sen hiç ateşböceği gördün mü

entry63 galeri1
    63.
  1. bugun nedense aklımda bu film donuyor.

    cift basamaklı sayıları aklından carpabilen zeki ama uyumsuz, sosyal olarak problemli bir kız.
    ve bu sebeple ona asık olan bir adam.

    senin kusur olarak gordugun seylerin bir baskasına mucize gelmeyecegini nerden biliyoruz ki?
    0 ...
  2. 62.
  3. kızın gördüğü hayali ateş böcekleri muhtemelen göz retinasında (bende de olan) hasarı gösteriyor, artık argon lazer ile ameliyat edilip ışık çakmaları tedavi edilebiliyor.
    1 ...
  4. 61.
  5. Gülseren ( ecem erkek ) in oyunculuğun hakkını; her bir mimiği, tonlaması, vurgusu ve vücut dilini ustalıkla kullanmasıyla misli misli verdiği eşsiz bir film, harikulâde bir dram arası komedi.

    gülseren'in babası ölümle gırtlak gırtlağa gittiği anlarda allah ile konuştuğu; tanrıya bir şeyler söylemeye çalıştığı o an beni bitirdi!
    ciğerimi söktü aldı, yetmedi çıktı üzerime tepindi..
    gayriihtiyâri döküldü dilimden cümleler; "sus artık be Gülseren, sus be kadın, bitirdin beni" dedim de dinlemedi..

    gözyaşlarımın ilk fitilini o dakika ateşledi, ilk damla epey tutundu kirpilerime ama korku ve sevgi arası konuştukça peşi sıra döküldü diğer damlalar da..

    sonra zâten çok geçmeden kronik dünyevi dertlerim de çaldı kapıyı, yüklendiler kale kapısına ; yüreğimin en düzenli / en düzensiz ordusunun neferleri hücum ettiler gözbebeklerime. acemice ve oluk oluk ama dolu teçhizatlarıyla mühimmatlarıyla hazır nazır düzenli askerler gibi.

    yüreğimde ne varsa yaş olup aktı gözlerimden, meğer içimde yağmur sonrası açacak bir gökkuşağının habercisiymiş anladım; gülseren..

    meslek hayatına atılacağı ilk iş görüşmesiyle güldürdü zirâ; bana gökkuşağının her rengini ziyâdesiyle hissettirirken toprak kokusu sonrasında..

    ben hiç ateşböceği görmedim meselâ, muhtemelen göremem de bundan sonra..
    ama hayatta kendiniz olabilmek için vereceğiniz her savaşta bir ateş böceğiniz de ben olurum;
    yüreğinizin her isyan ateşi kıvılcımında.

    doyasıya gülmek, katılasıya ağlamak bir yana, en azından bir kez bu filmi izleyin; sürekli başkalaşanlar, öteki'nin renklerine kara çalanlar, hayata kendi penceresinden bakmaya çalışanların camını taşlayanlar ve beriki'nin bin zahmete içinde yaşatmaya çalıştığı çocuğa ısrarla yetişkin kıyafetleri giydirmeye çabalayanların inadına!

    demem o ki, kendinize bir armağan vermek ve iç dünyanızı bir süzgeçten geçirmek isterseniz muhakkak izleyin ve de beraber gülüp ağladığınız kim varsa hayat ağacınızın dallarında; onlara da izletin.

    teşekkürler; bu film için kim görev almışsa, kim görevini lâyıkıyla ve hakkıyla yerine getirmişse.
    2 ...
  6. 60.
  7. tiyatro oyunu versiyonu netflixe eklenmiştir.
    0 ...
  8. 59.
  9. Tiyatrodan sonra sinemaya uyarlanması güzel olmuş. Çocukken izleyip hiçbirşey anlamıştım yaş itibariyle. Şimdi demek akbağ ın tiyatrosunu arıyorum nette.
    0 ...
  10. 58.
  11. tiyatro hali elinde olan varsa allah aşkına benimle iletişime geçsin.
    1 ...
  12. 57.
  13. Ne güzel bir oyundu, ne berbat bir film olmuş. Espriler eski kalmış belki 20 sene önce komikti ama şuanda değil, zamanın gerisinde kalmış.

    Konuyla ilgili son tespit: Film istanbullu gelin dizisinin çekildiği konakta çekilmiş. Konağın bahçesini sokak gibi göstermek için yeşil ekran kullanmışlar o da çok kalitesiz durmuş. Özellikle kız istemeye geldikleri sahnede çok net belli oluyor.

    Keşke hiç yeniden çekilmeseydi
    3 ...
  14. 56.
  15. an itibariyle netflixte gösterime girmiştir.
    0 ...
  16. 55.
  17. Yılmaz Erdoğan tarafından kaleme alınan, sahnelendiği yıllarda ödül ve gişe rekortmeni olarak tiyatro klasikleri arasına giren ''Sen Hiç Ateşböceği Gördün Mü?'' 18 yıl sonra aynı isimli modern uyarlaması ile filme dönüşüyor.

    Film, 1948 yılında istanbul'da üstün zekalı bir çocuk olarak dünyaya gelen Gülseren'in, ailesiyle birlikte bulunduğu çevreye ayak uydurabilme çabalarını anlatırken, diğer yandan da Türkiye'nin bir dönemine ayna tutuyor. Beğenilen oyuncu Yılmaz Erdoğan, filmin senaristi ve aynı zamanda Patron karakteri olarak karşımıza çıkıyor.

    http://www.ranini.tv/ozel...nisanda-netflix-turkiyede
    0 ...
  18. 54.
  19. Neftlix'te yayınlanacağını duyduğum yilmaz erdoğan şaheseri.

    Film olarak yayınlanacakmış.
    0 ...
  20. 53.
  21. Tekrar izlemek istedigim fakat hic bir yerde bulamadigim.
    0 ...
  22. 52.
  23. 2.
  24. mutlu bir haber.

    --spoiler--

    - Sen hiç ateşböceği gördün mü?

    + Hayır, görmedim.

    - Göremezsin, göstermiyorlar ki. Herkes de göremez zaten. Edison doğayı yendi. Hem de kendi sahasında. Biz o ara yoğunduk, Ediz Hun'un filmlerini seyrediyorduk.

    + Anlamadım.

    - Kıymetini bil. Anlasaydın yalnızlık çekerdin.
    --spoiler--
    1 ...
  25. 50.
  26. Daha önce yazıldı mı bilmiyorum ama gülseren karakteri inanılmaz bir şekilde avrupa yakası'ndaki aslı'ya benzemekte.hatta kız isteme sahnesinin nereseyse aynısı avrupa yakası'nın ilk bölümünde görülebilir.
    0 ...
  27. 49.
  28. Anaokulu ve ilkokuldaki küçük skeçleri bir kenara koyarsak hayatımda oynadığım ilk adamakıllı oyun olması münasebetiyle her zaman özel bir yeri olan fevkalade oyun. yılmaz erdoğan'ın dahiyane metnini bkm kadrosu ustalıkla sergilemiş ve her açıdan kusursuz bir oyun ortaya çıkarmışlardır. benim oynadığım oyuna gelecek olursam, biz de yaşımıza göre gayet iyi oynamıştık bence swh. Bugün düşününce, Provalara başladığımız ilk zamanlarda hoca bana gülseren'in babası rolünü vermişti ve ben onu ygs'ye 2 sene kaldı derslerim aksar diye kabul etmemiş, daha az replikli bir rol almıştım. Büyük salaklık etmişim cidden swh neyseki pişmanlığımın derin olmamasını borçlu olduğum çok samimi ve eğlenceli bir arkadaş grubu olmuştuk oyun sonunda.

    kız isteme sahnesi, halkın ekmek davasını farklı ve zekice yorumlayan anne, bitmek bilmeyen iğdeler, prova arası eğlencelerimiz ve en önemlisi de lise dostluklarım... hepinizi çok özledim be.
    5 ...
  29. 48.
  30. bkm'nin eskimeyen mükemmel yapıtı.
    90'li yılların sonları 2000'lerin başında babamla gittiğim ilk ve tek tiyatrodur.
    5 ...
  31. 47.
  32. --spoiler--
    hayır dut değilse boşuna dut diye dutturmayalım
    --spoiler--
    5 ...
  33. 46.
  34. En güzel sahne kız isteme sahnesi olan tiyatro oyunu.

    Dut mu bu?
    5 ...
  35. 45.
  36. 44.
  37. gece gece akla gelmiş yılmaz erdoğan oyunu. içinde harika bir demet akbağ tiradı barındırır,

    "Tanrım seninle biraz konuşmak istiyorum.

    Yalnız Türkçe konuşabilir miyiz? Üzgünüm, ben Arapça bilmiyorum da. Kürşat dayım senin yalnızca Arapça bildiğini düşünüyor. Ama sen bizim Tanrımızsın ve bütün dilleri bilirsin. Tanrım, ben babamı yanına alışın konusunda konuşmak istiyorum. Kızmazsın umarım. Çünkü senin bu çeşit konuşmalardan hoşlanmadığını söylüyorlar. Ama bu işte biraz aceleci davranmadın mı? Babam biraz daha bizimle kalabilirdi bence. Ama onu yanına aldığına göre, bir bildiğin vardır mutlaka. Tanrı’nın neyi niçin yaptığına aklımız ermezmiş bizim, öyle diyorlar. Senin adına konuşan ne çok insan var Tanrım, hiç dikkatini çekti mi? Yani çekmiştir mutlaka da.. Tanrım ona iyi bak olur mu? Biliyorsun o ticaretten anlamaz. Kendisi mutlaka aksini iddia edecektir ama sen yine de onu ticari bi işte kullanma. iyi bir memurdur aslında. Masa başı bir iş verirsen mutlaka başarılı olacaktır. Özür dilerim Tanrım, işine karışıyor gibi oluyorum ama. Tanrım, o çok iyi bir insandı. Ve herhalde onu cennetine alacaksındır. Bu da benim onu bir daha göremeyeceğim anlamına geliyor. Çünkü ben deliyim ve cennete giremem herhalde. Çok uzattım biliyorum çok uzattım ama hemen bitiriyorum. Son olarak, kendimle ilgili bir şey sormak istiyorum. Belki kızacaksın ama sormak zorundayım.

    Tanrım, ben şimdi ne yapacağım?”

    babamın hayatta olmasına şükrettirir ve bunu yaparken ağlatan cinsten bir oyun.

    Tanrım, lütfen benden önce onları alma.
    3 ...
  38. 43.
  39. "tabi ki vurur,asıl kardeşler bilir birbirini en kızdıracak, en yaralayacak şeyin ne olduğunu. kardeşin kardeşi vurmasında şaşılacak bir şey yok, asıl anlaşılmaz olan bir insanın hiç tanımadığı , yüzünü bile görmediği bir insanı vurması."

    şimdi bu laf güzelmiş ya, bi bakalım:

    yılmaz erdoğan'dan 10 yıl önce Michael Dobbs yazmıştı: "en kötü düşmanlık, kardeşin düşmanlığıdır. bütün sırlarını ve seni en çok nasıl inciteceklerini bilirler." bu güzel, tamam. doğrusunu söylemiş, orada bırakmış.

    bizimkine gelelim, şimdi kardeşlerin birbirini başkalarından çok incitebilme potansiyeli, neden birbirlerini vurmalarını gerektiriyor? örneğin anne-çocuk için de aynı durum geçerli. anne çocuğunu vurur, bunda şaşılacak birşey yok, diyebilir misin? neymiş, kardeşini vurmak normalmiş, asıl tanımadığı kişiyi vurması şaşılacak şeymiş. neden?

    uzatmayayım, laf edeyim derken saçmalamış. ama seyircisi gerzek olduğu için beğeniliyor işte.
    0 ...
  40. 42.
  41. Canlısını izleme zevkine erişemedim maalesef, dvdden izledim.
    düzenli aralıklarla da tekrar tekrar izlerim.
    yılmaz erdoğanı sevmem pek, ama bu oyun ,belki de demet akbağ'ın başarısındandır, ayrı bi yer etti zihnimde.
    Çok güzel replikleri barındırır içinde,

    -70li yıllar, kör dövüşü. hani komşu komşunun külüne muhtaçtır ya, bu yüzden hepimiz komşumuzu yakmak isteriz. Bir de kardeş kardeşi vurur mu diye şaşırıyoruz. Tabi ki vurur,asıl kardeşler bilir birbirini en kızdıracak, en yaralayacak şeyin ne olduğunu. kardeşin kardeşi vurmasında şaşılacak bir şey yok, asıl anlaşılmaz olan bir insanın hiç tanımadığı , yüzünü bile görmediği bir insanı vurması.
    1 ...
  42. 41.
  43. yılmaz erdoğan'ın yazıp yönettiği bol sosyal mesaj içeren tiyatro oyunudur.

    demet akbağ'ın, zerrin sümer'in ve diğer oyuncuların sergiledikleri müthiş performanstan dolayı ayakta alkışlanması, oyunculuklarına şapka çıkarılması gerekir.
    0 ...
  44. 40.
  45. "Seni seviyorum anne, öl artık!"
    Üstüne bir şey eklemek manasız.
    0 ...
  46. 39.
  47. demet akbağ'a sempati duyulmasının sebeplerinden biri.
    0 ...
© 2025 uludağ sözlük