bugün
- sarılma ihtiyacı13
- zalbert ramstein18
- herkesle iyi geçinmek17
- aşkım ben hiç osurmuyorum bizde genetik diyen kız16
- kendini bir görsel ile anlat18
- gizli samyelin moderatör olması14
- jose mourinho27
- meral akşener17
- bursa9
- kuresel ikinma'nın sevgilisi19
- dünyanın en güzel kızını tarif et17
- gideon reid morgan jj9
- anın görüntüsü13
- icardi190556
- evlendikten sonra çok daha iyisiyle karşılaşmak15
- magicovento12
- sekse doymuş erkek12
- hafta içi avm kafelerinde oturan menopoz karılar12
- dem parti'nin tc kürdistan da işgalci açıklaması9
- xdearm9
- en ilginç bilgiler11
- gizli samyel22
- küresel ıkınma9
- dinlilerin dinsizlere sürekli lakap takması12
- namaz kılmayan türk değildir12
- tatvan belediyesinde rte'nin resminin indirilmesi11
- dem parti'nin valiyi ölümle tehdit etmesi8
- dünyanın en güzel kızıyla karşılaşmak8
- albay kemal22
- kadir mısıroğlu mezarı18
- en sevmediğiniz sözlük yazarları10
- kemalistler 15 temmuzda ne yapıyordu20
- ankarayı sel aldı25
- haysenin1210
- ey müslümanlar inananlar haydi cumaya allah yoluna8
- eksi ruyalar için diktiğim tulum12
- kocasına kahvaltı hazırlamayan kadın kusurludur13
- uludağ sözlük aktrollerinin uçurulması9
- içinde hiç'a harfi geçmeyen bir cümle yazınü19
- güçlü kadınların ortak özellikleri22
- yazarların en sevdikleri diziler11
- okula gidiyorum sözlük10
- gay olanları toplum niye sevmiyor12
- yazarların cinsel tercihi15
- hangi sözlükçüyü dövmek istersiniz21
- peygamberlerin yahudi olması9
- bugün yaşadığınız en üzücü olay13
- şanlıurfa da damattan istenilenler listesi15
- dini eleştirmeyi dün düşmanlığı ile bir tutmak8
- elini cebine atınca en az 5000 lira olmalı14
Şuan geldi dertleşir miyiz.
fedakarlıklarınızın, samimiyetinizin ve sevginizin; yakın gördüğünüz kişi tarafından karşılıksız bırakıldığında ya da onun hislerinin daha az olduğu anlaşıldığında hissedilen bir çeşit kalp burukluğu.
çok daha detayına girebilirim. ezberimde.
çok daha detayına girebilirim. ezberimde.
keşke tek dert bu olsa. sevilmemek kötü değil ama parasız kalmak çok kötü. hani biri sizi sevmez ama statünüz veya paranız yüzünden suratınıza güler ama o yoksa hem sevilmiyor hem de kimsenin suratına bile bakmadığı biri oluyorsunuz.
bu da ee haliyle insanı yoruyor tabi.
bu da ee haliyle insanı yoruyor tabi.
Çok kötü bir his o, Allah korusun.
Amma meraklısınız sevilmeye. Gelin ben seveyim sizi.
his değil bir gerçektir.
ancak gerçekleri kabul ettiğinizde ileri gidersiniz.
aileniz, arkadaşlarınız, işiniz, aşk işleri falan iyi olmayabilir.
ki değildir çoğu zaman.
ee?
hayat devam ediyor.
ancak gerçekleri kabul ettiğinizde ileri gidersiniz.
aileniz, arkadaşlarınız, işiniz, aşk işleri falan iyi olmayabilir.
ki değildir çoğu zaman.
ee?
hayat devam ediyor.
sevil hayatta başınıza gelmemesi gereken bir histir...
Farkına vardığınızda daha gerçekçi olacağınız bir idrak halidir.
O saatten sonra radikal kararlariniz hep lehinize hizmet eder.
O saatten sonra radikal kararlariniz hep lehinize hizmet eder.
bu hissiyatın hiç bir geçeri yok bende.
şahsen böyle bir hisse kapılmam mümkün değil. velev ki kapıldım, bunu mühimsemezdim.
kendini sevdirmeye çalışmak da biraz karekter mevzuu dur ki, derin bahis...
hiç gerek yok.
şahsen böyle bir hisse kapılmam mümkün değil. velev ki kapıldım, bunu mühimsemezdim.
kendini sevdirmeye çalışmak da biraz karekter mevzuu dur ki, derin bahis...
hiç gerek yok.
sağlıklı bi histir. bu konuda gel gitli bi profilim, keyfim yerinde olduğunda olması gerekenden fazla sevilip, olmadığında tam bi illet olabiliyorum, en yakınım için dahi katlanılmaz bi hal alabiliyorum. gel gör ki geride kalan yıllara baktığımda hayatımda beni ileri taşıyan adımların neredeyse tamamını love bombardımanından çıkıp, bu ne pis bi dünya şeklinde overreact hislere kapıldıktan sonra bu hissi yok etmek, beni bu düşüncelerden uzaklaştıracak şeylere odaklanarak atmışım.
geçenlerde japon bi çocuğu ağırladım evde 2 gün. 18 yaşında bi eleman, az parayla 30 ülke gezmiş son 1 yılda. ilk başta bundan bahsettiğinde anlamsız geldi, bi insanı bunu yapmaya itecek çok geçerli sebepler olması gerekiyormuş gibi geldi. ertesi gün konuştuğumuzda çocuk japon toplumunda çok yaygın olan escapism fenomeninin kanlı canlı örneği çıktı. özetle insanların kendisi hakkındaki düşüncelerini çok önemsediğini, bundan kaçmak için sürekli gezmek zorunda hissettiğini söyledi. herhangi bir ortamda olması gerekenden uzun kalıp insanlar kendisini tanımaya başladığında kendisi hakkında olumsuz kanaatler edineceklerine neredeyse emin olduğunu söyledi. baktığınızda oysa son derece uyumlu, aklı başında, girişken, konuşması keyifli bi çocuktu, bunları ona da söyledim, gel gör ki kafasının içinde bi şekilde düşünceler bahsettiği şekilde oluşmaktaydı.
film konuşacak olduk, adam gibi film ismi veremedi, kıvırdı falan en son dayanamadı ve açıkladı; 12 yaşımdan beri hiç bi izlediğim filmi hatırlamıyorum, izlediğim filmler hakkında en ufak bi fikrim yok çünkü film açtığımda doğrudan o gün birileriyle aramda geçen diyalogları, yaşadıklarımı, insanların benim hakkımda ne düşündüklerini kurmaya başlıyorum dedi. ilginç geldi. genç olduğundan olsa gerek. yeterince düşmancıl hisse maruz kaldığında sanıyorum artık vücut bağışıklık sağlayacak ve sallayamayacağı noktaya gelecek. insanlar bok gibi varlıklar, bi yandan da çok güzeller. tamamen sana bağlı. oldboy'da da teşhis edildiği gibi; "gülerken herkes seninle beraber güler, ağlarken yalnız ağlarsın"...
sevilmemenin sağlıklı bi duygu olduğuna dair gibi'de feyyaz'ın da harika bir tiradı vardı cosplay bölümünün sonunda.
belli bi eşikte sürdürmek lazım bence bu hisleri, fazlası her iki tarafın da zarar. sevilmeye çok duyarlı olmadan, insanların sizi sevmesine izin vermeniz en makul opsiyon gibi duruyor.
geçenlerde japon bi çocuğu ağırladım evde 2 gün. 18 yaşında bi eleman, az parayla 30 ülke gezmiş son 1 yılda. ilk başta bundan bahsettiğinde anlamsız geldi, bi insanı bunu yapmaya itecek çok geçerli sebepler olması gerekiyormuş gibi geldi. ertesi gün konuştuğumuzda çocuk japon toplumunda çok yaygın olan escapism fenomeninin kanlı canlı örneği çıktı. özetle insanların kendisi hakkındaki düşüncelerini çok önemsediğini, bundan kaçmak için sürekli gezmek zorunda hissettiğini söyledi. herhangi bir ortamda olması gerekenden uzun kalıp insanlar kendisini tanımaya başladığında kendisi hakkında olumsuz kanaatler edineceklerine neredeyse emin olduğunu söyledi. baktığınızda oysa son derece uyumlu, aklı başında, girişken, konuşması keyifli bi çocuktu, bunları ona da söyledim, gel gör ki kafasının içinde bi şekilde düşünceler bahsettiği şekilde oluşmaktaydı.
film konuşacak olduk, adam gibi film ismi veremedi, kıvırdı falan en son dayanamadı ve açıkladı; 12 yaşımdan beri hiç bi izlediğim filmi hatırlamıyorum, izlediğim filmler hakkında en ufak bi fikrim yok çünkü film açtığımda doğrudan o gün birileriyle aramda geçen diyalogları, yaşadıklarımı, insanların benim hakkımda ne düşündüklerini kurmaya başlıyorum dedi. ilginç geldi. genç olduğundan olsa gerek. yeterince düşmancıl hisse maruz kaldığında sanıyorum artık vücut bağışıklık sağlayacak ve sallayamayacağı noktaya gelecek. insanlar bok gibi varlıklar, bi yandan da çok güzeller. tamamen sana bağlı. oldboy'da da teşhis edildiği gibi; "gülerken herkes seninle beraber güler, ağlarken yalnız ağlarsın"...
sevilmemenin sağlıklı bi duygu olduğuna dair gibi'de feyyaz'ın da harika bir tiradı vardı cosplay bölümünün sonunda.
belli bi eşikte sürdürmek lazım bence bu hisleri, fazlası her iki tarafın da zarar. sevilmeye çok duyarlı olmadan, insanların sizi sevmesine izin vermeniz en makul opsiyon gibi duruyor.
bazen his değil, bir gerçektir.
Olmamanız gereken yerde olduğunuzun ve size göre olmayan, yanlış kişilere değer verdiğinizin ve karşılık beklediğinizin kanıtıdır. Bunu kendinize yapmamanız verilebilecek en etkili tavsiye olacaktır.
Lakin Yukarıda yazdıklarımın çok da bir anlamı yoktur zira kelin ilacı olsa kendi başına sürerdi en nihayetinde...
Lakin Yukarıda yazdıklarımın çok da bir anlamı yoktur zira kelin ilacı olsa kendi başına sürerdi en nihayetinde...
insanı üzen bir duygudur.
güncel Önemli Başlıklar