tüm sorunlar zihnin illüzyonlarıdır.
sorun, sizin 'şimdi' bir eylemde bulunma
konusunda gerçek niyetiniz ya da olanağınız
olmadan bir durum üzerinde zihnen durduğunuz
ve onu bilinçsiz olarak benlik duygunuzun
bir parçası kıldığınız anlamına gelir.*
Sorunsuz yaşamak diye bir şey yoktur. Aklın olduğu yerde sorun da olacaktır. Bakın ne zaman hiç sorunumuz olmaz delirdiğimizde, uyduğumuzda, öldüğümüzde... Önemli olanlar hangi sorunu nasıl belirleyip nasıl çözdüğümüzdür. insanlık böyle yaşamıştır, böyle yaşar. Çocukların sorunu ne oynasam keyif alsamdır, bilim insanlarının sorunu genelde neden olduğunu anlamaktır, zenginin sorunu servetini muhafaza etmektir ve bir de her insanın günlük yaşamsal sorunları elbet olacaktır her daim. Özetle insan hep sorunlara sahip ve çözümlere de.
Dememiz gereken sorun bu ben bunu nasıl çözmeliyim, hep.
Yapmamız gereken de yaşamın bu yapısıyla barışık olmamızdır sorun sürecinde huzuru yakalayabilmemizdir böylece.
Yaşamın bu yapısı dahi sorun ve bulduğum çözümler bunlar.
Bazen diyor ya insanlar her şeyi bırakıp köy yaşantısına gideceğim diye, bilmiyor ki orada yep yeni sorunlar onu bekleyecek mesela.
Her yeni seviyede yeni bir sorun çıkar insanın karşısına. insanların geneli belli bir seviyeye gelmelerine yetecek kadar sorun çözüp ötesini çözmeye çalışmazlar.
Ötesini çözenler uzman, hepsine yakını çözenler (çözebilenler) ise efsane olur.
Örneğin bir dağ yolunda araba ile gidiyorsunuz, telefon falanda çekmiyor ve lastiğiniz patlıyor. Bu bir sorundur, zira yedek lastik var. Onu takar yola devam edersiniz.
Sonra bir beş yüz metre sonra diğer lastikte patlar. Bu bir krizdir, zira bir çözümünüz yok.