asla sevmeyeceğini bile bile her yeni güne umutla uyanmaktır.
çelişkiyi iliklerinde yaşamaktır. hayatta hiçbir şeye değmeyeceğini bildiğiniz biri için her şeyi yapabileceğinizi bilmektir.
yapılan hataların hiçbirinden ders alamamaktır. gözünün içine bakarak yalan söyleyen birine, ısrarla güvenmektir.
aşık olunan yüzünden başa gelen her derde "olsun." demektir.
söylenenlere sağır, gördüklerine kör olmaktır.
okuyanlara, ilgisi olanlara tavsiyem:
böyle bir durumu yaşıyorsanız ya da yaşamak üzere iseniz, vazgeçin. karşılıksız duyduğunuz hislerden geriye bir şey kalmadığında, hayatınızla ilgili çoğu şey için geç kalmış oluyorsunuz.
bence, sizi sevmeyen birine aşık olma durumu, kişinin kendine yapacağı, yaptığı en büyük kötülüklerden birisidir.
evvela aşık olup bir bok yediyseniz en mantıklı yöntemi budur; sevin kendi çapınızda, olursa ekime felsefesine meyillenerek. nasıl olsa karşılıklı aşık olsanız da bitecek bir gün. hiç değilse bu şekli samimi. sevmiyorsa da sümsük gibi illet psikopat olmayın, kimse kimseyi sevmek zorunda değil. sen yine seveceksen kendi içinde sev, sevmeyeceksen de gerisi beni ilgilendirmez.
Geçmişte kalıcı ama iyi veya kötü olduğu belirlenemeyen izler bırakan hadiseler bütünü.
Akıl boş kaldığında hemen gelir kurcalar zihnini durmadan, boş bırakmaz.
Bırakamayacağını düşünür ne yapacağını da bilmezsin. Ağır müzik eşliğinde sigaralar içersin, dertlenirsin durmadan. Sonun ne olacağını bilmezsin.
Belki yıllar geçer, başkasına aşık olursun, bir an aklına gelir "şu an gelse evet dese ne yapardım", afallarsın. 'Gerçekten onu unuttum' mu dersin, yoksa 'belki' mi, kafan karışır yine. Sen ne kadar unuttum desen de aklına geldiğinde unuttup gittiğini zannedeceksin.
Gitmeyecek.
Öncelikli (bkz: bunca insan yalnızsa neden bunca insan yalnız)
Can yakan, insanın ilişkilere bakış açısını komple değiştiren durumdur. Üzüm gibi ezile ezile zamanla şarap gibi insanlara dönüştüklerini düşünürüm böyle kişilerin.En kötü durumlardan biri de karşındaki tarafından -en azından senin düşündüğün şekilde- sevilmediğini sonradan anlamaktır. Anlar anılara,anılar acılara dönüşür daha sonra. Bir ara umutlanır gibi olursun. (bkz: platoniğin aşırı umut veren sıradan davranışları) Daha sonra polyanna benim yanımda, uyuşturucu bağımlısı bir fahişe gibi kalıyor lan der kendine gelmeyi denersin.Elimden geleni yaparsam olur sanırsın ama bunu istemeye hakkın olmadığının da farkına varırsın.Gidersin sonra o farketmese de..
Fizik kanunlarının dediği gibi "uzun bir süre sürekli düşmenin ve sıkıntının sonucunda sabit bir hissizliğe ulaşmak".Eskisinden daha güçlü ayağa kalkıp,sadece iyi şeyleri hatırlamak ve yola devam etmek lazım gelir. Gelmeyecek birini beklememek lazım sözlük.
Kim icat ettiyse allah kahretsin gercekten.
Zamanında bi abi demişti ama.
Borç,iş bilmem ne hepsi çözülüyo da allah sevmek kadar büyük dert vermesin diye. Çok haklıymış çok.
"Çorabınızın tekine aşık olun daha iyi" tepkisine sebep olan durum. He birgün diğer teki de çamaşır makinesinin bi köşesinden, balkondan falan çıkar olan size olur yine dımdızlak kalırsınız.
Platonik aşkın bir benzeri olan durum. Zordur hislerin karşılık bulmaması. Kendinizi üzmemek adına en iyisi bu aşktan vazgeçmektir. Tabi kalbinize söz geçirebiliyorsanız.