tahammülsüzlüğün sonucudur. sebepler ortadadır. karşılıklı kışkırtmaların beraberinde getirdiği neticelerden sadece biridir. yok muhafazakar ibne, yok küçük pipili solcu, cahil ülkücü derken ipler gerilir sınırlar aşılır. gerek var mıdır? tabi ki hayır.
aslında solculuk gibi seviyesi yüksek bir siyasi görüşün destekçisi olup birçok doğru düşünceye sahip olan solculara değil,onların gerzekçe tavırlarına olan düşmanlıktır.
sözlükteki tüm gruplar için geçerli bir durumdur aslında.insanlar bir takım egilimleri dogrultusunda kendilerini solcu, sagcı, ülkücü v.s tanımlayabilirler bu dogaldır.ama dogal olmayan bir şey var ki o da herhangi gruba ait olan bir yazarın -ki bunu da belli eder- ötekine tahammülsüzlüğünden kaynaklanır.
saygı çerçeversi içinde, hakaret v.s gibi yollara başvurmadan herkes düşüncelerini rahatlıkla ifade edebilmelidir.
sagcı, solcu düşmanlığı bir işe yaramaz tam tersine tahammül sınırlarınızı zorlar!