sözlük yazarlarından şiirler

entry5570 galeri45 ses1
    217.
  1. lastik bir topum vardi
    bir gun kayboldu
    bir gozlugum vardi
    kirildi
    bisikletim vardi
    canini cikardim
    o artik bu hurda
    yahu insan yasadikca
    neden yok eder?
    yoksa biz canavarmiyiz?
    yahut canavarlara kurban olan
    beyaz adammiyiz?
    en guzeli bos verip herseye,
    mendili sicime
    mendil bagladim sicime
    deyip
    domates ekmek!
    2 ...
  2. 218.
  3. arkandan gidişini izliycem
    kalbime bir ok saplamış gibi gidiceksin
    saçların yüzüme dokunucak
    adımların asırları aşıcak
    o kadar hızlı gidiceksin ki
    kalbimden akan kan yere düşmeden
    sen kaybolucaksın
    rüzgarın gözümden akan yaşları ardına alıcak
    ve sen eğer arkanı dönersen
    yüzüne yağmur damlası gibi çarpıcak

    * :)
    2 ...
  4. 219.
  5. izin ver gözlerindeki okyanuslara dalayım
    saçlarının rüzgarında savrulayım
    kalbinin atışında can bulayım
    ve bir bakışınla son bulayım...

    *
    1 ...
  6. 220.
  7. dün yine
    kırışmış bir kediyi
    düzelttim belleğimle
    ve gökyüzü anlar diye
    gizledim sevincimi
    sarmaşıkların gölgesine

    kaldırımlar dolusu bulut
    keşke yalnız bunun için sevebilseydim seni
    2 ...
  8. 221.
  9. HAKETMEDiM

    BiR GÜLÜŞÜNÜ BEKLERKEN
    SENi BÖYLE SEVERKEN
    GÜNDÜZ GECE BiLMEZKEN
    BÖYLE SESSiZ AYRILIĞI
    HAKETMEDiM BEN
    1 ...
  10. 222.
  11. BÖYLE SEVMEMiŞTiM EVVELiNDE
    ÜŞÜMEZDiM BiRiNi HER GÖRÜŞÜMDE
    ŞARKILAR HEP BiR KiŞiYi GÖSTERMEZDi
    RAHATTI UYKULAR EVVELiNDE
    AHLAR VAHLAR DÖKÜLMEZDi DiLiMDEN BÖYLESiNE

    BiLSEYDiM iLK ANDAN BERi BÖYLE OLAĞINI
    ÜSS KURACAĞINI GÜZELLiĞiNiN KALBiME
    ŞARAB-I AŞKTAN TADACAĞIMI
    RAVZIMDA SENiN ÇiÇEKLERiNiN AÇACAĞINI
    ALLAHA YALVARIRDIM yine de sen diye

    ( satırların ilk harflerine dikkat lütfen )
    1 ...
  12. 223.
  13. sadece uykum var
    biraz da disim agriyor
    gözlerim yorgun
    ipne pimapen yuzunden
    tir tir titriyorum
    son sigarami icip
    topu dikip
    uyumak en iyisi.
    ama ya yattigim da
    uyku tutmazsa
    o zaman eyvahlar
    olsun bana!
    say say sayabildigin
    kadar
    asfalt doken koalari
    gozlerim yorgun
    sadece uykum var
    bir de elimde
    dokuzlu per var
    2 ...
  14. 224.
  15. uzaklık değil eminim yüregi hasretle yakan
    suskunlugu bozma vakti geldi sessiz çıglıklarla
    duyulmasın diye dizginlenen duyguların
    ne erken ne de geç ertelenmemiş hayatın
    anlamak zor degil eminim benligi umutsuzca kavuran
    bir özlem sadece bir özlem...
    5 ...
  16. 225.
  17. bir hüzün duvarına çarptım
    acı ve mutluluk ayrımında
    kaçamayışımdı savrulmadan
    bir tarafım git diye hayal kurup
    diğeri geri dönmek için çırpınırken
    yaraladı bu kaza inceden inceye.

    anladım çaresizliğin ne oldugunu
    zor olmadı lakin acıydı soğuk yüzü
    bekleyişler de yetmedi
    sabır da tükendi
    durmadan bıkmadan
    söz verdim kalbime
    kalbim de söz verdi
    bekleyecekti
    sonu ne olursa olsun
    direnecekti zamana sabırla
    inatla
    söz verdi bana kalbim
    ben de ona...

    anladım kazanın ne olduğunu
    arayıştı bir yandan da tükeniş
    öğreneceklerimin varlığını öğrendim
    bir tat bıraktı bu kaza bende
    güzelce ve nazikçe...
    4 ...
  18. 226.
  19. uludağ üniversitesi bir deniz olsa bende bir gemi
    bir daha gelirsem buraya ziksinler beni
    4 ...
  20. 227.
  21. yolculuk başlar ıssız bir istasyonda
    trenin vagonları yavaşça kımıldar yerinden
    sarsılırsın, yüzündeki ifadeyi bu rahatsızlığa bağlar sevdiğin
    sevgili, sevgi, sevmek, sevilmek...
    ömrün boyunca beklersin
    sana asla kısmet olmaz sevilmek
    sana layık olan sadece yanından geçenleri seyretmek
    ve sürekli ağlamktır sana yakışan
    ve zaten aşk, insanın kendine yakışanı giymesidir
    bekarlık, insanın kendi kendini yönetmesidir
    bir nevi sultanlıktır o da, meşrutiyet gibi
    karşılıksız sevmek vardır bir de
    o sonsuz mahkumluktur
    hiç bir zaman suçunun affedilmeyeceğini bile bile
    yıllarca zindanlarda çürürsün de
    gerçeği söylemezsin
    kendine söyleyemezsin onunla olmayacağı gerçeğini
    saklarsın kendini derinlerde
    düşünceni kilitlersin
    yıllar geçtiğinde kilit kırılır
    yalandan bir sevgi görürsün karşında
    gerçek sanarsın o saflığınla
    ve kendini kaybedersin onun yalandan saflığında
    onun yalandan aşkında yalandan sözcükler vardır
    yalandan sözcüklerinin içinde yalandan bir hayat vardır
    uyandığında rüyadan, matrix ulen bu dünya diye haykırsan da
    değişmez gerçekler,

    sen çok safsın ve öyle kalacaksın
    sen sadece bir insansın asla yalancı olamazsın
    sen bir insansın ve asla aşktan kaçamazsın

    *

    **
    3 ...
  22. 228.
  23. olmazdan önce
    kıvamında acı sıçradı üstüme
    başdöndüren rüyalar da gördüm
    kalp söken kabuslar da
    sayıkladım da çokça, sürüngen sevdaları
    sustuğumda oldu ölüler pazarında
    ve gittiğim yol hala
    aynı sahiliğinde
    apayrı saçmalıkta...
    4 ...
  24. 229.
  25. kim okur ki bu şiirleri diyerekten;
    (bkz: dikkat çekmek)

    Nedir Problem?

    Aşık olmak mı problem ?
    Acı çekmek mi aşık olduğu için ?
    Yada değerini göz yaşıyla ispatlamak mı ?
    Nedir problem ?
    Ağlamıyorum işte
    Gülüyorum, gülümsüyorum, kahkahalar atıyorum karşında
    Bir, gözüme sigara dumanı kaçtığı için ağlıyorum,
    birde yakınımı yolcu ettiğimde...
    Ağlayamıyorum sevdiğim için
    Ağlamak istemiyorum aslında
    Kırgınım göz yaşlarına
    Ne kadar değerliymiş diye düşünürsün göz yaşları için
    Ama ben öyle düşünmüyorum
    Gülmek daha değerlidir diye düşünerek seviyorum seni
    Ağlamanı... ağlamamı... ağlayanları...
    sevmiyorum.
    Son ağladığımda dedemi yolcu etmiştim toprağa.
    Beyaz sakalı toprağa düşmüştü.
    Ufaktım...
    Ağlıyordum...
    O zamanlar yağmurdu göz yaşım...
    Buluttu yanaklarım...
    Yıllardır kurak topraklarım
    Bu yüzden sevmiyorum ağlamayı... ağlamanı... ağlayanları...
    Şimdi soruyorum...
    Nedir problem ?
    Ağlamak mı ? aşık olmak mı ?
    3 ...
  26. 230.
  27. sen asrin sevgilisiydin
    ben, serseriydim
    annemin suçu,
    şımarttı beni ilkin
    sen benden biraz daha sakindin..

    toplardın ya saçlarını arkadan,
    üsküdar bu halinle ne çok severdi seni,
    her gün pazartesiydi seninle
    haftasonu
    sensiz...

    asrın duygusuydu sen'lelik
    saçlarını denize atıp toplardın ya gemileri
    o an uzak pasifik adalari çıkardı bahtımıza
    sırf serseriliğin hatırına

    asrın kokusuydu sinen ceketime
    bi de seni evden beklemeseler!!
    okul çikisi mavi kaçamak ve vapur
    ve hala güzel gelen pasifik adalari
    martilara attigimiz simitlerin anlami vardi
    ve bir de seni hatirlatan şu eski iskele
    bu halimize en çok üsküdar gülerdi

    sen asrin sevgilisiydin
    ben serseriydim
    annemin suçu inan
    simartti beni hep
    ama ulaşamasam da güneşe zıplamayı
    ondan öğrendim ben
    ayaklarimin yerden kesilmesi
    sırf bu yüzdendi

    seni öpmeye bahane mi yok?
    bugün fenerin maci
    baban da inadina karakartal
    bi gören olursa yandik
    dudaklarin çok maviydi öpmesem olmaz
    bi duyan olursa yandik
    fener son dakikada galip
    yine yandik...

    ne çok yanmistik seninle;
    yüzümün kizarmasi
    sırf bu yüzdendi

    okul bitince gittiniz üsküdardan,
    buna en çok üsküdar üzüldü.

    ben gemileri saydim,
    yine uzak pasifik adalari hayalleri kurdum
    bi palmiyenin gölgesine kuracagimiz,
    mütevazı kulübemizde
    bob marley'in sesi
    ve senin aksamdan çözülmüs saçlarinin gölgesi

    sen asrin sevgilisiydin
    ben serseriydim

    simdi bahardan kalma bir agaçla birlikte
    bana verdigin ceketin ceplerindeyim
    belki ordasindir diye bakmaya gittigim
    uzak
    pasifik adalarından birinde.
    5 ...
  28. 231.
  29. şiir yazasım geldi yine
    sana yazayım dedim bu sefer de
    düşündüm,
    sana hiç yazmamıştım daha önce

    sürekli beni sevdiğini söyleşiyini hatırlıyorum
    telefonlarda karşılıklı ağlaşıyorduk
    bana belli etmesen de üzülüyordun biliyorum
    uzaktaydık birbirimizden sarılamıyorduk

    ama her telefonda o sıcak sesinle güç kazanıyordum
    telefonu her kapatışımda sen ağlıyordun
    bunları bilmek ama bir şey yapamamak çok acı
    anne sen yoksun yanımda şu an bu çok acı

    *

    ankara 07
    3 ...
  30. 232.
  31. ölüm bana yavsaklık yapmadan gel
    birden bitir işimi
    süründürme beni
    kelek bir hastanede
    sidik ve ilac kokulu
    bir odada gelmede
    izin ver seni
    ayakta karsiliyayim
    yatakta degil!
    bazilarina yaptigin
    gibi yavas yavas
    yudum yudum gelme bana
    kızarim sonra.
    kızdım mı nasil olurum bilirsin.
    ölüm bana yavsaklık yapmadan gel
    ansızın ,
    benim yasarken yavas yavas
    cürümeme izin verme.
    birden olsun bitsin her sey
    ölüm bana yavsaklık yapmadan gel.

    *
    2 ...
  32. 233.
  33. bir sonun başlangıcı
    ya da
    başlangıcın sonuydu
    ilk çığlıklarım annemden ayrılırken
    sonunu kendimin bile bilmediği
    uçsuz bucaksız dünya vadisine gelişimle
    başlayan süreç

    hazır bezler görmedik biz
    höllüklerle kuru tutuldu
    götlerimiz
    en cici yatağımızdı
    beşiklerimiz
    en güzel kanepelerdi
    şal döşeklerimiz

    bir kitap okumak istedik
    yollar çıktı önümüze
    uzun yollar
    bir anaya hasret
    bir babaya özlem
    duyarak bitti upuzun yıllar
    bilmedik bir şehirde
    bilinen tek yol var

    yaşayarak öğrendik
    hayatı boyle sevdik
    önce denedik
    yapamadıkça öğrendik
    yapamadıkça
    önce saçlarımız ağardı
    sonra boyumuz ufaldı
    ellerimiz ayaklarımız
    nasırdır hep bu yüzden

    kendimiz için bir şey yapmadık
    dönen çark durmasın diye çabaladık
    kendimiz için düşüncelerimiz de olmadı
    düşünmeye vaktimiz de yoktu zaten
    başkalarının hayatlarının içinde olmaktan
    kendi hayatımızın dışında kalmıştık
    herkese ayırdığımız onlarca yıl arasında
    bize kalan beş on dakkada da
    bunları yazdık ki
    kimse olmasın benim gibi bizinm gibi
    diye..

    yalnızlık bibliyografyası ndan.. 07.01.2007.. 14:45..
    1 ...
  34. 234.
  35. bir kuş uçtu yeryüzünden
    kanatlarını yüreğime çarparak
    öylesine yaralamış, kanatmışdı
    bir derin yara bırakmış
    ardına bakmadan
    kendini koyuvermişti maviliklere
    tıpkı bir çocuğun annesiz kalışı gibi..
    gözlerimde bir damla yaş
    yüreğimde bir derin sızı
    her gün yeniden sonlanır
    seni hatırladıkça tekrar başlardı
    kayboldum ben şimdi
    tıpkı sen gibi maviliklerde..
    bir kuş uçtu yüreğimden
    yüreğimi delip geçerek
    ateşin küllerini tekrar yakarak
    beni de benden alarak
    yine koyuldu maviliklerine
    hiç yorulmadan

    ruhsuz bir bedenim sensiz
    kimi zaman hıncından ağlayan
    kimi zamanda dertlerine gülüp geçen

    bir dertli divaneyim artık
    çareyim aşıklara
    aşklara bir mesken
    duyguların pınarıyım
    sensiz geçen günlerime bir aydınlık
    ağlayan gözlerime bir nebze gülümseme
    kanayan yarama bir kabuk..
    3 ...
  36. 235.
  37. alışmak ne zor şey
    sensiz gecelere
    sessiz dört duvar olup
    yalnızlığa göğüs germek

    duygularına ışık
    kimi zamanda karanlık olmak
    iyi düşünüp
    hep kötüyü yaşamak

    karanlıkta bir gölge
    aydınlıkta ölüyüm
    senli günlerimde neşe kaynağı
    sensiz günlerimde bir can pazarıyım

    kanayan güller gördüm
    hep kırmızıydılar
    dikenleri acımasız
    dokunuşları ise ince bir sızıydı
    2 ...
  38. 236.
  39. kıssadan hisse, mani karışımı bir deneme;

    yerli yersiz küfrediyor
    şalvarlı kadın ve uşağı
    çünkü boş bir sandık sundu
    yedi renkli gökkuşağı

    uşak kaldırdı sandığı
    belki altı doludur dedi
    düşürdü anasının ayağına
    okkalı bir şamar yedi

    şalvarlı kadın yürüyor
    sağ elinde bir bastonla
    oğlunun dilinde bir türkü
    o kendine has tonla

    köye vardıklarında
    ahali soruyor ne olduğunu
    çocuk gösterip boş elleri
    gösteriyor ne bulduğunu

    muhtar öne atılıp diyor
    nasip değilmiş demek,
    şalvarlı kadın soruyor,
    peki ya bunca emek?

    şalvarlı kadın ağlıyor,
    diyor olsaydı param,
    ne altın peşinde koşardım,
    ne de böyle yerdim haram.

    ahali dersini alıp,
    gidiyor elinde orak,
    buğday biçmek istiyorsan,
    önce biraz ekmek gerek.
    2 ...
  40. 235.
  41. sağlam bir demir bul kendine;
    çivisini sökmek için zamanın.
    Yada bir usta ol ne bileyim;
    ömrüme balans lazım...
    3 ...
  42. 236.
  43. ne ara randevulaşmışsınız ecelle,
    nasıl tanıştınız, anlaştınız?
    istemiyorum bana sessizce veda etmeni.
    bırak konuşayım sevmesin;
    bu kadar yürekten çağırmasın seni...
    üzgünüm anne,
    fark etmedim ölümle aldattığını beni...
    10 ...
  44. 235.
  45. 236.
  46. şiirdaşların kendilerini ifşa etme yöntemleridir...

    Sustum
    ve
    Sevdim kendimi,
    Yalnızlığımı sevdim,
    seni sevdiğim gibi...
    ORHAN OZAN YONCALIK

    senin ölümüne yalnızlık,
    benim ölümüme ayrılık süsü vermiş birileri...
    biz iki ceset,
    iki dost,
    geciken hayatı beklemekteyiz duraklarda,
    ne duraklar tanıyor bizi,
    ne de biz hayatı...
    ORHAN OZAN YONCALIK

    erteledim düşlerimi
    bozulmamış bir aşka,
    yabancılaşmamış bedenlerdeki
    aciz gülümsemeler...
    hiç biri yetmiyor hayatı anlatmaya...
    ben kendime azalıyorum
    hayat da bana...
    ORHAN OZAN YONCALIK

    Sen,
    apansızın
    aşkımı çiğnedin ve
    gittin.
    Ben,
    senden ayrı
    Yalnızlığımın düş vakitlerinde
    kendimi yittim.
    sonra birgün
    adresin geçti elime
    cesedimi zarfa koydum sana gönderdim.
    bende sana ait birşey
    kalmasın istedim.
    ORHAN OZAN YONCALIK
    4 ...
  47. 237.
  48. bir perdenin arkasından seyrediyorum seni
    bir sis perdesi var gözünün önünde
    onu aşıp da göremiyorsun beni

    kalbimden silemiyorum seni
    denedim olmuyor, sürekli bir umut kaplıyor içimi
    bir parça umut, bütün karamsarlığı atıyor
    elimde kalan sonuç aynı, bir efkar perdesi

    beynimden atamıyorum anıları, yaşananları, olanları, ayrılığı
    karamsarlık sarıyor her yanımı
    sen hala sisler içindesin, beni görmüyorsun bile bu dağınıklıkta
    aklımda bir cümle beliriyor, karanlıkta,
    bir pesimistin karanlığında buluyorum bendeki ışığı
    ve hayat bitiyor...

    * *
    6 ...
© 2025 uludağ sözlük