normal olan durumdur. normal hayatta sanki hiç küfür etmiyormuş, her dakka sezen cumhur önal tadında etrafta dolaşıyormuş gibi yapmanın alemi yok. kime şov yapıyosun ki? ha şimdi diyeceksin ki "bu siteyi kaç kişi okuyo günde, çoluk çocuk giriyo kardeşim!". o çocuk seni beni cebinden çıkarır. şu küfür mevzusunu kapatamadık gitti. toplumda küfür bilmeyen olmadığına göre bir sorun yok. *
hayyam küfür etmek için, ruhun yelpazesidir demiş. bir bakıma rahat rahat küfür edebilmek bunu lafla değil de yazıyla yapabilmek özgürlüğün en temel şartı.*
ettiğiniz yer, kurum ve kişiye göre serbestlik özelliği değişen serbestliktir. zira mecliste halkın oyuyla seçilmiş bir parti olan dtp'li vekillere ederken bu serbestlikten faydalanabilirsiniz. çünkü hiçbir mahkeme siz dtp'lilere küfür ettiniz diye uludağsözlüğü zan altında bırakmaz. ancak mhp, chp, akp ve bilimum benzer şeylere küfür ettiğinizde önce girdiniz silinir, bununla yetinilmez çaylak olursunuz aynısını bir kere daha yaptığınızda uçurulursunuz. bu da akp'nin demokrasi anlayışı ile oldukça benzer. her iki durumda da küfür etmek beyin kıtlığının, fikir kabızlığının ve acizliğin göstergesidir. o yüzden fikri olmayanın küfrü olur.
olmaması gereken, fakat iddia edilene göre olmuş olan olay.
günlerden bir gün deep, trablus ve ben deniz, mürekkep bir sofrada rakı içmekteyiz, derken laf döner dolaşır sözlük muhabbeti açılır. ahanda tam da bu konu açılır. ben deniz, "küfür neden serbest değil ki arkadaş ne ayak bu?" minvalli konuşup, ""sik" deyince siliniyor, "s.k" deyince silinmiyor, bu nasıl iştir" dedikten sonra trablus bu cümleme destek verip "harbi adamım, ne farkı var ki? ikisi de aynı şey" der. işte orada ünlü türk düşünürü deep durumu muhteşem bir benzetmeyle açıklar ve yasağı savunur. "adamım bak şimdi, porno dergiler neden siyah poşete girer? çünkü her şey ayan beyan ortadadır. mizah dergilerindeki karikatürlerde küfürler noktalı şekilde veya bir harf düşürülerek sansüre uğratılır, aslında ne denmek istediğini anlarsın ama sansürlüdür. eğer o karikatürlerde de küfür aynen yazsaydı, mizah dergisi olmaktan çıkar, siyah poşete girerdi, böyle çok iyi, serbest olsa daha kötü, uludağ'ın bu hali iyi" der. bu muhabbetin üstünden de yaklaşık 1 sene geçti ama sanki bu akşam konuşmuşuz gibi aklımda. trablusla ben de "harbi doğru mantık" dedik ve bu yasağa karşı olan düşüncelerimizi törpüledik.
evet küfür bizim ağzımızda sakız, burada küfür yasak ancak, özel veya tüzel kişiye hakaret niteliği taşımadıkça -yani ceza kanununa aykırı olmadıkça- mini bir sansürle zaten herkesin anlayabileceği şekilde küfür edebiliyordunuz. "anuna goyim" ile "amına koyim" arasında anlamsal olarak bir fark yok, ama yapısal olarak "anuna goyim" daha iyi.
yani velhasıl kelam, deep'in 1 sene önceki çok doğru benzetmesi ve tespitiyle, zall bu eylemle sözlüğü siyah poşete sokmuştur.
edit: efendim -zall tarafından- yanlış aksettirilen olaydır böyle bir serbesti yokmuş... çok az, tırnak ucu kadar bir gevşeme varmış ama öyle sen git adama ana avrat söv, yok böyle bir durum.
kadınlı erkekli hiçbir ortamda ulu orta küfür edildiğine, heleki belden aşağı edilenine hiç rastlamamış kişilerin, sözlüğün gerçek ortamın yansıması olarak lanse edildiğine inanamamasını sağlayan, bir nevi sözlüğü iki yüzlü insanların kullandığına kanaat getirten garip format karmaşası.
sözlüğün gerçek yaşamın yansıması olduğunun göstergesidir. *** seri eksiye basmadan önce okuyunuz ***
küfür hayatın her alanında vardır, bunu bilmeyen yok zaten eyvallah. sözlük ise frp tarzında fantastik bir oluşum değildir. insanların oluşturduğu ve hayatındakileri veya düşüncelerini yansıttıkları ortamdır. bu da demektir ki küfürün içinde olması kadar doğal birşey yoktur. elbette hakaret boyutlarında olmadığı sürece. zaten gerçek hayatta da hakaret boyutlarına varan küfürler mahkeme kararı ile cezalandırılmaktadır. uludağ sözlük' te yazanlar da çoğunlukla belli yaşa gelmiş insanlardır. bu insanların ağzına küfrettikleri için acı biber sürülmez. herkes kendinden sorumludur. aşırıya gittiği zaman da kendi terbiyesizliğidir. gerekli ayarlar ve ikazlarla kendine getirilir. ha kendine gelmiyorsa, birçok yazarın şikayet ettiği, mide bulandırıcı şeyler yazan, sözlüğe katkısı olmadığı düşünülen bir insanı da moderasyonun burada tutacağına inanmıyorum.
küfür özgürlük müdür? bu biraz görecelidir elbette. özgürlük başkasınınkini kısıtladığın an biter. o zaman haklarının kısıtlandığını düşünenler küfürlü başlıkları açmamalıdır. zira dikkat bu entry/başlık küfür içerir spoiler ı vermek de teletabi izliyor havası yaratır.
zaten bu sözlükte küfür asla yasaklanmamıştır. eğer nevi sahsina munhasirçaylak olmadıysa yasaklanan bişey yoktur. çünkü nevi' nin entry leri yer yer küfür içerir. haa siktir yerine s.ktir de yazılabilir, kimse onun siktir olduğunu iddia edemez. peki ne fark eder? kural boşluğundan yararlanmak dışında birşey fark etmez. ha birde sanal dil oluşumuna katkısı olur. hani vardır ya msn dili ve edebiyatı...
sevgili sözlük yazarları; eşek kadar herif/bayan olmuşuz. birileri çıkıp da lan çok ayıp küfretme dese nolcak, demese nolcak? dozunda verildiği vakit herşey keyiflidir. kemal sunal filmleri ile büyüyen bir nesilin çıkıp da aman ne ayıp, utandım, sözlükten soğudum, ay ben bakamıcam ayaklarına yatması da bu ne perhiz bu ne lahana turşusu tadında oluyor...
gidip çay koymakla siktir olup gitmek arasındaki 176226867309 farkı bulunuz.
küfür serbest diye balıklama atlanmaması gereken olay. zira şahsa direkt olarak edilen küfür kanunda da suçtur. efekt olarak kullanabilirsiniz sanırım amına koyim.
yerli yerinde kullanılan her kelime mübahtır, sözlük yazarı olmak küfretmeme sebebi değildir, hayatında hiç küfretmeyen insan (hiç) yoktur, herkes bir şekilde bir şeylere küfreder, ota b.ka küfretmek münasebetsizlik, ota b.ka küfredene küfretmemekse daha büyük bir münasebetsizlik.