bugün

Piyon olurdum. Hamleleri doğru oynasam bile bir bok olmayacağını bilerek.
önümdekilerin beni korumasını bekleyen göte gelince de tek hamleyle kaçan bi şah olmazdım elbet.
Sanırım şah. Kocaman bişeyim ama bazen bir piyon bile mat edebiliyor...
Şah tabiki bütün oyun onu korumak üzere.
Kale olurdum. Sinsice köşede hamlemin gelmesini bekler. Sonra da bodoslama dalardım.
Vezir.

Günün ve anın adamı, fırıldak götü başı ayrı oynuyor*
Şah olurdum. Salardım piyonları önden, atla fili pusuya yatırırdım. Kaleyle rok yapıp defans kasardım geride. Vezir de sniper olurdu kontradan mat ederdik.
taş olmazdım oyunun oynandığı satranç tahtası olurdum. *
https://img0.etsystatic.c...lxfull.908804666_57ku.jpg
Komşuluk ilişkisinden ötürü at.
(bkz: Bir iki yan komşu)
At olurdum, siz hiç satranç tahtasının ortasında bir at gibi düşündünüz mü? Bir terazi burcu erkeği olup, tam kararsız olduğum o nokta da sekizgen edasıyla her yere gidebileceğinizi bilip, sadece değer verdiklerinizin yanında olmak isteyip, savaştan uzak bir yere çekilmeyi ama sinsi bir yerde durup, ilk fırsatta veziri kitleyecek ve şahı tehdit edecek biri olarak yaşıyorum şu hayatta. Bu yüzden at olurdum, ben değer verdiklerimin yanında değil onları koruyup, kollayabilecek bir mesafede sinsi bir yerde olayları izleyen genelde unutulan veya önemsiz görülen ama asıl darbeyi yapacak kişiyim.
Piyon olurdum,yem olarak ortaya atılırdım.
Satrançta bir taş olmak istemek... Evet olabilir ama şunu bilin ki eğer hayatı satranca uyarlarsak statümüzün o taşı simgelediğini görürüz. Millet vekili, başkan vs şah ve vezir. At Teknoloji ile alakalı şirketler ve yönetim kadroları. Filler Sağlık ve benzer sektörlerin simgesi. Kale ise Ekonomi ve ticaret alakalı her şeyin önde gelenleri. Ve piyon bizim gibi işçi-memur sınıfının çocukları...
Evet piyon oyun sonunda oyunu belirleyen taş olabilir ya da hedefine ulaşıp her taşa dönüşebilir. Bu sayede şah hariç istediği konumda olabilir ancak bu oyunda isteğimiz taşı ilk başta olamıyoruz. Şuan hayatta ne isek bu statü farklılığı yüzünden rolümüzü oynarız ve oyunun gidişatına göre ya ölürüz ya da piyon olanlardan biri ya da birkaçı şaha hizmet için dönüşür. Bu nedenle biz seçmeyiz ve hangi taşı olmak istediğimiz önemsenmez.
santranç ne bilsem bir taş olurdum.

(bkz: satranç)
piyon olurdum. bana bir adam gelene ben iki adım atarım. adamlıkta bugün.
en sağlamı vezir.
çok güzel piyon olurum ben.
kale olmak isterdim.
ancak vezir karşılığında feda edilen,
varlığı daima güven veren ve kaybedildiğinde insanın içini acıtan,
şah ile bile ortak hamlede bulunabilen görev adamı.
kale candır.
Piyonlar vezir olma umuduyla , Şah olanlar yenme korkusuyla yaşarlar ben el olmak isterdim kendi kaderimi kendim yazacak.
bu nebiçin soru. büzük taşı olsanız hangi taş olursunuz gibi bir şey.
kaybolan vezir yerine konan hacı yağı olurdum.
Şu yönüyle piyon olurdum: gittiği yol belli değiştirirse bile zarar vererek değiştirir, asla geri gitmez, yan yatıp çamura batmaz.
vezir olurdum.
diğerleri gibi öyle kolayca harcanmam ama ben harcanırsam şah sürüneceği için mat olmaktan beter olurdu.
At olurdum. At gibi hatunum nede olsa. Çok da mütevaziyimdir.
vezir olmazdım, çok işlevli amk santrançta vezir olmak zor.
şah olmazdım, sıkılırdım aynı yerde saatlerce beklemekten, oyun biraz çözülcek de hareket etcen falan bana gelmez.
piyon desen hangi piyon olcan ki piyondan geçilmiyor.
ama kale cazip gibi yamuğu yok en azından, ya sağ ya sol ya ileri geri.