bugün

çok acı olan bir durumdur. her insana, her söze, her şeye sevgi beslemeyiz, beslediğimiz sevgiler hep kalıcı olandır. zaten kalıcı olarak sevilenler unutulmaz, daha çok acıtır insanın içini. bir gün o sevdiğiniz insan hayatınızdan giderse; işte o zaman çok acır insanın içi, konuşamazsınız. sadece acı çekersiniz, ne bir ilaç, ne başka bir şey! hiç birşey o an yaşadığınız acıya mani olamaz, daha doğrusu ölene kadar yaşayacağınız acınıza... çünkü eğer birini gerçekten sevdiyseniz, bağlılıkla,kalıcıkla; işte onu kaybetmenin acısı hiç geçmez.
insanlara anlatmaktan özellikle kaçındığınız durum. Sevdiğin insanın terketmesi gibi değildir. Sesini duyamazsın, göremezsin ve önceden yaşadığın şeylerden başka geriye bir şey kalmaz. En son çektirdiği fotoğraf hep daha değerlidir. Ya ölmeseydi sorusu vardır böyle durumlarda, ne yaşardık, ne konuşurduk, neler değişirdi, hayatım böyle olur muydu? Zordur ama acısı hiçbir zaman ilk başlardaki gibi olmaz, zamanla azalır, kendi hayatına geri dönersin.
hay ananı sikeyim,çünkü seni doğurdu ve ben sen doğmasan sana aşık olmayacaktım dedirtir.
allah göstermesin dediğimdir.

bi kere yaşadım bi daha kaldıramam.
insanın yaşam süreci içinde başına zaman zaman gelebilecek kaçınılmaz olaylardan biridir.
Faniyat.
2 kere yaşadığım bir şey.
Tek söyleyebileceğim, sevdiğiniz insanların her an yitebileceğini düşünün. Bir sevdiğimi kanserden bir sevdiğimi ise çok ani şekilde kaybettim. Bu iki insan yanında büyüdüğüm, anne-baba dite hitab ettiğim ve gerçekten sanki asıl anne-babammış gibi beni koruyan, büyüten 2 insandı. Onlara söylemek istediğim çok şey vardı. Hep yarın diye ertelediğim sözler. Öyle birgün geliyor ki yarını göremiyorsunuz. Ertelemeyin amına koyayım. Onları Sevdiğinizi, şükranınızı her şeyi söyleyin. Sarılın öpün onları. Kalblerini kırmayın asla. Kavgalı bir şekilde ayrılmayın evden, gurur yapmayın. Akşamı dönecekleri kesin değil, hiçbir şey kesin değil.
Bunu aklınızdan hiçbir vakit çıkarmayın.