağı ya da çıktığı yer anlamına gelir. örneğin, ''bulut'' bu kelimeden türemiştir ki, suyun çıktığı yer anlamındadır.
tavuğun yüzde 75'ini, filin yüzde 70'ini, portakalın yüzde 80'ini, karpuzun yüzde 95'ini, ağacın yüzde 75'ini, dünya yüzeyinin yüzde 80'ini, insan vücudunun yüzde 66'sını, insan beyninin yüzde 75'ini oluşturan sıvı.
yüz dört buçuk derecelik bağ açısına sahip bileşik.
+4 santigrad derecede en yoğun halde bulunması kendilerini katısı sıvısında yüzebilen nadir maddelerden biri yapar.
ayrıca enzimlerin çalışabilmesi için ortamda en az %15 su bulunmalıdır.
temiz , güzel , iyi huylu insanlar için kullanılan hoş bir sıfattır da .
cümle içinde kullanırsak ;
abi dün sinemada bir kız gördüm su gibiydi şerefsizim
yoğunluk ile hacim çarpımı birim kütlede sabit kalacağından, donması ile yoğunluğunun düşmesi hacminin artmasına neden olur. bu nedenle cam şişe içerisine tam dolacak şekilde su koyup buzluğa atarsanız şişenin çatladığı görürsünüz. ösym benim dönemlerimde bu hacim yoğunluk ilişkisini sorularda kullanmayı severdi ama her sene sormaktan da absürklük olur gerekçesiyle çekinirdi.
+4 santigrad derecede yoğunluğunun en yüksek olması en ilginç özelliğidir. 0 derecede buz konumuna geçmeye başlamasına rağmen donmuş hali +4 derecedeki halinden daha yoğun değildir. bu nedenle su yüzeyden donmaya başlar ve buz tabakasının altındaki yaşam korunur.