Çok yedikten sonra pişman olup yediklerini eritmek için aradığımız türlü türlü yıllara spor denir. Kimi yüzme, kimi futbol, platez, fitness, koşu vs gibi isimler diyen de olmuştur. Ama bunların hepsinin genel adına spor yapmak diyoruz.
Is hayatına girdigim için iş hayatıyla paralelde fitness i yürütemiyorum. Proje bittikten sonra 3 4 ay kendime kafa izni verip tekrardan kaldığım yerden fitness e devam etmeyi düşünüyorum. Sporsuz geçen her günüm bomboş gibi geliyor, ihanet etmiş gibi hissediyorum kendimi. Beni mutlu eden ve motivasyonumu yegane yükselten tek olayım.
Hayatı dengelemekten yanayım. Sporumu yaparım,biramı içerim, gece geç yatarım, canımın çektiği yiyeceği yerim. Spor yapıyorum diye kendimi kısıtlayamam. Şunu da unutmamak lazım: spor yaparken kaybettiğin zamanı, yaşamdaki zamanından kazanırsın.
Uzun süredir yapmaya gerçekten üşenirdim.
Ama baktım ki her gün ufak tefek hareketler yapsan da gerçekten çok hareketsiz kalınıyor.
insan hareket etmeye başlayınca alışıyor bir süre sonra. Spor yapmaya başladıktan sonra o üşengeçlikte kalkıyor insanın üzerinden.
Covid illetinden önce salonda günde en az iki saat hunharca yaptığım ancak şuanlarda evde yatarken arada iki squat yapayım dediğim olaydır ... Hayır anlamıyorum hayata bu kadar küsmüş olmanın nedeni ne .
Evde yapılan ile salonda yapılan arasında aşırı fark vardır . Evde sürekli bir erteleme içerinde aksatabiliyorsunuz ancak salonda böyle bir imkanınız bulunmuyor .