içtiğimden değil sadece içenlerin yanında bulunmamdan, onlarla aynı ortamda bulunma cahilliğini göstermemden ötürü kronik bronşit ve astım tehlikesiyle karşı karşıya kalmamı sağlayan, adını bilmediğim ilaçları günde 4 kez almak zorunda bırakan masum görünümlü zehir, doğan görünümlü şahindir. pasif içicilere daha fazla zarar verdiğine dair araştırmaların hepsi doğrudur. test edilip onaylanmıştır. o değil de şimdi bi açık havaya çıkıp tüttürmek ne güzel olurdu be..
bırakmaya çalıştığım her ne kadar kendimi kassam da yine de istediğim şey. tam başarır gibi oluyorum ama içmek için neden türüyor. bu yüzden bunu bırakmak istiyorsanız önce içmeyi teşvik eden nedenleri yok edin, edemiyorsanız onla yaşamayı öğrenin.
en sevgilidir o vazgeçilmezdir. ne kadar sevsende itiraf edemezsin. bilirsin seni içten içe yediğini ama alamazsın kendini ondan bir türlü. çünkü hem en yakın arkadaştır insana, hem de düşman.
bazan, efkarlanınca ya da sevinince yahut uzun ve yorucu bir çalışmanın sonunda sigara çay yapanlara öyle özenirim ki..
ya da nefis bir manzarayı seyrederken yalnızsam keşke sigara alışkanlığım olsa diye düşünürüm..
biraz aptalca ama olsun.
kişinin şuursuzca o iğrenç tada bağımlı olduğu zıkkımın köküdür.insanın hayatına sekte vurur.sosyal yaşamda yan etkileri görülür.buna bağımlı olunacağına çikolataya bağımlı olunsundur çok çok daha iyidir.
artık hayatımda vazgeçilmez olduğunu anladığım (bkz: Ingvar Ambjorsen), (bkz: Beyaz Zenciler) tırnaklarımın sarımsı bir kahverengine donmesine neden olan ama yine de sevmekten vazgecemediğim, aslında vazgecmeye de calısmadıgım keyif verici maddedir..biranın ekürisidir..
tam bırakmaya dair amansız bir karar vermişken, sevgiliden ayrılmam, devamında daha da çok içtiğim lanetim. keşke bırakmaya karar vermeseydim belki böyle olmazdı...
gundelik olarak baslayisimin ardindan 15 ay kadar bir sure gecmis. onun oncesinde de zaman zaman icerdim ama gunluk olarak degil. mesela simdi de uc gun icmeyip dorduncu gun bir paket bitirdigim oluyor. su gecen sure zarfinda 10 karton kadar sigara bitirmisim. sigara oncesi hayatimla simdi ki hayatimi karsilastiracak olursam, fiziki olarak daha kotu durumda, mesela daha cabuk yoruluyorum, ruhani olarak daha iyi durumdayim diyebilirim. sonucta buna victimless crime demisler. zararini oldugunu biliyorsun ama yinede yapiyorsun. ama yakalanilan her hastaligi da sigaraya baglayan okuzlere de aldirmamak lazim. yasaklanmasi acikcasi bana cok komik geliyor. icen adam nerde nasil olursa olsun icer. hatta parasi ile degil mi diyenler var. eger ki bu nimetin gercekten kullanilmasini istemiyorsa devlet buyuklerimiz o zaman uretmesinler. dunyanin her yerinde fabrikalarda milyarlarca sigara uret ama sen bunu icme demek heralde abesle istigal oluyor.
bu da kendime (bkz: iyi bok etmissin)
evet sigara sağlığa zararlıdır ama milyonlarca insanın her gün tükettiği sigaradan bahsetmiyorum. şebnem ferah'ın "sigara"sından bahsediyorum. insanın yüreğine çok ağır gelen bişey var bu şarkıda,çözemiyorum. sadece bu sözler dumur etkisi yaratmakta bende her seferinde:
ben sigara dumanının altında yana yana en sonunda kül oldum,
sen kibritin hiç yanmayan ucunda birinin hayatından geçmiş oldun *
insana yararından çok zararı olan maddedir. en iyisi başlamadan bırakmaktır. çünkü elinizi verdiğinizde kolunuzu kurtarma olasılığınız pek yüksek değildir.
içmeyen azınlığın; restorant, cafe vb. yerlerde dışlanmasına, pasif olarak zehirlenmesine ve kapalı ortamlarda 'sigara içilmez' yazısını görmelerine rağmen bu eylemi gerçekleştirmeye devam edenler tarafından, sırf bir kurala uyulmasını rica ettikleri için yaka paça dışarıya atılmalarına ya da darp edilmek suretiyle susturlmalarına neden olan nesne.
bir insanın sahip olabileceği en iyi arkadaş. hem de hayat arkadaşı. belki de hayatın ta kendisi.
öyle birşeyki her ortama göre şekil değiştiriyor. aids gibi. ortam neşeliyse mutluluk artsın diye, hüzünlüyse umutsuzluk dağılsın diye ucundan yakılıyor. oksijenle olan sevişmesindense bol miktarda zehirli gaz ve saf mutluluk çıkıyor. cennetten bir meyve gibi.
seviştikten sonra bile yakılıyor. terli vucutların utangaclığı yok olsun diye.
ve en önlemlisi insan yalnızken yakıyor bunu. sıçarken elinden tutan bir arkadaş gibi. her ıkınmada bir nefes daha.
sigara için zararlı derler. oysa oksijen daha zehirli bir gazdır
"Seviyorum sigara içmeyi. Duman ve alkol birbirlerini dengeliyor. Eskiden deli gibi içtikten sonra uyanırdım ve ellerim nikotinden sapsarı olurdu, eldiven gibi. kahverengi nerdeyse. içimden, H.sktr. ciğerlerim ne haldedir kim bilir? Aman Allahım diye geçirirdim." charles bukowski
içmek için çeşitli sebepler üretilen her anımızı paylaşan dost.
çok mutluyum; yak bir sigara.
allah kahretsin olaya bak; yak bir sigara.
sevgilim terketti; yak bir sigara.
heyecanlandım; yak bir sigara.
az sonra sınava gireceğim; yak bir sigara.
sınavım berbat geçti; yak bir sigara.
ne kadar yasak ne kadar ceza getirilse getirilsin dünyada hiç bir zaman yok olmayacak sektörlerden birisidir. çünkü sigara en başta bağımlılıktır, daha sonra ise yalnız bir kişinin tek dostu, mutlu bir kişinin sevincini paylaştığı en yakın arkadaşı, sinirli bir kişinin bütün acısını çıkardığı en kanlı düşmanı, vs.dir.