lan bizim ki giderken ne var ne yok götürdü valla. bana hediye ettiği saati de almış gitmiş. baksırları falan. ne pinti bi' kız çıktı lan bu.
hatta, sabah uyanıp evi bomboş gördüğümde kendisine mesaj çekmiştim;
"beni unutmuşsun" diye.
aşk-meşk, bunlar bizden geçti mirim. biz şimdi, torun-torba büyütmenin derdindeyiz. (bu son satırda yazan her şey hayal ürünüdür. kurtlar vadisi gibi)
bazen iyi niyetidir. sizi omur boyu iyi bir insan yapmaya yetecek kadar cok birakmistir belki. ozlemi dindirmese de avunmaya yetecek kadar cok birakmistir giderken belki...kim bilir.
suyun ustunden veya suyun altindan bakisa gore degisken bir buzdagidir. sislelerinin dibinde duran iki-uc yudumluk viski ve vodka, hala yanan kirmizi silindir mum, saga sola masaya duvara yazilanlar cizilenler karalananlar, bir kac gigabyte fotograf, sehvet, sadistik oyunlardan kalma bir beden, zevke donusmus acilar, fantaziler, mazosist beyin, tutkulu sevisme arzusu, farkli ve motive edebilen bir enerji, kopmus bir kupe. ha enerji demisken, vodka enerjideki enerji iceceginin kutusunu da masada birakmis. **
sevgili dediğin sey giden birseyse zaten olmasın sevgili..! ancak gerekirse gercekten bilmek ne götürür yanında giden sevgili? tutunacak bir dal arayan bir insanın nefes almak için uzaklastıgı anda kendinden bırakıp giden sevgili zaten hiç olmamıstır belki de yanında. soyle ki giderken sevgili bırakmaz hiçbirsey o mutlu olduğu insana.. sadece gider arkasına bakmadan gider, bahanelerle gider. yanlız kalmak ıstıyordur gider senden sıkılmıstır gider canı sıkılmıstır gider gider de gider. gittiği gibi sevsende deli gibi gelmez geri. ve kendine actıgı yeni hayatın kapılarının ardından bakar sadece sana. arkasında bıraktıgı hiçliği hiçe sayar gibi gider...
iste asıl olan budur, cevap budur..
arkasında bir hiçlik bırakır ve gider..
derin bir hiçlik..