salça

    66.
  1. anneannesi yada babaannesi ile birlikte köy salçası yapmayan kızlar yetişiyor.
    6 ...
  2. 6.
  3. ketçabın avrupa birliğine alınmamış hali.
    5 ...
  4. 54.
  5. biz çocukken sokakta bütün mahallenin kadınları toplanıp kazanlarda yaparlardı. bize de ekmeğe sürüp verirlerdi.
    4 ...
  6. 73.
  7. makarna ve pilavda salça ya da domates kırmızı çizgimdir, salçasızsa mantı da yemem.
    domates çorbasının da kıpkırmızı olanı makbuldür.
    biber salçasıyla yapılan taratoru da çok severim ama tabiki ev yapımı olmakk kaydıyla. hazır biber salçaları bir halta benzemiyor.
    4 ...
  8. 6.
  9. eğitim fakültesi müzik/resim öğretmenliği bölümündeki kantinci emin'in bir numaralı dostudur salça. Gidip emin'den bir tost isteyin, hemen şu cevabı alacaksınız: Salça koyim mi? Ayrıca bu emin gruplara salça olmasıyla da tanınır (bkz: 152 evler kampüsündeki kantinci emin)
    4 ...
  10. 52.
  11. hayatın temel kaynaklarından birisidir. yemeklerin ana kaynağı, ham maddesidir.. olmazsa olmazıdır.

    kesinlikle evde yapılmalıdır, hazır satılanların ne ekşisi var ne tadı, tuzu var bir şeye benzemiyor.

    ege civarlarında domatesten , doğu civarlarda çoğunlukla biberden yapılır. şahsen domatesli olanı tercih ederim.

    https://galeri.uludagsozluk.com/r/1049641/+
    4 ...
  12. 53.
  13. Soğanın yanında en sevdiğimdir. Zaten salça olmadı mı bir sulu yemekte o yemeğin tadı olmaz.
    4 ...
  14. 3.
  15. 56.
  16. en olumlu tarafı ;

    makarnanın kuru kuru yenmesini önler.
    4 ...
  17. 55.
  18. balıkesir ve ege civarındaki çocukların ''anneeee! karnım acıktı sesiyle, annenin bir köy ekmeğine sürdüğü nefis domates ürünüdür.
    4 ...
© 2025 uludağ sözlük