cep telefonundan filancaya mesaj attığında "bu yeni numaram, kaydet: 0535..." demek. hem de o yeni numaradan mesaj gönderdiğin halde bu salaklığı yapmak.
okula giderken şahsımı kovalayan bir köpek yüzünden ecel terleri döküp ulaşabildiğim ilk apartmanın tüm zillerine saat 8:00 sularında basarak yöneltilen kim o sorularına içimden okuduğum surenin bir kısmıyla yanıt vermişliğim var benimde.
arkadaşımla sınav zamanı aramızda geçen konuşmada bol miktarda mevcut olandır.
-bak telefonum bozuk, kesin kalkamam ben.çalar saat almak farz oldu.
+canım ben çaldırırım seni istersen.
-telefonum bozuk ki.
+hımm faceten mesaj atayım istersen?
-yahu telefonum bozuk diyorum, faceteki mesaja bakmak için de uyanık olmam gerekiyor, onu da uyanayım diye atıyorsun zaten, uyandıktan sonra onu atmana ne gerek var ki?
+haklısın, dürteyim mi peki?
-ne?!? durakta inebilir miyim lütfen?!
alışveriş yapıp çıkan müşteriye, ben çıkıyormuşum gibi "kolay gelsin" demek.
heralde onun işide zor diye düşünüyorum bir an. hani gez, toz, alışveriş yap, sonra eve git. baya zor.
otobüs bileti için pazarlık yapıp (abi öğrenci adamız ya, hep sizin firmayı tercih ediyorum vs. vs.)fiyat indirilir ve ardından verilen para üstü unutulur. bir kaç adım sonra arkadan gelen sesler ile durumun farkına varıldığı andaki salaklık duygusunu hissedebildiysiniz şukela tuşuna basın da ben de sizi hissedeyim.
tutarı kasadaki görevliye uzatırken, paranın düşmesi üzerine para bile gitmek istemiyor dercesine gayet sesli bi şekilde para gidiyor can gidiyor demek. yanda duran arkadaşın yarılması, görevlinin gülmemek için kendini kasması. koşarak ortamdan uzaklaşmak.*