bugün

bu başlığı tam olarak nasıl yazacağımı bilemedim ama anlatınca ne demek istediğim anlaşaılacak kanaatindeyim.

seks olgusu (klasik anlamda ) iki kişi tarafından yapıldığı düşünülür. ama çift yatağa girdiği zaman aslında orada sadec 2 kişi değil bunun yanında çiftler kendileriyle beraber 3 kişi toplamda da 6 kişi ile girmiş olurlar. şimdi bunu detaylı bir şekilde yüce bilim dalı psikolojinin postmodern bağlanma kuramıyla olabildiğince basite indirgeyerek açıklamaya çalışıyorum;

öncelikle erkekten başlayalım. erkeğin flört ettiği bayana 'k' diyelim. bu bayan eksileriyle artılarıyla erkeğin karşısında bulunan gerçek kişi. bir de bunun yanın da bu erkeğin idealleştirdiği ve hiç bir zaman ulaşamayacağı mükemmel bir kadın profili bulunur. buna da 'k üssü' diyelim. bu k üssü ise idealleştirmelerden oluşur ve her zaman k'nın onun gibi olması beklenir ve olabildiğince ona yaklaştırılmaya çalışılır. burada küçük bir nevroz durumu vardır. çünkü kişi k'yı ne kadar k üssü'ne yaklaştırmak için uğraşırsa ya da bunu arzu ederse o kadar fazla memnuniyetsizlik yaşayacaktır. ayrıca bu erkeğin bir de flört ettiği kadını almasından korktuğu bir d erkek profili vardır. buna da ' x' diyelim. kişi bu hayali olan x kişisini daima rakip olarak görür ve partnerini elinden alacağına inandığı için o idealleştirdiği mükemmel x kişisine benzemeye çalışır. bunu ispatlarsak; etrafınızda görmüşsünüzdür çok kaslı olursa kızları daha fazla etkileyeceğine inanan ya da çok zengin olursa karşı cinsin kendine hayran kalacağına inanan. bunu kendi açınızdan da düşündüğünüzde hangi tiplerin kızlarla daha iyi anlaşıp flört edeceğine inanıyorsanız işte o da sizin sevdiğiniz flört ettiğiniz kadını sizin elinizden almasından korktuğnuz erkek tipi olacaktır.

bir de bunu kadınlar açısından ele alırsak;

kadının flört ettiği kişiye ' e' diyelim. bu flört ettiği erkek gerçek olan artısı ile eksisi ile var olan gerçek kişidir. bunun yanında kadının bir de kendi hayal dünyasında id'in de yardımı ile ( ya da id' in yüzünden) idealleştirdiği bir erkek profili bulunur. bunu da ' e üssü ' diyelim. kişi bu e üssü istediği hep hayal ettiği ki hiç bir zaman elde edemeyeceği erkek arzusu ile yaşar. bunun ile yatağa girer, seks yaparken bunun en güzelini düşünerek ilişkiye girer. bir de bunun yanında sevdiği erkeği elinden alacağına inandığı 'xx' adlı hayali bir kadın bulunur. bu kadın çok güzeldir çok iyi giyinir çok güzel makyaj yapar, en sağlam sohbetleri yapan kişidir. kadın da bu xx kişisine ulaşmak için elinden geldiğinin ya eni yisini yapmaya çalışır. ki en iyisini ne kadar yapmak için uğraşırsa korktuğu kadın modeli karşısında bu kadar kendini aşağılık hissediyor diyebiliriz. ve daima yapabildiğinin en iyisini yapmak için uğraşır.

böylece ispat etmiş olduk ki çift yatağa girdiğinde 2 kişi olarak değil 6 kişi olarak girerler.

edit: başlık entry nick uyumsuzluğu var kabulümdür. zaten girişte de bunu belirttim.spass
psikolojide self conspicory theory dediğimiz olayın sex ve cinselliğe vurulmuş şeklidir. bariz bir mantık hatasıdır.

(bkz: actual self) insanın olduğu kişidir. sahip olduğu kişilik de denilebilir.

(bkz: ideal self) insanın olmak istediği, hayallerindeki kişiliğidir.

(bkz: ought self) insanın olmak istemediği, olmaktan kaçındığı kişiliktir.

bu sadece kişilikle alakalı bir konu olup gündelik yaşamla bağdaştırılması saçma bir konudur.
kişilik çok fazla gündelik yaşamdan uzak görülüyorsa tek bir cümle ile yanıt vermek istiyorum: acaba bunu söyleyenler kişiliklerini gündelik yaşamda kullanmıyorlar mı? yani sadece gündelik yaşam dışında mı kullanılıyor?

kırdıysam özür ama ben bunu eleştiri olarak bile almam alamam...