iyi film. çok tatlı, sıkmayan bir tarafıyla çok eğlenceli bir tarafıyla ağır dram olan bir film. oyuncular şahane ben bunu ilerde bir kez daha izlerim, net. Ayrıca robert de niro'cuğum var. bebeğim.
izlemesi keyifli bir film. bazı yerlerde olay akışında biraz hızlı atlamış zıplamış (belki romanın bazı detayları filmi fazla uzatacağı için) ama konsept olarak hoş; oyunculuklar başarılı; robert de niro abi başlı başına bonus zaten; bradley cooper ve jennifer lawrence başarılı.
--spoiler--
esas oğlanın takıntılı aşkı bazen seyirciyi gerse de aslında bir bakıma sıklıkla filmin motoru işlevini görüyor.
--spoiler--
aday olduğu ana dallardaki ödülleri kazanamayacak film. kendisinden kat be kat daha iyi filmlerle yarışması herhalde şanssızlığı olacak.
ancak son zamanlarda izlediğim en keyifli filmlerden biriydi. sanki biraz 500 days of summer tadı verdi bana. biraz daha umut, biraz daha mücadele. kaldı ki o filmden de kat be kat güzel olmuştur. bu denli adaylık alması bu tarz bir filmin bile büyük bir başarıdır kanımca. ayrıca hem bradley cooper hemde de niro'nun oyunculukları muhteşemdi.
çok hoş bir film. filmin oyuncuları, oyuncuların oyunculukları için bile izlenilebilir. izledikten sonra içinizde bir mutluluk, yüzünüzde bir gülümseme olacak. eğer olmazsa gelin beni eksileyin. buradayım.
normalde hiç beceremem film kritiği yapmayı. ama 1-2 noktaya değinmeden geçemeyeceğim.
her şeyden önce bradley cooper harikaydı. limitless veya hangover'daki bradley cooper ile bu filmdeki bradley cooper arasında dağlar kadar fark var. oyunculuk öğrenmiş gelmiş resmen. oscar'ı alabilir mi? sanmıyorum. ama yine de oscar adaylığını hak ettiği tartışmasız bir gerçek. canlandırdığı karakter de oyunculuğu kadar iyiydi. akıl hastanesinden yeni çıkmış, aslında tam olarak iyileşememiş, karısına hala aşık fakat karısı tarafından sevilmeyen bir adam. saf, temiz. tam anlamıyla olmuş bir karakter.
jennifer lawrance'ın oyunculuğu için de aynı hisleri besliyorum. gerçekten güzel bir oyunculuk sergilemiş. canlandırdığı karakter bana her ne kadar itici gelse de, güzelliğiyle bu iticiliği kapatmış görünüyor.
robert de niro, robert de niro gibiydi. yapımcıların robert de niro'ya akademiye selam çakmak için yer vermiş olması beni rahatsız etse de, robert de niro üzerine düşeni fazlasıyla yapmış, oscar adaylığını da kapmıştır. oscar'ı bile alabilir, ümitliyim.
öyle ya da böyle, 8 dalda oscar adayıdır bu film. belki büyük çoğunluğunu alamayacak ama yine de iyidir, hoştur.
genel konusu itibariyle ilgi çekici bir film. oturup izlemelik, zaman geçirmelik. fakat sonu tam anlamıyla rezaletti. daha klişe olamazdı herhalde. koştu arkasından yetişti, yakaladı, öpüştüler. çok mu düşündünüz bu son için? bitse de gitsek havasında bir son olmuş resmen. sevgili david russell'a buradan "yuh" diyor, bu boktan entry'yi de burada noktalıyorum.
sade, öyle otururken izlenebilecek kıvamda, eğlenceli, basit bir film.
kalitesiz olduğunu asla söyleyemem, o tarza aşina olan kişilerin benim gibi olmayanlara nazaran daha çok seveceği filmdir.
Yeni izlediğim film. Sıcak, içten ve düz bir film. akıl oyunlarıyla, sürpriz finalle kılla yünle işi yok, hayat kadar sade ve net.
ben sevdim, oscarlara da aday, oscarcı abiler de severse alır bence bir iki tane.
filmle ilgili bir iki detay var aklıma takılan. ilki bradley cooper'ın alias'taki tıfıl gazeteci rolünden, hangoverlar'dan, dizilerde aldığı rollerden buralara nasıl yükseldiği. demek ki adam kendini sürekli geliştirmiş, devamı gelirse çok büyük bir yıldız gelir sinema alemine.
ikincisi, bizde özellikle futbol maçı izlerken gündeme gelen totem mevzusunun bu adamlarda da olması. peçeteyi sağ elinde, kumandayı sol elinde tutmak neymiş lan?
Bence film en iyi sahnelerinden biride Pat koşarken Tiffany'nin aniden yola atladıgı sahneler o sahneler beni kopardı daha samimi hissi verdi ve filmi izlerken mutlu sonla bitmesini istiyorsunuz nedense bir ters durum olmaz umarım sonu iyi biter diye dusunduruyor .
Edit : Film hakkında benden once yapılan 15 yorumuda okudum 14'ü filmin cok guzel oldugunu ve Oscarı sonuna kadar hakkettiği yonunde biri ise filmin cok güzel oldugunun ama 8 Oscar adaylagının abartı oldugu gorusunde yani bu sozlukte baska hicbir konuda bu kadar birlik saglanmamıstır .
filme ilgili tek sıkıntım nikki oldu. filmin konusu bu hatunun üzerine kurulmuşken bu kadar itici olmak zorunda değildin be kadın. neyse ki çok az görmek zorunda kaldık.
ilk baslarda jennifer in oyunculugunu biraz fazla gozumuze soksa da bardleycim onu yeteri kadar telafi ediyor. cok daha vurucu bir finali olabilirmis ama filmdeki samimi havaya zarar verebilirdi.
klasik bir amerikan aile filmi havasinda ama basrolde manyaklar olunca sevimli olmus. sevdiceginizle seyredin seyrettirin efendim pisman olmazsiniz.
jennifer lawrence için "izlemeliyim izlemeliyim" diye 1 aydır yanıp tutuşuyordum, sonunda da izledim; sıcacık bi film. filmin başında tek "delinin" pat olduğunu sanarken, tiffany kızımızın gelmesiyle "hasiktir bu da deli lan" gibi tepkiler verirken, sonradan verdiği "kimseyi dinlemeden, hikayelerini bilmeden yargılama" mesajlarıyla göt etti bi nevi.* son yarım saati de "ağlasam mı gülsem mi anasını satayım nasıl samimi bi film lan bu" dedirtiyor insana.
robert de niro, bradley cooper ve tabii ki jennifer lawrence ın oyunculuklarına bayıldım. aday oldukları ve kazandıkları tüm ödülleri haketmişler.
nicedir izlemek istediğim filmdi, yeni izlemiş biri olarak taze taze sözlüğe de yazıyım istedim. Klasik, en baştan en sonunu bildiğimiz filmlerden evet...Ama yine de ben hiç sıkılmadan izledim. Pat ın eşini yeniden kazanmak için delileri gibi kitap okuması, sürekli koşup durması ve alyansını hiç çıkarmamış olması ( sürekli diğer insanlara da gösterek aslında evli olduğunu eşiyle arasında mükemmel bir kimya olduğunu iddia etmesi ) takdire şayan.Tam bir romantik ideal erkek profili ki kadınlar böyle tiplere bayılırlar. Tiffany nin de eşini saçma bir kazada kaybetmesi ancak duruma alışamaması ve kaderin ağlarını örmesi falan filan....
Sıcacık güzel bir film olmuş, bir de insanı dansa özendirmesi yok mu *
Bir de Tiffany,adamın okuduğu (bkz: sineklerin tanrısı) (adamın eşiyle ilgisi var tabi kitabın) adlı kitabı öyle bir ezdi ki, yapma etme diyesim geldi, bi de sonra tuttu kapıdan dışarıya fırlattı .
Kitabını okumuş biri olarak filmini bugün arkadaşlarla birlikte izlemişizdir. Beklentim yüksekti cidden. Ve sonuna kadar da devam etti. Yanıltmadı beni film. Çok güldürdü açıkcası, kitabın çok ciddi olup, ciddi okunup bu filmin çok güldürmesi sorun yaratmadı bence açıkcası. Oyunculara yakışır bir film olmuş. Kitabın aynısını yansıtsa bence bir mantığı kalmazdı. Finalin kitapla bir bağlantısı yok ama daha güzel olmuş. Ve oscar ödüllerini hakeden film. Gidip izleyin derim.
david o.russell'ın yazıp yönettiği 2012 yapımı "dram - romantik- komedi" türünde film.
tam 8 dalda oscar adaylığı almış olması çok çok ilginç. üstelik 5 dalı da amerika'lıların "big five" dediği ; "en iyi film, en iyi yönetmen, en iyi aktör, en iyi aktris, en iyi senaryo" gibi dallar. kağıt üstünde baksan kendisi gibi bu dallara aday olmuş filmler arasında a streetcar named desire ve network gibi bugün kült statüsüne ulaşmış efsane filmler var. ama bu filmin muadili o kadar çok romantik komedi var ki, bu kadar şişirilmiş olmasını meydanın boşluğuna bağlayabiliriz herhalde. filmi izlerken iyi vakit geçirdiğimi inkar etmiyorum, ama sadece "iyi vakit" in ödülü de 8 oscar adaylığı olmaz.
bir de her yeni çıkan filmi imdb'de 10 puan manyağı yapmanın mantığını anlamıyorum arkadaş. "8.2" filmin puanı, ve "top 250" de. kusura bakmayın ama yok ebesinin amı yani. adam sandler'ın bu filmden hiç aşağı kalmayacak 50 tane filmi var. zaten zamanla o şişirme puanlar düşüyor, bu da düşecek. bu entry burada zamanıyla kayıtlı, söylüyorum; birkaç yıl içinde puanıyla düşeceği gibi daha uzun vadede de kalabalığın arasında sıradan bir film olarak kaybolacak.
filme çok acımasız davranmış gibi görünüyorum ama bunun sebebi akademinin yaptığı gereksiz abartı. yoksa film eğlenceli, izle 2 saat kafan dağılsın.
dün akşam sevgiliyle izlediğim filmdir. tam da yeni başlayan ilişkiler için gidilmesi ideal bir filmdir. sonunda hafif ağlatır. samimi ve güzel bir filmdir.