1960 yapımı erdem yüklü, ödüllü bir filmdir. Inherit the Wind (Rüzgârın Mirası). yönetmen Kramer bu adı, Kitabı Mukaddes in Süleyman'ın Özdeyişleri bölümündeki sözlerden almıştı:
Ailesine sıkıntı çektirenin mirası yeldir, Ahmaklar da bilgelerin kulu olur...
Film 1925 yılında yaşanmış ibretlik bir davayı konu alır:
John washington butler Tennessee'li bir çiftçiydi aynı zamanda Tennessee eyalet Meclisi üyesiydi. 1920 li yılların bu yobaz eyaletinde sahip olduğu tutuculuk onun bu mevkiye gelmesini sağlamıştı. Kendisi kadar gerici olan ABD Kongresi üyesi William Jennings Bryan'nın tam bir hayranıydı. il meclisindeki çalışmalarında evrim teorisinin okullarda öğretilmesini yasaklayan bir yasa çıkartmıştı (mart 1925). Butler Yasası "Kamu kaynaklarınca tamamen ya da kısmen desteklenen okulların tümünde, incil'de öğretildiği gibi insanın ilahi yaratılışının öyküsünü inkâr eden ve bunun yerine insanın, aşağı hayvanlardan türediğini öne süren herhangi bir kuramın öğretilmesi..." yasa dışıdır demekteydi. Bu yasa bilimadamları ve birçok kurum tarafından çok tepki görmüştü.
Amerikan Sivil Özgürlükler Birliği bu yasaya karşı çıkacak olanları ücretsiz savunacağını duyurur. Bunun üzerine 1925 temmuzunda Dayton kentinde John T. Scopes adlı biyoloji öğretmeni dersinde evrim kuramından bahsetmeye devam edeceğini açıklar. Gazetecilerin doldurduğu sınıfında bu bilimsel gerçekten bahsedince hakkında dava açılır.
Butler'in haber vermesiyle duruşmada devlet adına savcılığı ABD Kongresi üyesi ve eski dışişleri bakanı dinci William Jennings Bryan üstlenir. Scopes'un savunmasını ise ünlü hukukçu Clarence Darrow. Darrow dönemin ünlü savunma avukatlarındandı, girdiği pek çok dramatik cinayet davasıyla ünlenmişti aynı zamanda Amerika Sivil Özgürlükler Birliği'nin de lider üyelerinden biriydi.
Mahkeme boyunca Darrow'un ülkenin önde gelen bilim adamlarından oluşan 8 tanığı kabul edilmez, dinlenilmez, mahkemede evrim teorisinden bahsedilmeside engellenen Darrow kıvrak zekasıyla çözümü bulmuştu. Tanık sandalyesine savcı Bryan'ı çağırarak incille ilgili sorular sordu ve aralarında o tarihe geçen saatler süren tartışma yaşandı. Scopes Davası, Clarence Darrow gibi bir savunma avukatının katılımıyla hiç beklenmedik boyutlara ulaşmıştı, Darrow ile savcı Bryan arasında Kitabı Mukaddes'teki yaratılış öyküsü, Darwin'in evrim kuramı ve Butler Yasası üstüne çarpıcı bir tartışmaya sahne olmuştu. Duruşmalar pek çok ünlü gazeteci tarafından izlenmiş, Scopes Davası ABD'de ülke çapında radyodan yayınlanan ilk davadır. Butler verdiği demeçte işin bu kadar büyüyeceğini tahmin etmediğini sadece evrimin yasaklanmasını isteyerek hareket ettiğini söyledi.
Mahkeme ise yasanın anayasaya uygunluğunu ve Darwin;in kuramının geçerliliğini ele almayı baştan reddederek, Scopes'a yalnızca öğrencilerine evrim kuramını öğretip öğretmediğini sordu. Scopes bunu kabul edince hüküm giydi ve para cezasına çarptırıldı.
Böylece, evrim kuramının okullarda öğretilmesini yasaklayan Butler Yasası uygulamada da sınanmış ve anayasaya uygunluğu kamuoyu önünde onanmıştı! Bu yasa, ABD'de ders kitaplarının pek çoğunda Evrim Kuramı'nın yer alamamasına neden olmuştur. Yayınevleri 35 yıl boyunca köktendincilerin öfkesini üzerlerine çekmekten korkmuşlardır. Rusya'nın 1959 yılında Sputnik uydusunu uzaya çıkarıp, dünya çevresinde döndürerek yere indirmesi yani bilimsel üstünlüğü ele geçirmesi, Amerika üzerinde şok etkisi yapmıştı. Amerika Birleşik Devletleri, bilimsel olarak neden bilimsel olarak bu kadar geri kaldıklarını araştıran bir komisyon kurulmuştur. Yani paçası tutuşunca bilimadamlarına sığınmıştır. Komisyon hazırladığı raporda geri kalma nedenlerinden biri olarak okullarda Evrim Kuramı'nın okutulmamasına da yer vermiştir. 1960 yılında Evrim Kuramı'nın yeniden ders kitaplarına girerek okutulması karara bağlanmıştır ve bu karardan 7 yıl sonra da Butler Yasası olarak bilinen uygulama yürürlükten kaldırılmıştır.
1925 te Scopes Davasını baştan sonra izleyen ünlü gazeteci H. L. Mencken, şu sözleri, savcı Bryan'ın görüşlerini uzun uzun dinledikten sonra söylemişti: inanç, kısaca, olası olmayanın olabileceğine mantıksızca inanmak diye tanımlanabilir.
ABD de 500,000 bilim adamı ile yapılan bir araştırmada %99.85 inin Evrim Kuramını desteklediği hatta doğal bilimler alanında çalışanlar arasında bu sayının %99.9 a çıktığı saptanmıştır. Geçmişte türkiye'de de benzer değerlere ulaşılıyordu ne yazıktır ki günümüzde
önemli ölçüde düşüş saptanmıştır. Hele akademik olmayan vatandaşlara gelindiğinde durum çok daha acıdır. ABD de Nobel ödüllü 72 ünlü kişi bir araya gelip bilimsel kanıtlarını ortaya koyarak Evrim Kuramını desteklediklerini açıklamalarına karşın bu kurama inananların oranı %40'ı geçmemiştir. 34 adet Avrupa ve kuzey yarı küre ülkeleri arasında sondan ikinci düşük değer budur, sonuncu ise %27 ile türkiye'dir...
Bir millet uyuyorsa uyandırmak kolaydır. Uyumuyor da uyuyor gibi yapıyorsa ne yaparsanız nafile, uyandıramazsınız (indra Ghandi)
mahkemede geçen konuşma kesitleri:
Clarence Darrow'un tarihi konuşması:
''Sizi uyarıyorum kötü bir kanun kolera gibidir dokunduğu herkesi , karşı çıkanlar kadar savunanları da mahveder.
Anlamıyor musunuz eğer evrim gibi bir teoriyi alır ve resmi okullarda okutulmasını suç sayarsanız yarın özel okullarda öğretilmesinide suç sayabilirsiniz. ve yarın onun okunmasınıda suç sayabilirsiniz ve yakında kitapları ve gezeteleride yasaklayabilirsiniz ve daha sonra katoliği protestanla protestanı protestanla karşı karşıya getirirsiniz. ve kendi dininizi insanın kafasının içine zorla sokmaya çalışırsınız. eğer birini yapabilirseniz ötekinide yapabilirsiniz. çünkü fanatizm ve cahillik açtır. daima açtır ve beslenmeye ihtiyaçları vardır. ve çok yakında sayın yargıç elimizde flamalar ve çalan davullarla geriye doğru yürüyor olacağız. GERiYE ! bağnazların ; insan aklına zeka ve aydınlanma getirmeye cürret eden adamı yaktıkları 16. yüzyılın o şanlı çağlarına doğru.''
bryan: Ünlü ateist için kutsal olan birşey var mıdır ki?
darrow: Evet vardır! Bireysel insan aklı. Bir çocuğun çarpım tablosunu ezberlemesinde. Şu bağırdığınız aminlerdekinden, kutsallığın kutsallığından ve şükürlerden
çok daha fazla kutsallık vardır ! Bir fikir, bir katedralden daha büyük bir anıttır. insanın bilgisinin, zihninin gelişmesi, yılana dönüşen sopalardan yada ikiye ayrılan sulardan daha büyük bir mucizedir. Ama şimdi Bay Brady bir efsaneyle bizi korkutuyor diye tüm bu ilerlemeden vaz mı gececeğiz? Beyler. ilerleme asla ucuz birşey değildir bedelini ödemek zorundasınız. Bazen veznenin arkasında oturup
"Tamam, telefon sahibi olabilirsiniz ama mahremiyetinizi ve mesafelerin
büyüsünü kaybedeceksiniz" diyen bir adam olduğunu düşünürüm.
Bayım, gökyüzünü fethedebilirsiniz ama kuşlar sihirlerini kaybedecek ve bulutlar benzin kokacak."
''Darwin geldiğimiz yolu görüp hatırlayabileceğimiz bir tepeye çıkardı bizi. Ama bu irfan ve bu bilgi için tatlı Yaradılış manzumesine inanmaktan vazgeçmeliyiz.''
filmi 1960 yapımı olmasına rağmen bir benzeri türkiye'de yaşanmıştır.
--spoiler--
Fen ve Teknoloji dersinde, öğrencisinin bir sorusu üzerine Darwin'den söz eden öğretmene, 43 mevcutlu sınıfta iki öğrencinin kafasını karıştırdı diye uyarı cezası verildi.
--spoiler--
filme gelince; avukat filmlerini oldum olası sevmişimdir. 12 angry men ile de benzerlikleri var. tek bir taraf ve karşı görüşlerin etkinliğini yitirme amaçlı.
fakat burada ana konu evrim teorisini anlatan öğretmenin suçlu sayılması.
filmin en etkileyici kısmı ise, halkın dahi öğretmene karşı tavır almışken, ağaçta asacaklarını, ölmesi gerektiğini söylerken, mahkeme duruşmasında avukatın konuşmasından sonra halkın avukatı alkışlaması idi. bu ön yargının kırıldığına ve yeni fikirlere açık olduğunun bir sinyali.
ayrıca avukat filmi açısından bir ilki daha gördüm.
evrim teorisini anlatan öğretmenin avukatı, tanık olarak karşı tarafın avukatını, tanık/uzman kişi olarak koltuğa oturtuyor.
filmin sonu ise oldukça etkileyici. her ne kadar drygt kadar yorumlayamasam da izleyin izlettirin.