ezberlediği 2 sikimsonik matematik formülü ile girdiği sınav neticesinde elde ettiği derecenin kendisini zeki olarak kategorilendirdiğini zanneden gerizekalıların seneler sonra yüzleşmek zorunda kaldıkları gerçek.
Kesinlikle hak veriyorum. Ulan benim bir patronum var adam iki yıllık halkla ilişkiler bitirmiş. Şu anda yazı işleri muduru. Masa başında oh mis. Ziraat mühendisi bir abim var adamı bağ bostana salıyorlar. Buyrun burdan yakın...
kesinlikle doğru olmayan önerme. lise yıllarımdakı bölümler aklıma geliyor. sayisalcilarin çoğu hatri sayılır maaslara güzel yerlere yerleşip güzel işler buldular.
sozelciler malum, genelde sayilsacilara hizmet eden sektörlerde çalışmaya başladılar. sözel bölümden mezun olsan ne fayda bu devirde.
2017'de hala dünya'nın varlıklar ile değil insan yetenekleri ile yönetildiğini sanan yazar beyanı. Paran varsa, beynin olmasa bile iş görürsün dostum. Bunun sayısal yetenekle ya da sözel yetenekle bir bağı yok. Pablo escobar evinde her gün logoritma çözmüyordu herhalde değil mi?
sözelci olduğum halde bu görüşe katılmıyorum.sayısalcılar daha önemlidir bence.ezberi herkes yapar, herkes güzel konuşabilir, bunun kişisel farklılıkları da elbette olur ama karnın ağrıdığında yardımına sayısalcı doktor koşar, oturduğun evin yapımında sayısalcı müteahhit, entry girdiğin telefonun yapımında sayısalcı mühendis yetişir imdadına.saygı duy.
bunun sözelcilik veya sayısalcılığın patron ve köle olmayla alakası yok.
mikro düzeyde ele alırsak burada önemli olan kişinin kendi zekası, çalışkanlığı ve yetenekleri ile biryerlere gelmiş olması ile alakalıdır. yani eğer sen fark yaratırsan her yerde aranan adam olursun.
Lisede de öyle değilmiydi? Daha orada bile sayısalcılars özel ayrıcalıklı arkadaş gibi davranan bol esprili öğretmenler sözelcilere gelince ben dersimi anlatır giderim havasındaydı.