"10 dakikada nietzche", "25 dakikada hegel", "13 dakikada wittgenstein" gibi kitapları da çok seven, hap bilgiye aç gençliğin kendini kandırmasıdır.
"kafka'nın neden tüm kitaplarını okumakla uğraşıyım ki, aforizmalar'ını alırım, iki üçünü ezberler, satarım, zaten böcekli olan kitabı ince birşeydi okudum hemen, önsözünü atladım ama" gibi laflar ettiklerini duymuşluğum vardır.
mümkünse felsefe ansiklopedisi ile kafalarına kafalarına, cogito'nun tüm sayıları ile bellerine bellerine vurulup, beklemeye bırakılmalıdırlar. ne yapıyorsun diye sorarlarsa, hume'dan girip deneysel felsefe konulu birkaç laf ederseniz susacaklardır.
vaktiyle yaran bir diyaloga sebep olan filozofluk çabasıdır.
rahmetli büyük ninem * sofi nin dünyası'nı görür elimde,
muhafazakar bir yapıdadır zaten, sofi'yi sufi diye algılar;
-ne okuyorsun bakiim evladım sen ?
--sofi'nin dünyası
-bakiyim bi
--(kitabın kapağına bakar)
-heh şöyleee, o fasulyeden kitapları bırak hep böyle kitaplar oku evladım..afferim sanaa
yanlıştır. bünyede çirkin durur. diğer yandan kaç kitap insanı filazof yapar ki? bir yerlerden başlanacaksa sofi güzel bir araçtır. filazofiye yelken açmış beyinleride köreltmemek, heveslerini kırmamak gerekir. ancak sadece sofiye güvenip sokrat sokrat konuşmaya çalışanında ağzına vuracaksın elinin tersiyle.