sıkça duyulan bir sözdür. romanlarda, filmlerde ve nice anlatımlarda..
-sana karşı dürüst olacağım.
bu bir ayrıcalık mıdır? beden dilinin ayırt edici bir önem kazandığı bu hususta, elimizde yazı varken ancak varsayımlar ve ihtimaller üzerinden gidilerek yorum yapılabilir.
ne yazık ki, saflığın çoktan gittiğine delalet eden ve bir anlık "saflığa dönme" -mümkünmüş gibi- rolüne bürüyen bu söz, sanki gerçekten bir üstünlük varmış da bunun sınırlarını çizip yine bu üstünlük içerisinde yücelik belirtisiymişcesine karşıdakine duyulan merhameti çağrıştırıyor bana çoğunlukla. niyet, kurgulanmış iyi-kötü dünyasında ne kadar iyiye yakın olursa olsun, kurgunun çirkinliği iyiyi silip atıyor.
-sana karşı dürüst olacağım.
ya başkaları? ya kendin?
onlar ne olacak?
bir şeyler biliyoruz, ama ne? unutuyoruz, ama ne? düşünmüyoruz, ama ne? ya neyi bilmediğimizi bilmememiz? çıldırtır insanı. dürüstlük nedir allasen? dürüst olacakmış! dürüst! istemem dürüst olma..samimiyetsiz dürüstlüğündense..sus. ben giderim.
Aslında bu dürüstlüğü kendine karşı yapılması gereken bir durumdur. Karşısındakine birşey açıklarken aslında kendine zor olanı ona yapmaya çalışıyordur. Bakılısa ne kadar zor ve zahmetli bir iş olduğu görülecektir. Bazende ucundan kıvırmanın en basit yoludur. istemiyorum demek ya da çok önemli birşey açıklayacak gibi gözüküp basit bir durumu izah etmedir. Mantık dışıdır kabul edilemez.