bugün

anlatıcıların,, hipodromda yarışan atların bitişe yaklaştıklarını belirtmek için kullandıkları 300,400 metrelik düzlük,, finişten önce..

bir çoğu taktik gereği bu düzlüğe kadar kontrollü ve tempolu ^^koşturulurken^^,,
buradan itibaren giderek artan ve sonunda tüm güçlerin harcandığı ve kontrolün nerede ise kaybolduğu bir tempoya girerler,,

telaşla ve yalpalaya yalpalaya,, gözucu ile diğerleri süzülüp,,
(bkz: bütünleme)
(bkz: yaz okulu)
2007 genel seçimlerine 5 gün kala hangi kanalı açsam girilen o muhteşem kısım...
(bkz: son düzlük)
(bkz: start-finish duzlugu)
ibrahim tenekecinin denemelerinin yer aldığı kitabı.

copy paste bölümü:

yazmak, faniliğin saldırısına karşı, bazı yetenekli insanların gösterdiği reflekstir. refleks ne kadar güçlü olursa, refleks sahibi o kadar uzun yaşar.
bu, şu anlama geliyor: edebiyatçılar, genellikle ömürlerini uzatmak için yazarlar. mesela mehmet akif ersoy hala yaşıyor, yaşamaya da devam edecek. yunus emre veya şeyh galip de öyle. fakat bu insanların arkadaşlarını, yaşıtlarını kim biliyor? kimse...
biraz dikkat edince; ayakta kalan, ömrü uzayan isimlerin, edebiyata meslek olarak değil de mesele olarak baktıklarını görüyoruz. ile mesele arasındaki farkı önemsiyorum. önemsiyorum çünkü, meslek sahibi işini kaybedebilir, iflas edebilir. fakat mesele sahibi, meselesini, dolayısıyla kendisini kaybetmez.
yine, ayakta kalan edebiyatçıların, edebiyatı tutunacak dal olarak değil, dikilecek fidan olarak gördüklerini biliyorum. malum: tutunduğumuz dal kırılırsa uçuruma yuvarlanırız, fakat diktiğimiz fidan kurursa, yenisini dikeriz.
atların start hakemi emriyle çıktıkları koşuda yüz ila dört yüz metre arasında değişen,yarışın bitişindeki mesafedir.
tay tv'de hakan cantınaz'ın hazırlayıp sunduğu, eray balcı ve ümit sadi'nin de tahminlerini verdiği at yarışı programı.
bir yarış tabiri.

fakat bu akşam mecaz yapasım cinastan cinasa koşasım var.

evrenin en basit ve her an gözlemlediğimiz kurallarından biri de bütünlüktür. bir olay asla sebepsiz yere olmaz. bir gelişme bir olgu mutlaka onu en son ana getiren olayların bir sonucu olarak doğar. bir yıldız bir anda oluşmaz milyonlarca yıl gelişir içine çöker parçalanır birleşir vs.

devrimler de böyledir. sadece gelişim evreleri biraz daha kısa sürer.

türkiye de artık bir son düzlüğe girmiştir. startın 12 eylül 1980'de verildiği bir yarış bu. 31 senedir aralıksız süren çalışmaların artık meyvesi toplanacak zamana gelindi. şu saatten sonra açıkçası parlementer sistemmiş, muhalefetmiş falan açıkçası yalan o işler. ne demişti erbakan hoca? kanlı mı olacak kansız mı olacak?
hakan cantınaz, ümit sadi ve eray balcı tarafından sunulan at yarışı analiz programı. oldukça kaliteli keyifli bir programdır. medyanın sırtını döndüğü at yarışlarına can katmak için çabalarlar. ellerine sağlık.