farklı illerde öğrenim görüyorsanız ve yaşadığınız şehirler de farklı ise başlamadan önce düşünebildiğiniz kadar düşünün. eğer sonuna kadar gideceğinize inanmıyorsanız hiç başlamayın.
erkek kişisine öğütler:
- her şeye evet deme, her zamanki gibi aklını kullanmaya devam et.
- kızlar saçma sapan her şeye kırılmaz. kırılacaklar diye sürekli özür dileyip durma. çok sinir bozucu olursunuz.
- nazlara aldanıp geri çekilmeyin her zaman. üstüne gidin azıcık, kızlar severler kendine güvenen erkeği. onu etkilediğinizi bilin isterler.
- adıyla hitap edin arada bir. öyle her zaman aşkım, aşkitom, tatlişim vs.. sevgilinin tatlı yanı olduğu gibi erkekçe hitap eder yanı da olmalı arada bir. adını öyle bir söyleyin ki ondan ateşli ya da romantik bir şeyler isterken, omuzlarını kaldırsın istemsizce yukarıya, ve ruhunu size verdiğini hissederek göğüslerini kabartsın.
- espri yapmaya, sürekli güldürmeye çalışmayın. o zaman palyaço olursunuz. arada geldiğinde çıkan espriler daha kaliteli olacaktır. ayrıca çok sulu olmanın zararı vardır. hiçbir zaman ciddiye alınmamak gibi.
- arada bir emir verir gibi kurun cümleleri. "şimdi şunu yap. hadi uslu ol ve yap." tamam diyecektir engel olmaya çalışmıyorsa kendine, yapacaktır dediğinizi.
- "öyle tanıştık daha birkaç ay bile olmadı. ama kızı eve çağırdım." iyi halt ettin çatlakkk! "bakalım gelecek kadar basit mi" ulan, sen çağıracak kadar basit misin??!! durup dururken neden onun sana "onun bunun eti olmuş bu" gözüyle bakmasına neden olmak istiyorsun? erkek dediğin basit olmamalı, sakince istediğini alırken, her isteyene kendini vermeyen, kişilikli biri olmalı. özel olmak istiyorsan, basit bir mal olmadığını göster ona. kolay elde edilebilir olmadığını, ona kendini kaptırarak ona özel olduğunu anlatabileceğin kadar zor biri ol...
kadın kişisine öğütler:
- ilerde artık bıkıp kabul edemeyeceğin "tamam aşkım, senin istediğin gibi olsun"ları en başından yapmayın. en başından her şeye tamam dersen, onu öyle bir alıştırırsın ki, hem bir daha tarafınızdan hayır denilmeyi kaldıramaz. hem de önceden tamam deyip sonradan reddettiğiniz yasaklar, tatsızlığı olur aşkınızın. en başından delikanlı olmak gerek.
- nazın bokunu çıkarmayın. öyle yaparsanız, zamanı gelip de gerçekten istemediğiniz bir şeyler oluyor olduğunda, söylediğiniz "hayır"ınız, naz sanılır, ısrar baş gösterir. size bir şey olacağından değil, ilişkiniz zede görür.
- sevgilinizle gerçekten güzel ve paylaşımcı bir ilişki içindeyseniz, her şeyinizi paylaşın. hem güç vereniniz olacaktır. hem de erkeğiniz olmanın gururuyla sizi sıkıntılarınızdan kurtarmayı eskisinden daha büyük bir tat görerek, hayatınızın büyük kısmına sizi yerleştirecektir.
- suratına telefon kapatmayın! onlar o kadar kolay anlayamazlar düşündüğünüz incelikleri. sinirlendiğinizde sabırla anlatmayı deneyin. bir kez değil, iki kez değil. her sorunda. tabii aynı sorunun ikinci defa tekrarlanmasından bahsetmiyorum. ama anlatın, hem paylaşımın hem de uzlaşabilmenin aranızdaki ilişkiyi ne kadar gerçekçi ve canlı tutacağına bakın sonra da...
- istediklerinizi yaptıramadığınızda, o kadar sert bir uğraşa rağmen yaptıramadığınızda, size tanrı nın bir lütfu olan tatlı dilinizi, şeker davranışlarınızı kullanın. tatlı omuz hareketlerinizi, olduğunuz yerde şirin hareketlenmeler yapışınızı... ama çemkirmeyin. bağırarak değil. bir cümleyi defalarca kullanarak değil. özneyi yüklemi yerini değiştirip değiştirip kurup, adamın canını sıkarak değil.
iki kişiye de öğütler:
- anılarınızı, konuşmalarınızı arkadaşlara anlatmayın. bu yapılan "özel" hayata "genel" saldırıdır.
- sevgiliyi düşüncenizin noktasına çekmeye çalışmayın. geliyorsa gelsin önünüze zaten. gelmiyorsa yönelmeyi bilin. bazen de en güzeli olur, ikiniz de birbirinize yönelir, ortada buluşursunuz. aşk yarış değil unutmamak gerekir. inatla bir yere gelinmez. hayat paylaşımı uzlaşma gerektirir. anlaşamadığınız noktalarda ayrı ayrı ilerleyip hayatları ayrı ilerleteceğinize, ortada bir noktada buluşmasını bilin.
- birbirinizin sahibi olmaya çalışmayın. birbirinizin olmaya çalışın...
tanışma-kaynaşma-yazışma-naza çekme-istemem yan cebime koy ayaklarında takılan sevgili adaylarına verilecek öğütlerdir. esaslı sevgili adayları iseler öğüde ihtiyaçları yoktur yok eğer değilerse verilecek tek öğüt var.
sevgili olmayın!
birinci vazifen kız-erkek arkadaşlarınla tanıştırmayacak, msn şifresini kapacaksın. her muhtaç olduğun kudret cep telefonunda gizlidir. bu kudretinle, her altı dakikada arayıp ömrünü yiyeceksin.
şimdilik bu kadar.
yalana başvurmayın, sonucu acıda olsa doğruyu söyleyin. karşınızdaki insan için olmasada kendiniz için yapın bunu. belki o an için olmasa da inanın gelecekte herşey sizin için daha iyi olacaktır. sadece zaman geçirmek, ya da 'sevgilim olsun' mantığıyla yaklaşmayın kimseye. hem kendiize hemde karşınızdakine eziyet çektirirsiniz.
benim de sevgilim olsun diye çıkmayın, sevdiğiniz için görüşün, adı önemli değil sevgili ya da başka birşey olmasının ama birbirinize baktığınızda gözleriniz parlamıyorsa, sırf sevgilim var benim de demek için olmasın. özel olsun bazı şeyler.