Son 1haftadır yaşadığım durum bir insan doymak bilmezmi bilmiyorum tokluk hissim Yok yemekten çatlayacağım diye korkuyorum şimdilik sıkıntı yokta bu durumun daha fazla devam etmesi demek ayy kiloya davetiye sonra tırmala dur.
genelde kötü duyguları bastırmak için yapılır. kişi kendini mutlu etmek için sürekli yer, yedikçe mutlu olur ve bu bir kısır döngüye dönüşür. bu durum uzun sürüyorsa mutlaka tedavi edilmelidir. çünkü yemek de tıpkı sigara, alkol, kumar gibi insanın düşünceleriyle başetmek için başvurduğu bir bağımlılığa dönüşebilir.
bazen nedeni metabolizmadaki vitamin mineral eksikliğidir. sabah aç karnına tahlil yaptırıp değerlere bakılır ve eksik olanlar tamamlanma yoluna gidilir.
sürekli yemek yemek istiyor ve bunu bastıramıyorsanız işte nedenleri ve sonuçları:
1. hormonlar: hormonal değişiklikler, vücut fonksiyonları üzerinde önemli bir role sahiptir. endokrin bezlerden tiroid, adrenal, hipofiz ve gonad obezite ile ilişkilidir. peki, bu endokrin bezler bizi nasıl etkiler? yiyecekler bizim yakıtımızdır. acıktığımızda yemek yeriz, onları sindirir enerji olarak kullanırız. açlık ve tokluk gibi hislerimiz vardır. öte yandan kimi yiyecekleri, aç olmasanız da arzulayabilirsiniz. özellikle bayanlar gebelik ve menstürasyon gibi özel zamanlarında farklı yiyecekleri arzulayabilirler. tüm bu aşermeler, çoğunlukla hormonlardaki değişimlerle ilgilidir. bunu bilmek, bizi hormonların değiştiği dönemlere karşı daha uyanık kılar.
2. kan şekeri seviyesi: yemek yeme arzusu, kan şekeri seviyesi ile oldukça ilgilidir. vücut fonksiyonlarının sağlıklı olması için glukoz gerekir. yeterli ve dengeli beslenerek kan şekerinizin stabil kalmasını sağlayabilirsiniz. eğer kan şekeriniz gün içinde dalgalanırsa, kendinizi yüksek kalorili yiyecekleri arzularken, daha da kötüsü fazla fazla yerken bulabilirsiniz. bunun çaresi ise öğün atlamadan, sağlıklı ara öğünlerle beslenerek, kan şekerini dengelemektir.
3. vitamin ve mineral yetersizliği: yediğimiz her şey vücudumuzda yağa veya enerjiye dönüşür. eğer aldığınız enerji fazla, yaktığınız enerji azsa, kilo almak söz konusu olacaktır. bu durumda aktif bir yaşam sürmek önemli… ancak hareketli bir yaşam sürseniz bile yine de enerji yakabilmek için bazı enzimlerin aktif olması önem taşıyor. enzimleri aktif hale getiren önemli vitamin ve mineraller vardır. eğer bu vitamin ve mineraller vücutta yetersizse o zaman kilo kaybı yerine kilo artışı ile karşılaşabiliyoruz. örneğin vücut yağının artması, d vitamininin aktivasyonunu engeller ve bu da obezite sebebidir. bu durumda, diğer tüm önlemleri aldığınız halde kilonuzu dengeleyemiyorsanız, uzman bir diyetisyenden yardım almayı düşünebilirsiniz. böylece gerekli klinik testleri yaptırarak bedeninizdeki olası bir vitamin-mineral yetersizliğini ya da kilonuzu etkileyen diğer faktörleri ortaya çıkartmanız mümkün olacaktır.
4. karbonhidrat tokluğu: karbonhidratlardan zengin diyet, tokluk hissettirse de erken acıkmanıza sebep olur. pizza veya hamburger karın doyurmak için kolay bir tercihtir. fakat gün içinde çabuk acıkır ve daha fazla kalori içeren yiyecekler tüketmeyi arzularsınız. bunlar yerine liften zengin tahıllar, yağlı tohumlar, meyve, sebze ve baklagiller tercih edilebilir. bu tarz yiyecekler craving’e yani aşırı açlık hissine sebep olmaz.
5. duygusal ve psikolojik faktörler: depresyondaysak, stresli bir işimiz varsa ya da duygusal olarak kötü bir dönemden geçiyorsak, daha çok yemek yemek ve daha kalorili besinler almak isteriz. bunun ardında yatan sebep bizim seratonin seviyemizdir. nişastalı ya da şekerli yiyecekler, seratonin salınımını arttırdığından bu duygusal dönem devam ettiği sürece, bu tarz yiyecekleri arzulamaya devam edebilirsiniz. bu da ardından yeme bozukluklarını ve kilo alımını getirecektir.
6. yemek yeme ihtiyacı: hissettiğiniz yemek yeme hissi, gerçek olmayabilir. belki de o besini arzuladığınız için çalan, yanlış bir alarmdır. o nedenle tok olduğunuz halde canınız bir besini çok istiyorsa ya biraz tadına bakıp bırakın yani ‘nefsinizi körleyin’ ya da kendinizi kontrol edemeyecekseniz hiç dokunmayın.
7. katı diyet planı: katı bir diyet planı, bazı yiyeceklere karşı arzuyu daha da arttırabilir; aman dikkat! diyetinizde sağlıklı olan tüm yiyeceklere yeterince yer vermeniz önemli. diyetisyeninizden, çok istediğiniz kimi besinleri yemek için gerekirse diğer hangi besinlerden feragat edebileceğinizi öğrenin. aynı sınıftaki yiyecekleri yer değiştirerek ya da porsiyonları küçülterek eziyet çekmeden de sağlıklı beslenmenin bir yolu bulunabilir. bunun için kalorileri öğrenmeniz, diyetinizin gerektirdiklerini iyi anlamanız, karbonhidratları ve proteinleri tanımanız gerekecek. iyi haber şu ki, bilinçli beslenme konusunda uzmanlaştıkça, periyodu azaltarak, sosları ve katkıları çıkartarak ya da pişirme biçimlerini değiştirerek pek çok konuda esnek bir yaşam kurmak mümkün.
1- öğün atlamayın: öğün atlamamak, pek çok konuda farklı fikirlere sahip olan tıp dünyasının üzerinde tamamen uzlaştığı en önemli kurallardan biri çünkü öğün atlamak, kilo artışına sebep olmakta. uzun süre aç kalmak kan şekerinizi düşürür. bu uzun süreli açlık nedeniyle, vücut fonksiyonlarının devamı için gerekli olan enerjiyi yüksek kalorili, şekerli yiyeceklerden almak için büyük bir istek duyarsınız. bu da gerektiğinden fazla enerji almanıza sebep olur. sonuç: giderek artan vücut ağırlığınız!
2- işlenmiş ürünleri tüketmekten kaçın: ekstra tuz, baharat ve şeker ilave edilmiş, işlenmiş ürünlerden uzak durun. bu tarz işlenmiş ürünler, tekrar tekrar aklınıza gelip yemek yeme arzusunun doğmasına neden olur. işlenmiş gıdalar yerine; taze meyve ve sebzeleri ve düşük kalorili gıdaları tercih etmek çok daha faydalı bir tercih olacaktır.
3- stresini kontrol et: stres altında olmak, yemek yeme arzusunu arttıran bir faktördür. eğer stresinizi kontrol altına alabilirseniz yüksek kalorili yiyecekleri de arzulamazsınız. stres altındayken en çok tüketilen yiyeceklerin pizza, cips ya da abur cuburlar olduğu düşünülürse, stres kontrolünün beden-kitle indeksindeki önemi bir kez daha anlaşılır. müzik dinlemek, spor yapmak ya da en azından derin nefes alarak zihni sakinleştirmek, hem stresi dengelemede hem de hayatınızı güzelleştirmek konusunda daha iyi alternatiflerdir.
4- dikkatini dağıt: gerçekten aç mısın yoksa o yiyeceği mi arzuluyorsun? eğer istediğin şey; çikolata, pizza, hamburger veya çikolatalı bir içecekse aslında aç olmadığına sadece yemek yeme arzusunun etkisine kapıldığına emin olabilirsin. şimdi yapman gereken tek şey, 10 dakika boyunca başka herhangi bir şey düşünmek çünkü bu isteğin sadece 10 dakika sürer. bu süreyi bir işe konsantre olarak, arkadaşlarınla sohbet ederek ya da çıkıp açık havada biraz yürüyerek atlatabilirsin.
5- biraz mola: yorgun olduğunuzda yeme arzusu daha da yükselir. o nedenle yüksek kalorili, karbonhidratlı yiyecekleri yeme isteğiniz olduğunda, işinize ya da odaklanmış olduğunuz şeye 10-15 dakika kadar ara verin ve craving ile savaşın!
6- düzenli egzersiz yapın: egzersiz sadece fit olmak için yapılmaz aynı zamanda sizi rahatlatır ve zindelik sağlar. stres hormonlarınızı baskılar ve bu da kendinizi iyi hissettirir! böylece hayatınızın kontrolünü daha kolay elinize alırsınız.
Bir duygusal boşluk doldurma yöntemi. Tabii bu yöntem uzun vadede göbeğinizi ve poponuzu da dolduracaktır. Buz dolabının önünde oturmayı bırakıp acilen bir hobi bulmanız önerilir.
bir çok sebepten ötürü meydana gelebilir. duygusal boşluğunuzu yediğiniz dondurmalar, cipslerle doldurmaya çalışıyor olabilirsiniz fakat dönüp kendinize sormanız gereken soru 'acaba beni yiyen ne?' olmalıdır. evde bütün gün yapacak bir şey olmayışından, depresif ruh halinden de kaynaklı olabilir.
Karşı koyamadığım, evde oturduğum müddetçe kendimi buna zorunlu hisettiğim,
Uyandığım andan itibaren başlayıp, gece kafamı yastığa koyduğum an son bulan istek.
Ne şanslıyım ki yiyip yiyip kilo almayanlardanım ahahahahahah.
bazı dönemler yaşadığım durumdur. canım istedikçe yiyorum hiç dizginlemiyorum da kendimi. aç olmasa bile aç gibi hissediyor insan öyle garip bir durum. ya da aç olmadığının farkındasın ama yine de istiyor canın. karışık bir olay.