sevilen siyahi oyunculardandır. elbette ki çok kaliteli filmlerde iyi iş çıkarmışlığı vardır ama bizim kalbimizde delikanlı mace windu olarak yaşamaktadır. mor ışın kılıcı karizmasına karizma katar. kral jedi
ayrıca mor ışın kılıcına b*m*f* yazdığı da söylenmekte. pulp fiction da kıvırcık saçlı, jackie brown da at kuyruğu saçlı, star wars ta da keldir. üç filmdeki karakterlerin ortak özelliği, canlandıran aktörün mükemmel olmasıdır.
Pulp Fiction'daki özü sözü bir Jules rolü onu gözümde ölümsüzleştirmiştir. Filmlerini izlerken başta ister istemez samuel değil de jules oynuyor diye düşünür bir süre sonra gerçeğe geri dönerim.
ucuz roman'da adamdan hamburgerini ve sprite'ını isterken sergilediği performans akıllarda yer etmiştir.girdiği diyalog ve mimiklerini kullanışı bir mimik ustası de niro'yu getirir akıllara filmdeki performansıyla.
cok güzel bir ses tonuna sahip olan, uzun repliklerin altindan ustalikla kalkan, filmlerdeki (bkz: pulp fiction) uzun konusmalariyla insanları sikmayan aksine kendisini dinlettiren siyahi aktör.
asıl adı "samuel leroy jackson" dur.."ezekiel 25 17" monoloğu ile aklımızda kaldı yıllarca; bir de arabada, "vincent" in kazara ateş etmesi sonucu kafatası parçalarının kıvırcık saçına yapışmasıyla...
(bkz: pulp fiction)
ses tonu, aksanı, oyunculuğu, mimikleri ve geri kalan her şeyiyle yer yüzünün görüp görebileceği en sağlam oyunculardan birisidir. film izleme sebebidir.
hani bazen televizyonda bir filme denk gelirsiniz, izleyip izlememek arasında kalırsınız. dışarıdan bakınca, üçüncü sınıf aksiyon filmi havası vardır. seslendirme berbattır, görüntü fludur, esas kadının memeleri küçüktür. o an uzaktan kumandanın ch+ tuşuna gider eliniz ve bir an ekranda öyle bir oyuncu belirir ki, film hakkında kapıldığınız tüm olumsuz ön yargıları tuzla buz eder. odanın ışığı kapatılır ve filme odaklanılır. işte samuel, o adamlardan biridir.