bugün

"bizim bu dünyayla bir sorunumuz var!" sloganıyla, yaklaşık 1 yıl önce piyasaya çıkmış üç aylık* kültür sanat edebiyat istasyonu ve dahi evrenin yerel dergisi.
ederi: 3 lira
künyesinde eğlenceli bir uslüp ve dilimize giren yabancı kelimelerin türkçelerini kullanmak için hafif kasılmış olsa da içindeki yazım yanlışları okumayı güçleştirmiş. amatörlüğü bariz olan derginin iyi bi editör ve yönlendirmeyle sarf edilen emeği kurtaracağı kesin.
son istasyon bir dergiden beklenmiyecek kadar çok şey verir okuyucusuna.Bunların başını samimiyet çeker.yazılarında bunu görmek için kartal gözüne ihtiyaç yoktur,ilk bakışta kendisini göstermektedir.buda kasılmanın aksine rahatlığın ve içtenliğin belirtisidir.yazım yanlışları göze çarpmaktadır ama yazının algılanmasında herhangi bir sıkıntı vermemektedir.derginin amatörlüğü yayın hayatının daha başlarında olmasındandır,gelecek sayılarda amatör ruhu kaybetmeden amatörlüğe veda etmesi en büyük beklentilerdendir.derginin editörü için satır satır yazılara,övgü içeren cümlelere gerek yoktur.kendisi derginin çıkması, yayın hayatının devam etmesi için fedakarlık etmiş,mesai harcamış, maddi manevi birçok sorumluluk yüklenmiştir. buda editörlüğünü tartışılmaz hale getirmiştir.harcanılan emek yonlendırmelerle desteklerle değil,inançla,istekle,tutkuyla harcanmıştır.Buda son istasyon'un var olma sebebidir..Son istasyon'un bu dünyayla sorunu bitmeyecektir..saygılar..
diyarbakırda çevik kuvvet memuru olan zatı muhteremlerin çıkardığı anarşist dergi. ulan türkiye bu kadar ironi bana bile fazla.
çocuklara biber gazı sıkan aktivistlerin dergisi. yemede yanında yat.
dört polisinin bir araya gelerek maaşlarıyla iki ayda bir çıkardırğı,
kültür-sanat dergisi.
ropörtajları, konuları, öyküleri, şiirleriyle edebiyat dünyasına yeni bir heyecan getirmiş dergi.

ayrıca, iki aylık yayınlanmasına, yaklaşık 80-90 sayfa basılmasına ve hiçbir reklam almamasına rağmen 3 tl dir, evet 3 lira, diğer örneklre bakalım, notos 9 tl, özgüredebiyat 7,5 tl, varlık 8tl.
bu içerikte, boyutta bir dergi için çok iyi bir fiyat, ama bu bir yanı.

özellikle ropörtajları çok iyi, bir önceki sayısındaki 20 sayfalık nihat genç ropörtajı harika son sayısında ise murat yılmazyıldırım ile murat menteşle de söyleşmişler.

alınmalı, okunmalı.
9. sayısıyla yayın hayatına veda edecek dergi.
9. veda sayısı sıcak sıcak nt mağazalarından alınabilecek dergi.

baba zula, vedat özdemiroğlu, hakan albayrak, müslüm gürses, adile naşit ve çok kişi,ropörtaj, konu, şiirlerle son istasyon dergisi alınmalı okunmalı.

nacizane bu kardeşinizin de kitap incelemeleri aynı dergide yayınlanıyor, belki birine feyz olur alır kitap okur, dua alırız, hadi ulan gidin alın derginizi.
tilkiler için kürkçü dükkanıdır.
levent kırca'nın ilk dram filmiymiş.
yönetmeni de oğlu oğulcan kırca.
fragman: http://hdfragman.com/turk...man/son-istasyon-fragman/
Levent Kırca'nın ilk drama filmi. "Son istasyon" 26 Şubatta vizyona giriyor. film tanıtımı;

"Levent Kırca, oğlu Oğulcan Kırca'nın yönettiği filmde izleyiciyi bu kez güldürmek yerine hüzünlendirecek...

Levent Kırca, uzun zamandır beklemede olan "Son istasyon" adlı sinema filminin vizyon tarihini nihayet açıkladı. Sinema severler, Kırca'nın beyazperdedeki ilk drama deneyimi olan filmi 26 şubattan itibaren izleyebilecek. Sanatçının başrolün yanı sıra yapımcı olarak da imzasını attığı filmin yönetmen koltuğunda ise 32 yaşındaki oğlu Oğulcan Kırca var.

Çekimleri istanbul ve Uşak'ta gerçekleştirilen filmde, Levent Kırca'nın yanı sıra Başak Daşman, Korel Cezayirli, Suna Selen, Hikmet Karagöz, Meral Küçükerol ve Ziver Açıl rol aldı. Hikayesi dört yılda tamamlanan "Son istasyon", bir demiryolu memuru ile ailesinin başından geçen trajikomik olayları anlatıyor.

Filmin konusu:

Ruhi taşrada küçük bir istasyonda emekliliği için gün sayan bir memurdur. Emekli ikramiyesiyle çatısı akmayan bir ev alıp, hayatının son demlerini huzurlu bir şekilde geçirmeyi istemektedir. Fakat kızı Esra ve küçük oğlu Önder'in daha iyi yaşamak gibi masum dilekleri vardır. Onların bu masum hayalleri, bütün aileyi bir anda istanbul'a sürükler. Ruhi'nin ailesiyle birlikte istanbul'a gelişiyle başlayan olaylar, artık kimsenin kontrolünde değildir".
hayat yolculuğunun son bulduğu istasyondur .
insanın aradığı ve en sonunda bulduğu sevgilidir .
veda ve eyvah eyvah korkusu yüzünden vizyon tarihi ertelenmiş 1 nisana ertelenmiştir.
9 nisan'da vizyona girmiş film. hüzün dolmak isteyene, baba sevgisinin perçinlenmesini isteyene ideal.

çok filim hareketler bunlar yerine mutlaka tercih etmek gerekir.
öncelikle; levent kırca nın ustalik eseri.
türk kültüründen kopmadan, yaşamın tam içinden örneklerle çıkmış karşımıza büyük üstad.
abartı olmadan, aşırıya kaçmadan ince ince dokumuş ve ne anlatmak istediğini açık bir şekilde gözler önüne sermiştir.
yılların birikimi, hisleri ve kalitesiyle seyirci önüne çıkan bu film kesinlikle izlenmesi gereken türk filmlerinden.
aile içi etkileşimler, ikili ilişkiler bu filmde tam bir realizmle seyirciye sunulmuş.
güldürürken düşündürüp*, içten içe üzülüp ağlamak isteyenler için ideal.

kesinlikle gidin ve ustanın, senelerin birikimi ile nasıl eşsiz bir şeye imza attığını görün.

---duygusal spoiler---
turgay 6,5 aylık doğdu... *
---duygusal spoiler---

---komik spoiler---
sirozun neresinden dönsen kardır.
1 satış için 1 şükür, 2 satış için 2 şükür, 3 satış için çok şükür.
---komik spoiler---

filmin son sahnesine dikkat, ağladıkça ağlatıyor...
vizyonda ki diğer türk filmlerinin aksine tam bizden bir film.hepimizin ailesinde olmuş ve benzer olayların olduğu tipik bir orta sınıf türk ailesini anlatan dram. çok film haraketler bunlar gibi para için yapılmış bir filme gitceğinize para için değil bize ayna tutmak için yapılmış ve tiyatro camiasında duayen olarak belirtilen levent kırca nın filmine gidin. türkiye 70 lerden sonra böylesine bir realist film görmedi.
levent kırcanın oynadığı film. Yaprak Dökümü'nün 2 saatlik sıkıştırılmış halidir ancak yaprak dökümünün 3 senede baydığı kadar bayar insanı. Levent Kırcanın oğlu tarafından vurulup geçmişi hatırlayıp iç çekmesiyle film bitiyor.
Kızılay.
bir babanın başına gelebilecek en kötü olayların geldiği bol acılı türk filmi.
salı günü kanal d'de gösterilecek olan filmdir. daha bu sene nisan da vizyona girmiş bu kadar çabuk televizyonda gösterilmesi ilginç.
an itibariyle kanal d'de yayınlanan türk yapımı filmdir.

Başrolünde Levent Kırca gibi bir ustanın olması filmi izlemeyi cazip kılıyor...

Komedide tanıdığımız bu adam oyunculuğunu kullanıp ramatik bir rol oynamıştır.ikisinde de gayet başarılı olması ustalığının göstergesidir. *
günümüzde çoğu babanın yaşadığını anlatıyor..

içimi üzüyor.. kendimi daha iyi anlatan bir şey bulamadım.
filmde oğlu kendi babasının topuğuna sıktırıyo.*
levent kırca oyunculuğunun doruk yaptığı film.
filminde hakkını yememek lazım. on numara.

büyük oyuncusun levent kırca.