başlığa uzun geldiği için sığdıramadım aslı şöyle olacaktı 'ailenin sevgiliyi memleketinden dolayı istememesi'. Bazı ailelerin bazı illeri gavur(!) memleketi gibi görmesinden kaynaklanan sorunsaldır. Karadenizli doğuluyu, doğulu egeliyi, istememe durumudur. nedense bu ailelere sevgili ilk anlatıldığında adından önce memleketi sorulur ve tanımaksızın ön yargı ile kesin teşhis konulur.
-anne birisi var ve evlenmeyi düşünüyoruz :$
+nereli bakim o çocuk?
-karslı anne!?! *
+aaa katiyyen olmaz at hırsızı ayol onlar *
mevcuttur, gerçektir. birçok alman aile türk adamlara aşık olan kızlarına bundan dolayı cehennem azabı yaşatmışlar, halen de yaşatmaktadırlar. tanınan, bilinen bir problemdir bu, ancak açıktan konuşulması, konuya kimse hedef tahtası olmak istemediğinden, genellikle istenmez.
ancak öyle "çağlar ötesi bir problem" falan değildir bu. sen o güzel bayern´li kadınlardan birisini tavlasan, ve o kadının ailesiyle bir "akşam yemeğine" otursan sana türkiye´yle ilgili en olmadık en saçmasapan soruları sormakta bir beis görmeyeceklerdir. anafikri "sen bir hiçsin, bırak kızımızın peşini" olan bu sorular gayet beylik önyargı sorularıdır. mesela "sen babanın kaçıncı karısından doğdun?" ya da "aaa siz alkol içiyor muydunuz?"....ya da "aaa bak sen bira içiyorsun, sen artık alman sayılırsın"türünden sözler, hep bu konuya örnek olabilecek söylemlerdir.
bana bu bağlamda sorulan en garip soruysa, istanbuldaki trafik problemlerinden bahsettiğim bir anda bana sorulan " aaaa istanbul da o kadar trafik problemi oluşturabilecek kadar çok araba var mı?...ne entarasan" sorusuydu.
belki de haklı bir tutum. her ne kadar eşitlik açısından düşünsek de, ne yazık ki pratikte durum teoridekinden farklıdır. uzun vadede, ilişkinin ilerleyen dönemlerinde kültürel, siyasal hatta kişisel zevklere yönelik ayrılıklar görülebilir. o yüzden yine de seçilirken dikkat edilmesi her iki taraf içinde iyidir, atalarımız bile söylemiştir. (bkz: davul bile dengi dengine)
seviyorsundur, o da seni seviyordur. aşık olmuşsun kaptırmış gidiyorsun kendini, her şey güzel.
sonra ailesiyle tanışırsın. 'nerelisin oğlum sen' derler bir anda.
anlarsın sadece kimliğini isterler.
buradanım dersin içten içe yaftalanmayı beklersin.
ve genelde kürtlerin çoğunlukta olduğu bir yerse istenmezsin üstüne birde kürtsen.
kaç kez denk geldim.
senin insanlığın, karakterin, aşkın değersiz kalır bir anda.
beni o anlar dersin,
boş ver ailesini, o beni sevsin yeter dersin.
ama o da ailesinin dolduruşuna gelir,
her şey bir anda ters yüz olur biter.
aşk kalmaz her şey biter.
sen şunlardansın ya, olmaz işte olmaz!
neden?
sorarım neden?
ben kızına o bulacağın adamdan daha mı az değer vereceğim?
daha mı az seveceğim?
neden?
her şey değişir kafanda?
ben mi seçtim bu olmayı dersin?
ben seçmedim ki!
benim seçmediğim bir şeyde neden ben suçlu olayım?
hem öyle olsam ne olur?
yazık gerçekten!
önce şu kimlik sevdandan sıyrıl.
bir bak gerçekten kızımı sever mi?
ona istediği hayatı yaşatır mı?
ama nerede?
sen busun olmaz!
insanlar bu kadar kolay etiketlenmemeli!
bu kadar basit olmamalı,
istenmemek!
hemde böyle boktan bir sebepten.
velhasıl kelam önemi olmamalı memleketin. kişilik her şeyden önce gelmeli. ben kürt değilim ama bu yüzden biten, bu yüzden kaybeden bir kaç kişi tanıdım. bende bir çocukluk zamanı birinin memleketimi sorup kürtsen olmaz deyişine duydum.
her şeyi o doğuştan sahip olduğumuzla değerlendirmeyelim. birazda karşındakinin kişiliğine, sonradan kazandığıyla değerlendirmeyi öğrenelim en doğrusu bu.
her millette iyi kötü insanlar vardır kürt demek her zaman bölücü demek değildir evet sen babasın çok irdelemen lazım. bunu öğrendikten sonra git ailesini araştır fikirlerini öğren. şunu da unutma her kürt bölücü, her türk vatansever değil.
