bugün

8 şubat 2008'de vizyona girecek olan film.

mustafa uğur yağcıoğlu'nun senaryosunu yazdığı ve ıraz okumuş ile yönettiği filmde ferhan şensoy üniversitedeki bir öğretim görevlisini canlandırmıştır. pekçok genç oyuncu da film kadrosundadır.
8 şubatta vizyona girecek bir ferhan şensoy filmidir. filmin yönetmenleri murat uğur yağcıoğlu ve ıraz okumuş.

ferhan şensoy bu filmde bir üniversite hocasını canlandıracak.
bugün vizyona girmiş olan ferhan şensoy'un son filmi. oyuncu kadrosunda; ece uslu, kaan urgancıoğlu, durul bazan da yer almakta...
fragmanında çalan gitar solo kimindir neyindir dedirten film. araştırmalara hemen başlıyorum.

http://www.youtube.com/watch?v=AqKVzckHP0w
ferhan şensoy 'un her zaman ki güzelliğini yansıttığı film. senaryo öğrenciler arası diyaloglarda özellikle aşk sahnelerinde biraz yavan fakat işin içinde ferhan şensoy'un olduğu sahneler son derece başarılı. izlenebilinecek, keyif alınabilecek bir türk filmi.

--spoiler--
film içinde komedi unsurları barındırsada siyasal yönüyle ön plana çıkma arzusunda. ferhan şensoy son günlerini yaşayan sosyalist bir prof. olarak insanı oldukça etkiliyor, kendini oynamış gibi geliyor bazı noktalarda. oyunculuğuyla kendinden bir şeyler katmış senaryoya, onu inandırıcı kılmış.

kampüsistan ekibi filmde yerini almış, diziden kesitler izliyoruz gibi gelebiliyor yer yer. durul bazan kartlaşmış öğrenci rolünde biraz klişeye yakın espiriler yapsada komik sıfatı ile işi götürüyor diyebilirim.
--spoiler--

benim için keyifli bir filmdi ama bazı insanlar sıkıldı ve çıktı *. sinemada bile "sosyalizme" karşı oldukları açıkca belli olan bazı dingil izleyiciler sürekli aptal aptal yorumlar yaptılar kafalarına göre, boş işler olarak adlandırdılar filmde yapılan fedakarlıkları.

ferhan şensoy'u takip eden , seven ve "anlayan" herkesin keyif alacağı bir yapım çıkmış ortaya.tebrikler.
son derece güzel yapılmış bir ferhan şensoy yapımı.
belli ki fazla para harcanarak yapılmış bir film değil ama buna rağmen gidip;izlenmesi gereken film olmuştur.
70'li yılların genç devrimcileri zamanla hala devrimci kalanlar ve sistemin adamı olanlar arasında küçük bi hesaplaşma diye özetlenebilir film.
ferhan şensoy msj içinde msj vermesi birilerine film'e ayrı bir seyir zevki katmıştır.
yer yer ölü ozanlar dernegini anımsatsa da keyif veren bir yapım.
oyuncular rollerine öyle güzel adapte olmuşlar ki sanırsınız gerçekten aşk yaşıyorlar, aşk yaşarken gerçekten o kadar çok heyecanlanıyorlar.
film vermek istediği mesajı vermiş, bunu verirken de eğlendirmiştir.
müziklerinde emrah anul' un parmağı olan filmdir. uzun süre etkisini atabileceğimi düşünmemekteyim. geçmişte yaşananların üzerine yapılan konuşmalar ve verdiği mesajlar ile aklıma yer etmiştir. silineceğini de sanmıyorum.
ask hikayesinin etrafında siyaset, dönen dolaplar, üniversite yılları ve aile baglarını birbiriyle ic ice ama bir o kadar da ayrı ayrı ele alan güzel bir film. ferhan sensoyu alısılmısın dısında gayet ciddi görüyoruz bu filmde. durul bazan filmi komik yapan tek insan ki o da esprilerinden cok mimikleri sayesinde götürmüs isi. bir de ferhan sensoy öyle bir evde yasıyor ki o bogaz manzarasını görmek icin bile gidilir.

(bkz: ah istanbul)
(bkz: son ders ask ve universite)
--spoiler--
geçen gün ilkokul arkadaşımı gördüm adam yüzbaşı olmuş olm. ben hala iett'ye binerken paso kullanıyorum çok koydu lan.
--spoiler--
--spoiler--
kimi kızlar var, iki kişinin yaptığına inanmak imkansız, adeta bir ekip çalışmış.
--spoiler--
07.03.2008 itibari ile vizyondan kalkmış olan film.
tam da yarın gitmeyi düşünüyordum halbuki.
babam ve oğlum'dan sonra beni ağlamanın eşiğine getirmeyi başarabilmiş olan tek film.
oyunculuklar , senaryo, çekim çok başarılı.
özellikle saffet hoca'nın defterindeki yazılar çok etkileyiciydi..

--spoiler--
aşk bir kişinin dünyanın geri kalanından daha önemli olmasıdır
--spoiler--
evet binbir çeşit katekulleyle internetten bir yerlerden bulup, indirip izledim.
ufak bi değerlendirme yapalım..

--spoiler--
öncelikle filmde abartılı bölümler var, bunların başında o yaşına gelmesine rağmen hala devrimci geçinen adam var. onun dışında standart türk filmlerinde olan "tesadüfler" bu filmde de ön planda, yok efendim ulaş'ın babasının saffet hoca'nın arkadaşı olması, ulaş'ın sevgilisinin, babasının zengin arkadaşının fabrikasının önünde eylem yapması, ulaş ve kız karakola düşünce saffet hoca'nın oraya gidip enselenmesi, o gün ölüvermesi..

ha bir de saffet hoca'ya yazdığı hissettirilen ancak bir anda kaybolan bir kadın hoca var, orayı anlayamadım..

neyse bunlar filmdeki ufak kusurlar, ancak bunun yanında tabi ki bir çok güzel yönüyle film ön plana çıkıyor. onları anlatmanın bir alemi yok, izleyenler görür zaten..

ayrıca babam ve oglum'dan sonra beni ağlama mertebesine yaklaştırmayı başarabilen ikinci filmdir. ama ağlamadım.
--spoiler--
Her ne kadar bir komedi filmi olarak lanse edilse de,beyaz perdede gözümüze düşen görüntülerde olayın böyle olmadığını anlıyoruz,ha film komedi değil ama eften püften bir film de değil bir mesajı var,önemli olanda buydu zaten.
Son ders aşk ve üniversite de,hayatta bir şeyleri ertelemenin keşkelerimizi ne kadar artırdığını,zamanın bugünün yarını var diye dilimize dolandırdığı cümlelerin aslında yalana çıktığını görüyoruz.Ferhan şensoy un oyunculuk böyle yapılır diye adeta ders verdiği filmde,sadece bunca yıldır aradığı sevdiğinin ölüm haberini duyunca daha hüzünlü,daha acıtasyon bir oyunculuk beklerdim.Netice itibariyle izlenmesinde zaman kaybı olmayacak Türk filmlerinden biri
kesinlikle izlenmesi gereken nadir filmlerden.*
Yağmur yağarken rahatsız eden bir güneş ışığı olması; bazı sahnelerde ışığın hiç olmaması; * Kaan Urgancıoğlunun yanlış kastı * dışında son zamanlarda gördüğüm en güzel film. Alin taşcıyan'ın yazısını okuyup soğumuştum halbuki.
ilk 20 dk.ya bakılarak ulaşılan kanı;

ferhan şensoy un bu filmde ne işi var!
5 ytl vererek izlenebilecek bir filmdir. bu şuna benzer: 1 ytl verip tavuk döner + ayran tüketip üstüne sigara yakmak...

evet o sözünü ettiğim örneğe benzer çünkü tıpkı karnınızı doyurur gibi ruhunuzu doyurmayı bilen bir filmdir. ferhan şensoy filmi almış ve ona anlam yüklemiştir. filme o kadar yakışmış ve o kadar başarılı bir oyunculuk göstermiştir ki olmasaymış yerini sanki başkası dolduramazmış. şimdi, ulan ancuk insan, madem film güzel ne diye 1 liralık yemeğe benzetiyorsunda * 30 liralık iskendere benzetmiyorsun derseniz: 30 liralık iskender sonrası alacağınız keyfin aynısını 1 liralık tavuk + ayrandan sonra verebilmektedir bu film.

not: ancak bu kadar abuk anlatılabilirdi. *
(bkz: ayakkabın ters son ders)! *
derdini anlatmayi bir sekilde basarmis film. sensoy usta filmin temel diregi. durul bazan yine acilay abi kivaminda. ole cok eselemeden izlenildiginde tanidik dramina ragmen sinemadan cikinca insani kendini kaziklanmis hissettirmez herhalde diye dusunmekteyim.
sadece ilk otuz saniyesine dayandığım film. belki sonrası iyidir bilmiyorum ama o otuz saniye eziyet gibiydi. bi film bu kadar mı dandik başlatılır yuh diyorum.. filmin başındaki fragmanlar yüzünden bu seyrettiğim şeyi yine bi reklam falan sandım. hani o ülker çikolata reklamlarında tren istasyonunda veda eden aşıklar falan vardı ya, hah işte en fazla o kadar samimiyeti olan bi sahneydi. yuh be kardeşim, bi daha cesaret edip devamını ne zaman izlerim allah bilir.
--spoiler--
dersi biritmeden küçük bir anketim var,el kaldırarak katılacaksınız.

aranızda cep telefonu olanlar?

sınıfın %100 el kaldırır.

aranızda 2 cep telefonu olanlar?

sınıfın %30 el kaldırır.

aranızda taşınabilir mp3 çaları olanlar?

sınıfın %30 el kaldırır.

18 yaşını bitirmiş olanlar?

sınıfın %100 el kaldırır.

son seçimde oy kullanmış olanlar?

sınıfın %2 el kaldırır.

teşekkürler türkiye...
--spoiler--
konu ve senaryo olarak çok klasik çok basit bir film olmuş,ferhan şensoy gibi bir adam bu projede harcanmış bence.başka bir şey söylemek istemiyorum.esen kalın.