Okuduğum bir kaynakta şu ana kadar kendi vücut ağırlığının 3 katını kaldırabilen resmî kayıtlardaki yegane kişiler Naim Süleymanoğlu ve Halil Mutlu dur . Bu adamlar da olimpiyat rekortmenleridirler .
Seyit onbaşının başka bir kaynakta 110-120 kilogram olduğu ve uzun boylu bir yörük türkü olduğu yazmaktadır . Kendisi kaçak odun kömürü işi ile ilgilenir . Böyle geçimini sağlar , köy de yaşardı.
Basit bir matematikle verilen bilgilerin doğruluğunu varsayarsak Seyit onbaşının 330-360 kilogramı kaldırabileceği söylenebilir .
Ancak cahilliğimi bağışlayın ve top mermisinin 250 kg olup olmadığını bilmiyorum ve kesin bir yorum yapmanın sağlıksız olduğunu düşünüyorum .
Varsayımlardan yola çıkarak hareket etmek ne kadar doğru tartışılır yalnız eski devir insanların daha güçlü ve sağlıklı oldukları ise kesindir .
Ben kaldırdığını değil , kaldırabileceğini söylüyorum , teşekkürler .
anladık inanıyorsunuz ve inanmayanlara küfürler ediyorsunuz..
ama konuya bir de bu taraftan baksanız olmaz mı ?
netten araştırma yapıyoruz konu hakkında ve karşımıza şu özet sonuçlar çıkıyor..
adamın kaldırdığı top mermisinin ağırlığı belli değil,
adamın mermiyi kaç kez kaldırdığı belli değil,
adamın o mermilerle hangi gemiyi vurduğu belli değil,
adamın bu işi yaptığını kimin gördüğü belli değil,
adamın yaptığı söylenilen bu iş resmi askeri kayıtlarda yok,
resmi belgelerde olmayan bir olay sadece efsanedir ve efsaneler gerçek değildir..
her efsaneye inanacaksak o halde herkül e de inanalım o da efsane çünkü..
bu adamın savaşta verdiği emeğe elbette saygımız var ama abartmak gereksizdir..
(bkz: dalyarak)
Oturduğu yerden götünü kaldırmayıp klavye başında atıp tutup insanların sinirlerini bozan bir dalyarak örneği başka bir şey değil.
Kolayı bırak soda iç soda hazımsızlığı alır.
halterden örnek verip mümkün değil diyorlar da, halter kuralları geçerli değil orada. adam mermiyi sırtlıyor. kollar kilitlenince bütün vücudunu merminin ağırlığına veriyor ki özel bir durum var orada. olaydan çok sonra boş mermi kaldırmaya çalışıyor ama yerinden bile kıpırdatamıyor. bu da böyle bir durum işte.
insan vücudu tehlike tehdidi altında adrenalin salgılar. bu hormon sayesinde gözbebekleri büyür. nabız artar. ve en önemlisi büyük kas grupları güç gerektiren hareketleri yapabilmek için hızla glikoz yakmaya başlar.
adrenalinin sağladığı psikolojik ve fiziksel doping etkisine bağlı olarak insan normalde yapmaya gücü yetmeyeceği şeyleri yapabilir.
seyit onbaşı da lakabının koca seyit olmasından ve askere gitmeden önce de ağır beden işçiliği yaptığı bilindiğinden dolayı zaten yapılı bir insan olduğunu anlıyoruz.
özetle fiziksel yapısı elverişli bir insan tehlike durumunun getirdiği motivasyonla büyük fiziksel güç gerektiren işleri başarabilir. intikaldeyken taciz yiyince direksiyon hakimiyetini kaybedip yan dönen kobrayı düzeltip tekrar yoluna giden jandarmalar biliyorum ki o kobranın 5 ton geldiğini ve max 7-8 asker taşıdığını bilmekte fayda var.
internette 500 kg deadlift yapan dayıları görünce küçük bir olabilite verdiğim durum. Ama seyit onbaşının kalıbı o dayıların yarısı kadar değil o da ayrı bir konu.
Mermi yükleme vinci bozulduğunda Seyid Onbaşı mermiyi sırtıma verin ben onu namluya taşırım demiştir. Mermi Seyid in sırtına el birliği ile yüklenmiş oda merdivenden çıkarıp namluya sürmüştür. Yani olay tutup kaldırma değil yüklenip taşımadır. Bu işi kısa sürede bitirdikleri için kendilerine çok yaklaşan zırhlı kaçırmadan mıhlamışlar.
Beni üzen şey Rahmetli Seyid Onbaşı nın onun hikayesinin doğrusunu bile öğrenmekten aciz dandikler için de bu zahmete girmesidir. Kahramandır o lan
Seyit onbasinin bu ağırlığı kaldirdigina inanmamanin inancsizlik oldugunu dusunen mallari gösteren basliktir. He yavrum he, size göre referandumda hayır verenlerde hain dimi. Bi siktirin gidin su ülkeden. Bak gör o zaman nasıl gelisip kalkinacak medeniyete kavusacak bu ülke. Digeri de dunya şampiyonunu örnek vermis. Salak oğlum benim dunya şampiyonu amino asitlerle hazirlaniyor seyit onbasi cephede pirinç lapasi yiyor ve ikisi ayni performansi gösterecek öyle mi. Cok aptalsin be koçum.
ister gökten melekler insin, ister şehitler ölmesin, isterse de insanlara doğaüstü kuvvetler verilsin. insanlar geçmişine bakıp bu savaşta yaşanan şeyleri istedikleri kadar abartsınlar hem abartsalar ne olur ki ? Buna hakkımız yok mu yani ? “Good stories deserve a little embellishment.” demiş Tolkien amcamız. Bırakalım da bu zafer bizim olsun.
fiziksel olarak imkansız görünse de orada yaşanan şeye kattığı anlam bakımında doğruluğu veya yanlışlığının çok önemli olmadığı bir duruma inanmaktır. çünkü onun sembolü olduğu şeydir esas olan. çanakkale geçilmezdir, dur yolcudur anlattığı şey. ayrıca inandığımız her şeyin fiziksel gerçekliğini arıyor olsaydık ilk başta Allah'a inanmazdık.
ezineli yahya çavuş çanakkale'de 67 askeriyle 3000 ingiliz askerinden oluşan kuvveti tam 10 saat oyalamış. o atışlar sonucunda ingilizler karşılarında büyük bir tümen var sanmışlar hatta.
fiziksel olarak zor olması imkansız olduğunu göstermez, demek istediğim tam da bu.
Dur yolcu! Bilmeden gelip bastığın
Bu toprak, bir devrin battığı yerdir.
Eğil de kulak ver, bu sessiz yığın
Bir vatan kalbinin attığı yerdir.
Bu ıssız, gölgesiz yolun sonunda
Gördüğün bir tümsek, Anadolu'nda,
istiklâl uğrunda, namus yolunda
Can veren Mehmed'in yattığı yerdir.
Bu tümsek, koparken büyük zelzele,
Son vatan parçası geçerken ele,
Mehmed'in düşmanı boğduğu sele
Mübarek kanını kattığı yerdir.
Düşün ki, haşr olan kan, kemik, etin
Yaptığı bu tümsek, amansız, çetin
Bir harbin sonunda bütün milletin
Hürriyet zevkini tattığı yerdir.
yutuba 300kg sqaut ve 300kg deadlift yazdım karşıma bunlar çıktı. 250 kg ne ki? ısınma ağırlığı olarak 280 kg çalışan insanlar var bu dünyada. olur öyle şeyler.
bu ülke şuan ülkenin ekonomisinin iyi olduğuna inanıyor buda bir şey mi dediğim durumdur. ulan tüm türkiye olmuş koyun sürüsü ülkede her gün neler yaşanıyor ve bir kişi çıkıp bir şey demiyor ama bir adam vatanı için 250 kg top kaldırdı diye savaşta abartılan bir olayı ne dilinize doladınız be gevşekler demekten kendimi alamadığım durum.
ortada fol-yumurta yokken ikiyüz kilo kaldıran halterciye inanıp var ya da yok olmak savaşında 276 kilonun kaldırılmasına da inanmaktır. cezbe hali derler buna ve insanı şaşırtmaya yarar.
Ateş olmayan yerden duman çıkmaz.
Çanakkalede savaşılan milletler tarafından inanılmayan, Türklerin azminden ve inancından bihaber insanların olağanüstü gördüğü durumdur.
şüphesiz gerçek vatan sevdalıları alması gereken mesajı almıştır.
Kanında Türklük olmayanlar için "imkansız" diye bir kelime vardır. Bu yüzden onlar inanmazlar ama kanında birazcık Türklük olan için imkansız diye bir şey yoktur. Her şey yapılabilir, özellikle savaş sahasında. Bu yüzden rahatça inanırız. Çünkü gün gelir, bunları bizde deneriz.
Siz ihtimal vermeyin, sizin kanınızda sorun var. Sizin tarihiniz olmadığı için tarihi olanlara saldırıyorsunuz. Eziklik böyle bir şey işte.