Oturup tekrar izlediğim. Elin hintlisi bile böyle güzel film çekebiliyorken bizim gerizekalılar inatla çılgın dersane, dünyayı kurtaran adamın oğlu gibi film müsveddeleri çekiyor ya... Bir şey demiyorum ben bu para göz heriflere.
yönetmenliğini danny boyle ve loveleen tandan'ın yaptığı, izlediğimde beni derinden etkileyen ender filmlerden biri. a. r. rahman'ın müzikleri ile de tadından yenmez hale geliyor.
film iyi güzel de, be ırzını siktiklerim film bitti bunlar dans etmedi diye sevinirken yine dans etmeye başladınız ya... bollywood gibi allah belanı versin bıktım.
Aldığı oscarlar ile en çok tartışılan filmlerden biridir. ingiliz hasta, aşık şekspir, ben-hur gibi bu film içinde bu kadar çok oscarı hak etmediği eleştirisi yapılır.
iyi film midir? izletir kendini akar gider
ilk defa lisede okuduğum zamanlar gittiğim dershanedeki coğrafya hocamız bu filmi altyazılı izletmişti bize. dershanedeki bazı çatlak kızlar "jamal mi salim mi daha yakışıklı" diye kendi aralarında tartışmışlardı filmi izledikten sonra. daha doğrusu çatlağın biri koridorda yürürken yüksek sesle "salim daha yakışıklı" deyince bu tartışma alevlendi diye hatırlıyorum. babası mısırlı olan kız arkadaş çatlak kızların konuşmalarını duyunca tip olarak ikisini de beğenmediğini belirtmişti yanlış hatırlamıyorsam. filmi izleyen erkekler de latikayı oynayan oyuncuyu beğenmişti yanlış hatırlamıyorsam. bu filmle ilgili böyle ilginç bir anım var. filmde 2 kardeşi oynayanların tiplerini bir kenara bırakırsak hindistanın klasik bollywood filmlerinde gösterilmeyen yüzünü gösteren bir film.
edit: tuvalet sahnesi midemi bulandırmıştı.
Sefaletin dibini görmüş insanların yerleşim yerlerine ve dolayısıyla günlük yaşantılarının ortasına yapılan turistik gezilerin tetikleyicisi olan film.