zor ama yapılması gerekendir. genellikle tek başınıza başlamanızı tavsiye etmem. yanınızda pes etmeyeceğine inandığınız bir arkadaşınız ile başlayıp beraber gidip gelirseniz daha istikrarlı olabiliyor.
kişinin kendisine yapabileceği en sağlam kıyaklardan biridir. ilk 1-2 hafta neden bu eziyeti para verip çekiyorum diyorsunuz ancak aklı başında bir hoca ile çalıştığınız zaman ve güçlenmeye başladığınızı fark ettiğiniz zaman ulan iyi ki diyorsunuz. hele ki biraz vücudunuz şekil almaya başladıysa ve ufak ufak iltifatlar da alıyorsanız of of of. bunlarla beraber iştahınız açılacak, iştahınıza dikkat edin, nasıl olsa yakıyorum deyip abanmayın.
salona gidecek arkadaş bulamamış ve kapalı mekanda terlemeyi sevmeyen bir adet sipidi olarak havanın az biraz ısınmasıyla başlıyorum efendim. yaza kadar bi beş kilodan kurtulmak gerek. bi daha da alanı...
Çoğu erkek için zor bir durumdur zira erkek sporu amelelik gibidir. Başlayıp sıkılıp bırakanlar olduğu gibi salona yazılıp hiç gitmeyenler de vardır ama bazıları da bu benim hayat biçimim deyu salondan çıkmazlar. Aslında insanın hayatında olması gereken bişeydir. Ama spor salonlarındaki ortam insanı soğutur. Zira çoğu kişi anırarak ağırlık kaldırma ve bununla gururlanma peşindedir. Kapalı alan ve ter de sağlıksız bir ortam oluşturur.
insanın kendine yapabileceği en güzel şeydir belki de. Anlık gaza gelmek şeklinde olmaması önemlidir. Bunu aşmanın bir yolu peşin ücretini verip spor salonuna kayıttır. Ve kendinize bir arkadaş bulun mümkünse aynı işten/okuldan olsun. Destek ve motive için şarttır. Farkı önce siz göreceksiniz sonra çevreniz.
bi kere kesinlikle yazın başlamayacaksın.hem miskinlik hem de sıcaklardan dolayı banko bırakırsın.en iyisi eylül başlarında başlamak,6 ay gidersin düzenli,kışın spor yapması daha kolaydır.
başlamak ve 1-2 gün devam etmesi kolaydır.esas olan 1 ay sınırını aşmaktır.1 ay sınırını aşınca gerisi gelir.Bir de evde yaparım ben olayına girmeyin,hem kesin düzeni kaçırırsınız,hem de bilinçsiz yapınca boşuna enerji tüketirsiniz.Hele aletsiz şnav-mekik vs. yapmak sırf ter atmaya yarar.
Diyet beslenme düzeni demektir, pastayı böreği hayatınızın x günü tüketmemek değildir. Uygulanacak yeni beslenme düzeninin yaş, boy / kilo, hastalık geçmişiniz gibi parametreler dikkate alınarak programlanması gerekir.
Spor yapmaktan kasıt haftada, Ayda bir yapılan halısahada top oynamak değilse ki bu tür spor aktiviteleri başta kalp sağlığı için oldukça tehlikelidir, öncelikle sporun araç değil amaç olduğu kabul edilmelidir.
X Ayda sahip olunmak için yapılan fitness rutinlerini örnek vermek gerekirse kişi belli sürede istediği vücuda sahip olmak için araç olarak spor yapar, ancak bu araç sayesinde alınan sonuçlar çok hızlı olmadığıniçin kişide genelde demotivasyon ortaya çıkar, "abi börek pizzayı kestik, üzerine spor baksana bişey değişmiyor" der, buna ilave olarak kan şekeri yeni beslenme sistemi ve spor sonrası eskisine oranla daha düşük (olması gereken değerler)De seyrettiği için sporu bırakır.
Sizlere naçizane tavsiyem amacınız spor yapmak olsun, zaten bu amaç size bir çok olumlu ve adetle sakatlıklarını saymazsak neredeyse hiç bir olumsuz dönüşü olmayacaktır.
Hayatınızda değişecek bir kaç şey:
- tansiyon, şeker, kolestrol değerleriniz düzelecek
- kalp krizi yaşama riskiniz giderek azalacak
- postür bozukluklarınız varsa düzelecek
- sağlıklı ve doğru nefes aldığınız için endorfin, Seratonin üretiminiz artacak ve buna bağlı olarak daha Mutlu olacak, daha sağlıklı kararlar alacak
- uyku düzeniniz ve uyku kaliteniz çok daha iyi olacak
- sex hayatınız daha iyi olacak (abazan arkadaşlar sizi de unutmadım, güçlü mide kasları)
Daha sabaha kadar yazacak çok şey var, son olarak ya Zaman yok ya iş çok diyen arkadaşlar için, evliyim, 36 yaşındayım, 3,5 yaşında bir oğlum var, çalışıyorum, haftada 4 gün antreman yapıyorum (5. Sene bitti)
Bazen antreman yapmak istemiyorum, o Zaman da iki şeyle kendimi motive ediyorum.
- en kötü antreman, yapılmayandan daha iyidir.
- gitmezsem suçlu hissedeceğim.