Zevke düşkün kadınlar uğruna baltalanıyordu, mutlulukormanının yeni yetme filizleri.
Şikayet temelinden uzak, sisteme paralel, siteme dayalı huzursuzluklardan geçiriyordum karşıya hayallerimi. Asma köprüler, düş derelerinin derinliğinden habersiz, göğü ikiye yarmanın haksız gururunda kendini bir bok zannediyorken, birleştiremediklerini kolayca koyup uçurum kenarına ayılardan dayılardan feyz alıp kikirdiyorlardı bir bakıma hayal dünyamda.
Gerçeğin acımasız tarafı bıçağın keskin yanıyla kardeşti tam bu esnada.
Benzersiz bir iklimden gelecekti, hiç bir dilde hiç bir anlamı olmayan kelimeleriyle konuşacaktı bana.
Tekilliğime son verip "iyi ki'li" gelecek zaman kiplerinde beraber aranacaktık özne yerinde, huzurun yüklem olduğu henüz devrilmemiş hayat cümlelerinde, çıkış noktasında tek olup varışa aynı anda gelecektik.
Oysa; şimdi bu paragrafı güya ile bitirmenin zamanını yazmamı gerektiriyor yalan sevmeyen yanım rüyalar uykuda kaldı diye.