bugün

tek sözcükle ifade etmek gerekirse:
(bkz: ebediyen)
'düşünülemeyecek zaman boyutu kadar' anlamına gelir.
(bkz: sonsuz)
müzik tarihinde önemli bir konuma sahip 3 hürel adına yapılmış tribute albümün adıdır. seyhan müziğin önderliğinde yapılmıştır. içerisinde farklı tarzlarda müzik icra eden kişileri barındıran bu albümde genel olarak enstrumantal olarak gültekin kaçar ve cenk eroğlu' nun ağırlığı var.
15 adet 3 hürel eserinin seslendirildiği albüme katkısı olan kişiler*;

Ferhat Göçer - Hoptirinom
Burcu Güneş - Yorgunum
Sarp Apak - Ne Olurdu Sanki
Özge Fışkın - Gece
Yavuz Bingöl - Bir Sevmek Bin Defa Ölmek Demekmiş
Gökçe - Sen Sen Sen
Özcan Deniz - Mezarımın Taşına
Betül Demir - Gönül Sabreyle Sabreyle
Hayko Cepkin - Ağlarsa Anam Ağlar
Beyaz - Gitme Gel
Pamela Spence - Sevenler Ağlarmış
Burak Kut - Haram
Demet Tuncer - Sana Değmez
Vokaliz- Seni Sevmek Yok Mu
özgün - Gelmiyor içimden Şarkılar Yazmak
(bkz: ilanihaye)

düşünmesi bile yorucu.
Hep, daima, sürekli, sonsuz, acı verici bir ilanihaye!
ing:forever.
önce mustafa sandal söylüyor sandığım, ancak ragga oktay a ait olduğunu öğrenince şaşırdığım güzel duygusal bir şarkı. nakaratını sabahtan beri mırıldanıp durmaktayım:
gelsen giderim sonsuza kadar
sev de severim ölene kadar...
içi boşaltılmış sözlerden biri daha..
aslında bi pırlanta reklamında pack shot olamayayacak kadar pahalı, ama kuyumcularda satılacak kadar ucuz..
ne sanıyosak işte..
hoş bir abdullah özdoğan şiiridir.

ilk gördüğüm sendin, son gördüğüm bir yabancı
hani bir yastığımız olacaktı, bu ikinci yastık kimin?
sen, ruhumdaki son sancı…
gidiyorsun ama ruhuma kazındı ismin….
sen ‘evet’ dedin, ben ‘sonsuza kadar’…
oysa ki bir evin eşyalarını paylaşmak değildi benim amacım.
bir hayatı paylaşacaktık seninle, bir ölümü…
sen silersin belki ama, ben nasıl unuturum dünümü…
eşyalarımı topladığım valiz kadar küçüktü ömrüm
ve bir aşkı paylaşmayı göze alacak kadar da büyük.
şölen masalarında yalnız kalmaktansa,
bir fakir sofrasındaki mutluluğumdu ekmeğim bir dilimini böldüğüm.
ben gidiyorum şimdi, sen kalarak terk ediyorsun.
hani iyi ve kötü günde birdik, hani bu yuvayı sonsuza kadar sevecektik?
senin sonsuzun dün bitti, benimki halen sonsuza kadar…
keşke bana ‘seviyorum’ demeseydin, kandırmasaydın beni bu kadar…
şimdi bana git diyorsun, bitti diyorsun…
sen benim hayatımdın, kaderimdin.
kaderimin sonuna mı geldim, hayatım mı bitti?
benimki devam ediyor ama senin sonsuzun burada bitti.
bu masayı hatırlıyor musun, ilk defa kahvaltı ettiğimiz…
ya ilk filmi sarılarak beraber seyrettiğimiz?
ben gidiyorum sadece ikimizin şarkısını alarak…
hani hayatımızdı bizim şiirimiz, her gün bir mısra eklediğimiz?
niye gözlerin şimdi bir başka bakıyor?
niye hatırladığım en güzel sözlerin beni yakıyor?
yuvamızın çatısı yıkıldı görmüyor musun…
şimdi yeni bir gökyüzü sana bakıyor…
şu yıldızı hatırlıyor musun gökyüzündeki.
ikimizin yıldızıydı her gece hayale daldığımız.
bir de onu alıyorum giderken yanıma.
her gece ben seyredeceğim yıldızımızı tek başıma, binlerce defa çalarken şarkımız…
ben bu kapıdan ve hayatından şimdi çıkıyorum.
şarkımızı ve yıldızımız alarak.
benim olduğun her dakika için teşekkür ediyorum.
sen ise beni terk ediyorsun burada kalarak.
ve sonsuza kadardı benim aşkım, yeminim.
yine de sonsuza kadar sürecek.
aşkım, evim kabe’mdi benim.
yavrumu sana emanet ediyorum tek aşkım, son sevgilim…
masalların vazgeçilmez sonu.
"... ve sonsuza kadar mutlu yaşadılar ..."
bu masalda burada biter. hanimiş benim prensim.
(bkz: ali sami yen)
trk. forever
(bkz: susanna tamaro)'nun leziz bir kitabı. Kapak yüzünden dini bir kitap sanılıyor ama değilvelevki öyle ne olacak?

Neyse okuyun, güzel. Bu kadını bir ben seviyorum galiba hiç