Yeryüzünde insanlar ya sigara içerler ya da içmezler. içenler, sigaralarını çakmak yada kibritle yakarlar. Ve bunların bir kısmı da kanserden ölür. Ama, dünyada demir çelik haddehanesinde çalışan hiçbir işçinin, sigarasını yakmak amacıyla 600 tonluk pres makinesinin arasından emekleyerek geçip 2450 santigrad sıcaklığındaki fırına ulaşmaya çalışırken can verdiği görülmemiştir. Türkiye'de görülmüştür. Karabük'te.
yeni kiralanan evde sigara içiyorum. izmariti pendereden aşağı attım. atmaz olaydım. aşağıdaki dairenin penceresinin pervazına çarptı. açık camdan içeri girdi. izmariti daha söndürmemiştim. beni aldı bir telaş. ya yangın çıkarsa.
utana sıkıla alt dairenin kapısına geldim. aman allahım ne diyecektim evdekilere. kapı açıldı. 3 tane mini etekli kız. utana sıkıla durumu anlattım. anlayışla karşıladılar. çok utandım. *
öğrencisinizdir. yurttan atılmış eve çıkmışsınızdır.
anneniz memleketten perde göndermiştir, evi normal
ev sanarak. oysa ev bodrum kat olduğundan pencereler
enine değil dikinedir. annenizin gönderdiği perdenin
düğmelerini geniş kenardan söküp kısa kenara dikmekle
uğraşıyorsunuzdur erkek halinizle. ağzınızda da yanan
sigara. işte o an kapı çalar. elinizde koca perde,
ağzınızda yanan sigara kapıya gidersiniz perdeyi
sürüyerek. bodrum katın karanlık koridorunda kapıyı
açarsınız. karşınızda babanız, sigara içtiğinizi
bilmeyen babanız. refleksle ağzınızı açıp yanan
sigarayı yere düşürür, sonra da üzerine ayağınızla
basarsınız. ne var ki ayağınızda terlik yoktur,
ayağınız yanar.
not: bu hikayede perdenin yanacağını düşünenlerden
özür dilerim.