her rock dinleyicisinin arşivinde bulunması gereken, müzikal içeriği yanında inanılmaz etkileyici bir hikayeye sahip konsept dream theater albümüdür. images and words albümündeki metropolis parçasının devamı, ayrıntılı işlenişi niteliğindedir. dream theater'ı fazla matematiksel ve uç bulan dinleyicilerin dinleyip ihya olacakları albümdür, efsanedir.
tam adı metropolis part ii: scenes from a memory olan, tartısmasız en iyi dream theater albumu.nicholas'ın garip hayaller ve olaylarla karsılasmasıyla baslar hersey.terapiste gittiginde, onceki hayatında victoria adında bir kadın oldugunu ogrenir.victoria, erkek arkadasını onun kardesi ile aldatmıstır, bunu sindiremeyen erkek arkadası da once onları vurmus, sonraysa kendini oldurmustur.
terapinin sonunda anlasılır ki aslında terapist de victoria'nın erkek arkadasının reenkarne olmus halidir. finally free'nin sonundaki silah sesi de, terapist'in bu kez de nicholas'ı oldurdugune delalettir.
albumun en iyileri kanımca fatal tragedy, through my words, home, one last time ve finally free'dir.**
filmi seyretmedim ama albümün konusunun dead again isimli bir kenneth branagh filminden araklama olduğu söylenmektedir. grup tarafından bu konuda herhangi bir açıklama yapılmamış olmakla birlikte eğer doğruysa bu kadar çok sevdiğim bu grubun bu kadar çok sevdiğim bu albümüne bakışım ister istemez biraz farklılaşacaktır.
dinlerken gözlerinizi dolduran dream theatre albümüdür. özellikle through her eyes parçası.
şöyle der : ".....I ve been, given so much more than life, I gotta son, I gotta wife."
"I m learning all about my life, by looking through here eyes". ****
olması gerektiği gibi, baştan sona dinlenildiğinde bir yaşanmışlık hissi yaratan aşmış albüm. atmosferi betimlemek istersek; genelde hüzün, yer yer gaz, ve her zaman kalite...**
boş yok albümdür. dream theater'da duygu yok diyenlere kapaktır. ama illa teknik bir şey istiyorsanız (bkz: the dance of eternity)
albümdeki her şarkı mükemmeldir.
muhteşem bir hikaye. ayrıca o döneme kadar yapılmamış bir şey yapmıştır dream theater. konsept albümler o döneme kadar bir kişinin bakış açısıyla hazırlanıyordu, fakat dream theater bir ilki gerçekleştirmiş ve 5 kişinin bakış açısını albüme başarılı bir şekilde işlemiştir. tabi kevin moore o albümde çalmış nasıl bir hava olurdu bu da tartışılır.**
bildiğin kompozisyon. giriş gelişme ve sonuç şeklinde albüm yapmış ya adamlar. hiç sıkılmadan evire çevire dinlenir, kulaklıkla izlenen bir sinema gibi mest eder adamı.*
insanı sarsar nitelikte bir konsept dream theater albümü. her şarkısı güzel esasında konsept olduğu için tek tek şarkılara bakmak istemesem de home, finally free, one last time, strange deja vu tamam tamam hepsi ayrı güzel hepsini sayıcam yoksa.
şarkılarının her biri ayrı mükemmel olan konsept albüm. aslında hakkında çok söz söylenebilir ancak söylenen sözlerin hepsi bu albümün yanında hafif kalacaktır. dream theater a bu şaheseri yaratıp bizlere müziğin gerçekte ne olduğunu gösterdiği için, üzerinden değil 12 yıl; 120 yıl geçse de teşekkür edilmesi gereklidir.
dream theater'a hayranlığımın artmasını sağlayan albüm. bu miracle niye dönüp dönüp victoria'yı öldürüyor o değil de sleeper'a ne oldu o niye dönmedi bir de nicholas trafik polisi olsaydı iyiydi hipnoterapist ne ara miracle olduğunu anladı gibi saçma sapan sorularla beynimi bulandıran albüm. ayrıca gahpe victoria!
bu albümü dinlemek için kendime bazen vakit ayırıyorum. ilk şarkıdan son şarkısına kadar sırayla dinlenilmesi gereken bir albüm. aman bu albümü dinlerken başka işlerle uğraşmayın. takın kulaklığı dışarıyı seyredin.
En iyi Dream Theater albümü. Overture 1928, Fatal Tragedy, Beyond This Life, Home, The Dance of Eternity inanılmaz şarkılar. Özellikle Home ve The Dance of Eternity favorilerim.