konuşulan her kürtçe kelimenin cezai bedelinin 4 lira olduğu yıllar. aynı dönemde en kallavi takım elbisenin fiyatı 8 liradır. kahvelere kürtçe konuşmak yasaktır yazılarının asıldığı doğu şehirlerinde sayısının bilinmediği, yok olan adamların ve ailelerinin zulümlerle geçirdiği senelerdir aynı zamanda..
teknoloji çağının henüz filizlendiği ve teknoloji insanlarının ilk numunelerinin verildiği yıllardır.
alet edavat olarak pek bir numarası olmayan cihazlar neredeyse tapılasıdır.
darbe sonrası apolitik bir ortamın oluşması.
sinemada kadın haklarına yöneliş gibi şeyler sayılabilir.
kargo ve mirkelamın ürünü olan rrdp adlı albümün en güzel şarkısı. adından anlaşılabileceği gibi 80li yıllardan dem vurur mirkelamın hoş sesi. melodisiyle 10 yıl kadar daha erken doğmuş olma isteği uyandırır ki 80lerin sonuna doğru doğmuş biri olarak bendenizi oldukça etkilemiş bir şarkıdır.
müziğin ticari kaygı olarak giderek büyüdüğü doğrudur. lakin burda 80lere ayrı bir parantez açılmalıdır. zira gerçekten sadece sanatı düşünen bir çok bohem kişi ve topluluklar yetişmiştir bu dönemde. bir pink floy'un bir depeche mode'un varlığı bize çok net bir şekilde ispat eder bu durumun gerçekliğini. bahsedilen grupların anrtık felsefi bir akım haline gelmeye başladığını unutmamak gerek.
"sen çocuk
ben çocuk
yaptık bi çocukluk
olduk üç çocuk" şeklinde duvar yazılarına rastlayabileceğiniz,
voltran, vatka, deri kıyafetler, perma, karpuz dilimli dantel, commodore, cin ali serisi, tipitip, fotoromanlar, hayat mecmuası, susam sokağı, trt, a takımı.. ve benzerlerinin 90'lara da sirayet etmiş dönemi.
her şeyin kıymetinin olduğu yıllar. daha azdı her şey ve lakin daha çok haz verirdi. yudum yudum tattık 80 lerde ; müziği , sinemayı , teknolojiyi. bülent ersoy'un erkek , benim de çocuk olduğum yıllardı.
60'ların sonları ile 70'lerde doğanların gençliğini yaşadığı ve genelde kırılma noktası olarak güzel şeylerin bozulmaya başladığını düşündüğü dönem, hey gidi günler hey nostaljisi
eurovision çılgınlığı (deliliği daha doğru), susam sokağı, atari, commodore 64, apple
modern talking, a-ha, alphaville, laura brinigan, ABBA, BoneyM
sevenlerine; http://www.80ler.com/default2.asp
80'ler Türkiye Cumhuriyeti tarihinde özel ve ayrı bir yeri olan 10 yıllık bir dönemdir.12 eylül 1980 darbesi,70'li yıllar boyu süregelen sağ-sol ve gittikçe alevi-sünni çatışmasına dönüşen,her gün onlarca insanın öldüğü iç kavga ve çatışmalardan ülkeyi alarak bambaşka mecralara savurdu.Bu kez daha önce farkında olmadığımız "kürt sorunu"yla yüzleşmeye başladı türkiye 1984'de PKK'nin Eruh baskınıyla. Askeri rejimin ağır baskısıyla en az 20 sene geri giden türkiye,1983'de yapılan darbe sonrası ilk genel seçimlerde, askerin MDP'yi adres olarak göstermesine rağmen, merhum Turgut Özal liderliğindeki Anavatan Partisi ezici bir çoğunlukla birinci parti oldu ve hükümeti kurdu. Seçmen,yönlendirmeye ve baskıya tepkisini sadece 22 Temmuz'da göstermiyordu yani. (bkz: bidon kafalı) (bkz: göbeğini kaşıyan adam).ANAP liderliğinde kurulan hükümet özellikle ilk döneminde (1983-1987) gerçekten türkiye'ye çağ atlattı. Ekonomi hızla gelişti. Türk sanayicisi, dışarda rekabet etmeyi ve ihracat yapmayı, dışarda da iş yapabilmeyi öğrendi Özal sayesinde.AB üyeliği'ne resmi müraccat yapıldı.Ama bu arada da bu kapitalist dalga, yolsuzluklar ve köşe dönmeciliği de yaygınlaştırdı. Engin Civan'lar bu dönemde türedi.80'ler ayrıca yerli sanayiinin korumacı gümrük anlaşının ürünü Tofaş'ın kuş serisi, Renault'un da Renault 12,Broadway gibi teneke arabalarının da fahiş fiyatlara bu millete kakalandığı yılllardır.
80'ler, iletişim anlamında da çağ atlanan yıllardır.84-85 lere kadar otomatik olarak evinizden bir yeri arayamazdınız.PTT'ye sıra yazdırırdınız evinizde telefon varsa. Telefonunuz yoksa,PTT'ye gidip saatlerce beklerdiniz sıra yazdırıp, başka bir şehirdeki ana babanızı aramak için. (bkz: siz o günleri bilmezsiniz çocuklar)Telefonla başlayan iletişim devrimi bugün nerelere geldi.
ilk renkli televizyon yayını da bu dönemde başlamıştır.
otoyol atağı da o dönemde başlamıştır.
köprüyü satarım sattırmam tartışması da 83 seçimleri öncesinde Özal-Sunalp arasındaki ilginç bir tartışmaydı.Özal, köprüleri paralı hale getirerek,2. köprüyü de yaptı.
80'ler ağır demokrasi sancılarının da çekildiği yıllardır. Darbenin etkilerinin 2007'de halen atılamadığı, şimdilerde süregiden sivil anayasa tartışmalarında da anlaşılabilmektedir. idam edilen, hapislerde çürütülen insanların dramı, yurtdaşlıktan çıkarılan, işine son verilen, üniversitelerden atılan öğretim üyeleri. Bugün hala üniversitelerde devam edegelen başörtüsü yasağının ilk koyucusu Kenan evren'dir.Kim kiminle aynı çizgide görün.
80'ler toplumun kısaca hızla dönüştüğü yıllardır. Demokrasi,özgürlük, refah kolay olmuyor.
bana "keşke daha erken doğsaydım da 80'lerin amerikasında yaşasaydım" dedirten içimde kalmış bir uktedir.
şimdi düşününce müzik, sinema ve sosyal yaşam o dönemde devrim yaşamış ve 90'ların başlangıcıyla gelen hazin sonla bir devrim değil sadece bir geçiş dönemi olduğu anlaşılmış.
(bkz: amerikan rüyası)